Kemal BOZKURT
Türkiye’nin ilk Hacı Teknik Direktörü Hakka Yürüdü
Her gencin çocukluğunda kahramanları vardır. Bu da genelde siyaset, spor, sanatçı ve bazen de alimlerden oluşur.
Benim de çocukluğumda sporda (futboldaki) iki kahramanım vardı. İstanbul’da doğmama rağmen gönül verdiğim ve yarım asırdır aşık olduğum Trabzonspor’un efsane hocası Ahmet Suat Özyazıcı ve unutulmaz kaptanı ve kalecisi Şenol Güneş odama fotoğraflarını astığım iki kişi idiler.
Ahmet Suat Özyazıcı futbol devrimini yapan Trabzonspor fırtınasının mimarı idi. O nun futboldaki başarılarını tekrarlayacak değilim. Ancak yeni nesil bilsin diye şu kadarını belirteyimki Suat Hoca hem birinci lig (o zaman ikinci ligdi) hem de süper lig de üstelik çok kısa sürede şampiyonluk yaşayan ilk kişiydi. Özyazıcı’dan sonra Bunu 30 yıl sonra bir de Mustafa Denizli gerçekleştirmiştir.
Ahmet Suat Özyazıcı Trabzonspor ile 4 şampiyonluk yaşamıştır. O dönemlerde merhum Özkan Sümer ile nöbetleşe hocalık yapıyorlardı. Aksi halde çok daha fazla şampiyonluk kazanabilirdi.
Özyazıcı Trabzonspor ile elde ettiği 18 kupanın tamamını eğer hafızam beni yanıltmıyorsa çoğu yerlinin yerlisi oyuncular ve sıfır yabancı oyuncular ile elde etmişti.
Merhum Özyazıcı döneminde Trabzonspor’u hele de Trabzon’da yenmek neredeyse imkansızdı. O dönemlerde Özyazıcı “Kalede Şenol Güneş olunca bir puan garanti” derdi.
Kendi ifadesiyle rakip takımlar çoğu zaman yarı sahayı geçemezlerdi. Zira tam saha pres uygulamasını başlatmıştı.
Özyazıcı’ya başarılarını neye borçlu olduğu sorulduğunda HAMSİ metodu demişti.
Hırs
Azim
Mücadele
Sebat (Savaş)
İstikrar (inanç)
Çocukluğumun kahramanı Özyazıcı ile ilk kez 1990 yılında Sarıyer’i çalıştırırken meşhur Baba İsmail ile Sarıyer’de görüşmüştüm.
Kısa süre sonra da kendisiyle İslam Mecmuası adına yine Sarıyer’in başında iken Konya’da görüşmüştüm. Otelin girişinde “seni tanımıyorum” diye şaka da yapmıştı.
Bu röportaj (Mayıs 1990) hem benim gazeteciliğe adım attığım ilk röportajım, hem de dönemin bir numaralı mecmuası olan İslam Mecmuası’nın ilk spor röportajı idi. Aynı sayı İÇİN o dönem Boluspor’u çalıştıran Şenol Güneş ile de röportaj yapmıştım.
Ahmet Suat Özyazıcı Trabzonspor ve Sarıyer’den sonra Bursaspor’u da çalıştırmış ve kaderin bir cilvesi olarak talebesi Şenol Güneş’in başında olduğu Trabzonspor’a Bursa’da evinde 6-0 yenilerek istifa etmişti.
Merhum Özyazıcı bunca tekrarlanamaz başarılarına rağmen ömrünü Trabzon’daki mütevazı dükkanında sessiz sedasız tamamlamıştı.
Merhum Özyazıcı Türkiye’nin Hacca giden ilk teknik direktörü idi. (İkincisi de Gaziantepspor’un efsane hocası Sakıp Özberk’tir). Dindar ve sakin bir hayatı olan Özyazıcı’yı dönemin medyası namaz kılan futbolcuları kayırdığına karşı eleştirirlerdi.
İşte bu soruyu 33 sene önce kendisine sordum ve off the record olarak aynen şunları söylemişti.
”Şimdi bana bak. Sağbekte iki oyuncu var biri namaz kılmıyor ancak performansı %80, diğeri namaz kılıyor ancak performansı %20. Namaz kılmayanın hakkını yemem O nu oynatırım. Ancak ikisinin de performansı mesela %50 ise o zaman tabiiki namaz kılanı tercih ederim”
Günümüzde de en çok konuşulan liyakat meselesini merhum hocamız yıllar önce adil bir şekilde ne güzel de çözmüştü.
Türk sporuna adını altın harflerle yazdıran ve gençliğimize örnek olacak bir yaşantısı olan merhum hocamız Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Son olarak başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere devletimizi ve Trabzonspor’u yönetenlere buradan ABD’den bir çağrıda bulunuyorum.
Lütfen merhum Özyazıcı’nın adı layık olduğu bir eser ile yaşatılsın.
Karşı kıyıdan selamlarımla
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.