Tahirhan GÜL
VAKİT ENSAR OLMA VAKTİ
Evet dostlar buraya yazmaya başladığımdan beri birçok kez Suriye konusunu işledim. Nedeni açıktı her gün onlarca insan şehit oluyordu ve bu beni çok rahatsız ediyor. Etmeli miydi? Tabi ki etmeliydi ölenler din kardeşlerimdi. Ben Müslümandım ve kalbim ölen her masum insan için acı duymalıydı. Belki de kalbin iman etmesi tamda buydu.
Bu konuda endişelerimizi yazıp söyledikçe birçok itiraz duyduk bazıları Suriyelilerin neden kaçtığını söyler olmuştu. Kalıp neden göğüs göğüse esat zaliminin askerleriyle çatışmadıklarını söylüyorlardı. Oysa ki orada kalıp çatışan birçok insan vardı. Kaçanların bazıları eli silah tutan kişiler olduğu gibi bazıları da orada kalıp topraklarını evleri savunan mücahitlerin çocukları ve eşleriydi.Ve bazı itiraz edenler onlarında oralara dönmesini istiyordu. Suriye de kimyasal silahla uçaklar şehirleri vururken insanlar taşla buna karşı koyamazdı maalesef.
Hem İslam tarihinin en önemli olayı hicret değimliydi. Ensar ve muhacir nasıl doğmuştu? bilmez miydik? Habeş kralı Necaşi neden kendine hicret edenlere sahip çıkmıştı? Rabbime duam şudur kimsenin kalbini merhametsiz bırakmasın. Müslümanın da gayri mislimin de bırakmasın. Belki de fakirliğin en acınası budur. Avrupa’da bile Suriye için kalbi sızlayan gayri Müslim varken Müslüman topraklarında sırf rahatları birazcık kaçacak diye Suriyeli din kardeşlerine öcü diye bakanların olması kötü. Anlamadığım bu nasıl bir vicdandır. Unutmayalım Suriyeli kardeşlerimizin imtihanı topraklarından, ailelerinden, evlerinden bombalamalar sonucu hicret etmek olduğu gibi bizim imtihanımızda onlara Ensar olmaktır. Mutlaka Farkında olmamız gereken şey kimin imtihanının daha çetin olduğu gerçeğidir. Kendimizi hesaba çekmeliyiz. Daha dün kimyasallarla yüzlerce masum beden idlib de şehit oldu. Bilge kral Aliya İzzetbegoviç ne diyor “Ve her şey bittiğinde hatırlayacağımız tek şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın suskunluğu olacaktır." Bazılarımız suskunluğun ötesine geçip bu masumlara kucak açılmasını eleştirecek kadar ileri gidiyor. Unutmayalım hepimiz öleceğiz ve Allah’ın huzurunda hesaba çekileceğiz. Yaptıklarımız ve yapamadıklarımız için hesap vereceğiz.
Hicret eden bir Peygamberin ümmeti uçakların attığı onlarca ateşli silah ve kimyasallardan dolayı hicret eden Müslüman kardeşini eleştirmemelidir. Empati yapıp kendine sığınan mazluma kucak açmalıdır dinimiz töremiz ve tarihimiz bize bunu öğretmiştir. Zalimlerin zulmü varsa mazlumların Allah’ı vardır ister biz olalım ister başkası Rabbimiz mazlumlara sığınacağı bir limanı mutlaka yaratır. Kimi zaman bu Habeşliler olur kimi zaman Medineliler. Şimdide biziz Suriyelilerin limanı
Unutmayalım hicret imtihandır hem Ensar’a hem de muhacire
HİKAYENAME
Bugünkü hikâyemiz belki gerçek belki hayal olabilir bilemem ama arkadaşın abisinin başına geldiğini söylediği bir olay.
Bir gün arkadaşın abisi köyde bahçeyi temizlerken bir gariban dilenciyi görür. Adam kapı kapı dolaşıyormuş. Kimisinden un kimisinden yağ kiminden şeker toplarmış. Bu günümüzde pek rastlanmasa da eskiden Anadolu’da yaygın bir durumdu. Böyle kişiler çoktu. Köye gelen o kişi de birkaç ev dolaşıp arkadaşın abisinin yanına gelmiş.
selamun aleyküm dedikten sonra kardeşim demiş ben gariban bir fakirim bana yardım eder misin yiyeceğim yok buradaki Müslüman kardeşlerimizden istiyorum sizde bana bir şeyler verecek misiniz çoluk çocuğuma götüreyim deyince arkadaşın abisi bahçede çok yorulduğundan adama şöyle bakıp yahu demiş kusura bakma şuan evde sana verecek bir şey yok demiş. Adam hafif gülümsemeyle arkadaşın abisine bakıp ya demiş ne olur versen hem evin bereketlenir malının zekâtı olur demiş. Tabi aşırı yorgunluğun verdiyi can sıkıntısından arkadaşın abisi tekrar adama dönüp yahu kardeşim yok dedim ya neden ısrar ediyorsun demiş. Adam tekrar dönüp içerdeki kümeste helkede 12 tane yumurta var ya birkaçını verip evini bereketlendirsen ne olur demiş. Arkadaşın abisi yine yorgunluktan yok kardeşim demiş ve adam gitmiş. Tabi beş on dakika sonra dinlenip kendine gelince yahu demiş adam hiç bizim kümese girmedi orada yumurta olduğunu nerden biliyor deyip hemen kümese girip helkeye bakmış ve 12 tane yumurta orada duruyormuş.
Bazen bahaneler vardır berekete bağışlanmaya, sebeplere sarılıp Allahtan istemek lazım.
Selam ve duayla
Tahirhan gül
tahirhangul@hotmail.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.