Yetersiz Bakiye

Yaşadığımız bir durumdur. Sık hem de…

İşlerimiz yolunda gitmediğinde, teker ters dönmeye başladığında başımız dara düşer…

Bu duruma eskiler ‘Elimiz dardı’ derlerdi…

Hayat dümdüz değildir. Uzun ve ince olabilir ama dümdüz değildir. ‘T Cetveli’ gibi olmaz. İnişleri, çıkışları boldur. Taşlar takılır ayaklarımıza… Sendeleriz, düşeriz. Eğer iç kaynaklarımız vaktiyle yeteri kadar beslenmişse, buraya yatırım yapmayı ihmal etmemişsek durumu idare edebiliriz. Yara bere almadan atlatabiliriz.

Ama varlık zamanlarını, iyi dönemlerimizi daimi görme gafletine düşmüşsek, ‘Böyle gelmiş bu devran, böyle gider’ cümlesini yaşamımızda ‘Serlevha’ yapmışsak durum gerçekten sıkıntıcı verici olur.

Sadece ‘Kredi kartları’ mı yetersiz bakiye verir sizce?

Bu durum sadece alışverişte mi yaşanır? Hayır?

Keşke sadece öyle olsaydı!..

Çalışır, çabalar bütçeyi denkleştirir ‘Yetersiz bakiye’ durumundan kurtulabilirdik.

Yazının başlığını Türk Sanat Musikisi Sanatçısı Fikret Erkaya’dan ödünç aldım.

Değerli dostlar bu konuda biraz düşünmeye ne dersiniz? Acaba hayatımızın hangi alanlarında ‘Yetersiz bakiye’ durumu yaşanmaktadır?

Düşeni kaldırma konusunda ‘Yetersiz bakiye’ veriyoruz. Ya bakmadan geçmeyi yeğliyoruz ya da ‘Bir tekme de benden’ felsefesine seğirtiyoruz.

Halbuki düşeni kaldırma kültürümüzün en belirgin vasıflarından biri…

Düşene el uzatmak örfümüzün en önemli gereklerinden…’İmece’ kavramı belki de sadece bizim kültür dünyamızda vardır.

Varlık sebeplerinden biri hatta milletimizin…

Ne oldu bize?

Neden ‘Yetersiz bakiye’ veriyoruz?

Muhtaca el uzatma hususunda da vaziyetimiz aynı… Sonuç ‘Yetersiz bakiye’

Bir de “Dün gelseydin keşke, başka birisine destek oldum” pişkinliğine sardırıyoruz işi…

İnsanın nereden nereye diyerek nâra atası geliyor bazen…

‘Sadaka Taşı’âlicenaplığını düşünmüş ve göstermiş bir anlayışın temsilcileri olabilir miyiz biz gerçekten?

Övünç duyduğumuz konuların neden ‘bir kıymık’ kadarı bile bizde görülmüyor?

Neden bu hususta da halimiz ‘Yetersiz bakiye’ durumunu gösteriyor?

İçimizi acıtıyor olabilir ama bu konulara kafa yormazsak çıkmaz sokaklarda daha çok dolaşacağız gibi görünüyor.

Hâlimiz hal, durumumuz durum değil!

Hal ve gidişe ‘Pekiyi’ veremiyoruz! Notumuz kırık maalesef!

Neden birkaç gündür göremediğimiz bir dostumuz için zihnimiz ‘Acaba hâli nicedir?’ sorusunu sormaya yatkın değil?

Mescidinde bir iki gün görülmeyen bir arkadaşını soran Efendimizin (s.a.v) o müşfik hâli neden bizden fersah fersah uzak?

Neden bu hususta da gönül ekranımız ‘Yetersiz bakiye’ gösteriyor?

Sevgi de durum nedir? ‘Yetersiz Bakiye’

Saygı da ahval nicedir? ‘Yetersiz Bakiye’

Kendini geliştirme, idrakini derinleştirme konularında durum ne merkezde? ‘Yetersiz Bakiye’

İnsanlara güler yüz gösterme, dilimizi tatlı tutma, gözümüzün ışıldaması, tebessüm yüklü merhabalar konularında nerelerdeyiz? ‘Yetersiz Bakiye’…

Dostlukların inkitaya uğramasında, kesilip mesafeler oluşmasında, arkadaşlıkların derinleşememesinde ‘Yetersiz Bakiye’ hâlimize az da olsa bakmalıyız… Bir durum değerlendirmesi yapmalıyız.

Hem de acil olarak!..

Tahammül etmekte durumumuz nedir?

Yük çekmekte, katlanmakta hangi sevideyiz?

Yine durumumuz ‘Yetersiz Bakiye’ mi gösteriyor?

Ortaklıkların yürümemesinde, boşanmaların artmasında, kimseye güvenememenin altında biraz bunu aramalı mıyız? Ne dersiniz?

Sözlerin tutulamamasında, vefasızlıkta, kadir kıymet bilmemekte etkisi ne kadardır? Düşünmeli miyiz?

‘Ne bildim kıymetin, ne bildin kıymetim’durumlarının altını biraz kazırsak ne çıkar?

‘Yetersiz Bakiye’ye rastlar mıyız?

‘Yetersiz Baki’ye durumunu tamamlamak için harekete geçmeliyiz.

Aklımızı işletecek, vicdanımızı harekete geçirecek, gönlümüze sükûnet verecek bir mâhir ele, bir ‘Hızır nefese’ ihtiyacımız var!

Ama önce tamamlamaya niyet etmeliyiz kendimizi. Yüzleşmeyi başarmalıyız. Cesur davranabilmeliyiz. ‘Ben yârime neylemişem, yârim benden kenar gezer’ durumuna düşmemeliyiz.

Bankada ‘Yetersiz Bakiye’mizi gidermek için nasıl teşebbüse geçiyorsak, telaşlanıyorsak, manevi ve ruhi alanda bizi kuşatan, mengeneye alan, sıkıştıran, kısırlaştıran, kurutan, hisssizleştiren iklimlerden kurtulmak için de gayrete gelmeliyiz.

Okuyarak aklımızı aydınlatalım.

Musiki ve sanatla ruhumuzu inceltelim.

Hakikatlerle ve manevi sohbetlerle gönlümüzü itminana erdirelim.

Bu şekilde‘Yetersiz Bakiye’den kurtulalım.

Bunu başaramazsak ‘Eksi Bakiye’ durumuna her an düşebiliriz.

Aman dikkat! 

HABER NAME/ 25.01.2012

canbolatugur@gmail.com/ https://twitter.com/ugurcanbolat

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum