Sevgili okuyucular, Dünya’nın en karanlık döneminde, bir güneş gibi ortalığı aydınlatan ve ömrü boyunca Ebu Cehillerin fitneleri ile uğraşan yüce insan HZ. Peygamber (sas) doğum günü olan Mevlüt kandiliniz mübarek olsun.

 Türkiye’nin Ebu Cehil’i de kendine verilen görevi başarıyla yürütüyor ve gene yalan söylemeye devam ediyor…

 Yetmiş milyon vatandaşın gözünün içine ve yüzüne baka baka

----- JİTEM de tek resmi sıfatlı asker benim, gerisi sivildi...
 

Halbuki; 300-400 resmi,(subay, astsubay, uzman çavuş, er) görevli var ortada.
 

------Abdulkadir Aygan'ı ben İsviçre'de öldürttüm...
 

Hâlbuki İsviçre'de değil, İsveç'teyim ve yaşıyorum.
 

------Şu an 10 000 silahlı adamım var...
 

Galiba korucuların bir kısmını kendi adamı sanıyor.
 

------İki köyden 78 kelle aldım...
 

Hangi köy ve ne zaman? aldığın kelleler kime aitti?.
ve daha neler...neler...saçmaladı TV ekranlarından....
Kimden bahsettiğimi sanırım anlamışsınızdır.
 

Tabi ki şu an tekerlekli sandalyesiyle mahkeme huzuruna getirilen Arif Doğan'dan bahsediyorum.
Şimdi de, ortaya bir ''AKREP'' sembolü iddiası atıyor. (!?) Neymiş de'' JİTEM personelinde arkasında akrep logosu olan özel kartvizit varmış(!?)
 

Yani; dokuz yıl JİTEM’ DE çalışmasam neredeyse ben de yutacağım ha...
 

JİTEM personelinin Özel Harp Dairesi tarafından eğitildiğini saçmalıyor...
 

Acaba?.. diyorum bazen kendi kendime; bizim çalıştığımız JİTEM ile Arif Doğan'ın JİTEM’i farklı şeyler miydi?...
 

Zaten kendisi bizimkine başka bir ad takıyor;''G....tem '' falan diyor.
 

Arif Doğan'ın kendi şahsına münhasır JİTEM'ine güzel bir ad buldum fakat telaffuz etmeye aile terbiyem el vermiyor.
 

Kendisi varsın söylesin..''delidir, ne dese yeridir'' diye bir ata deyimi vardır.
Fakat bence bu adam;''adını deliye, kıçını çalıya koymuş''... Bu halk deyimi O'nun durumuna daha uygun düşüyor.
 

Eh nasıl olsa 'hastadır'' cezai ehliyetinin olmadığı apaçık..
 

Birileri Onu medyatik yapıyor,''tüm suçu üstüne al, nasıl olsa sen yaşayan bir ölüsün'' diyordur.
O'nun ağzından JİTEM'i Arif'in özel şirketi veya çiftliği yapıyor. Varsın olsun.
Burası Türkiye...Normal vatandaşlar mahkeme heyeti karşısında put kesilirken, paşalar ve avanesi mahkeme heyetine tehditler savuruyor..
 

Beyefendiler;'' Adalet herkese, herkes için adalet'' sloganını ağızlarına sakız yaptılar ya...
Neyse bu mevzu ''Derin'' mevzu. ''Karamanın koyunu sonra çıkar oyunu'' sözüne inanalım ve bekleyelim.
 

Bakalım Millet adına yargı yetkisini kullanan mahkemelerimiz nasıl bir sonuca varacaklar... Ülkemiz ve vatandaşlarımız açısından hayırlı bir karar çıksın da ,
Bazıları marş söylemiş, tehdit etmiş, tutuklamaları haksız görüyormuş, bunların kıymeti harbiyesi yoktur.
 

Herkes hukuk tarafsız adalet çizgisine tıpış tıpış gelecektir.
 

Arif Doğan ''Güneydoğu'da yanlış işler yapıldı, tüm Diyarbakırlılara PKK'lı gözüyle bakıldı'' diyor...
Bu yanlışa başından beri itiraz eden A.Cem Ersever' di. Fakat bu ve buna benzer görüş ve çözüm önerileri yüzünden Jandarma teşkilatı tarafından infaz ettirildi.
 

Yanlışların günah keçisi JİTEM olmamalıdır. Bir yanlış yapılmışa devletin tepesinden aşağıya doğru verilen yanlış karar ve emirlerle yapılmıştır.
 

JİTEM' e de yanlış işler yaptırılmıştır denilse amenna...Kaldı ki; JİTEM'in yaptığı hiç mi iyi iş yoktur?
JİTEM'in diğer, yani madalyonun diğer yüzünü de başka bir yazımda ele alacağım.
 

Arif Doğan'ın JİTEM mazisi topu topu iki, bilemedin üç yıldır.
Arif Doğan,1990 yılında Batıdaki normal bir Jandarma birliğinin komutanlığına atandı. Yani; JİTEM’le ilişiği kesildi.
 

Unutmayalım ki; her pisliği JİTEM'in üstüne yıkarak geçmişin sorumluluklarından kurtulamazsınız.
Bu yöntemle eski kir ve pas dan kurtulmak mümkün değildir.