Adnan Zeki BIYIK
Şiirden Korkan Ödlekler
Bundan 3 yıl önceydi, her zamanki gibi ara ara ilham geldikçe şiirler yazıyordum. Ne hikmetse benim ilham perilerimin hepsi EbuZer Gıfâri gibi haksızlık, zulüm görünce dayanamayan pattadanak lafı koyan, “Hakkı Söylemekten Sakın Çekinmeyesün ha” diyen cengâver periler…
Arada bir çiçek, böcek, şiirlerini ilham eden “hayırlı cumalar takımı” sâkin perilerim de gelmiyor değil, onlar teşrif edince çiçeğim böceğim aşkım, gülüm, ruh-u derûnum deyu şiirler de neş’et ediyor ben fakirden.
Amma ve lâkin ben zorbaya, rüşvetçiye, torpilci hak yiyicilere bir Kahhar-ı Mutlak tokadı atan hiciv şiirlerini daha çok seviyorum. İşte yaptığı torpil ve yediği rüşvetleri gördüğüm bir bürokratı tenkit ettiğim bir şiirimi yıllar sonra yayınladığımda, buna benzer bir hak yiyici bu şiirimden rahatsız olmuş, yani sizin anlayacağınız benim yıllar önce rüşvet yiyen bir hırsızı tenkit ettiğim bu hiciv şiirindeki yergileri bir zât üstüne alınmış, bana soruşturma açtırmıştı. İşin ilginç yanı şahsın şiirde ismi geçmiyor, ama alınmış gücünü kötüye kullandırarak soruşturma açtırdı, gelen soruşturmacı bana şöyle bir soru sordu
--Bu şiirde x şahsı mı kasdettiniz?
--Hayır, şiirdeki tenkit umumidir, bu pis işleri yapan tüm arsızlara tokad-ı ilâhidir dedim. Daha da üsteledi, aklı sıra benim isim söylememi istedi, ben de ona bir Arap Atasözünü söyledim,
--El mâ’nâ fi batniş Şâir (Mânâ şairin karnındadır) …
Beyefendi adâleti çiğnemeye alışmış olmalı ki, bana en hafifinde bir ceza gönderttirmiş. Verdim mahkemeye, tabi ki hâkim içinde isim geçmediği halde böyle bir şiire ceza vermenin ne kadar hukuksuz ve gülünç olduğunu gördü ve cezayı kaldırdı. Tabi ki bu masraflar keyfi olarak cezayı verenlerin ceplerinden çıkmadığı için böyle ego tatminleri bu ülkede bitmez. Tüyü bitmedik milyonlarca sabinin hukuku zayi edildi, yolluk masrafları mahkeme masrafları devlete ödettirildi. Uhrevi cezasını varın siz tahmin edin. Lafı nereye getireceğim. Nasıl bir memleketmiş ki haram yiyen, rüşvet alan iltimas yapmak suretiyle yüz binlerce genci hakkını yiyebilen bir bürokrat bulunduğu makamı koruduğu gibi oranın gücünü kötüye kullanabiliyor, bunu eleştiren bir şair, ya da yazar cezalandırılıyor.
---------------------------
Bu şiiri bana mı yazdın demiş bazı niyet okuyucular. Ellerinden gelse düşüncelerimize de ipotek koyacaklar...
Ben de diyorum ki demek ki sen şiirde bahsedilen hırsızlıkları (torpilleri) yaptın ki üstüne alınmışsın... Hâlbuki ben şiirlerimi umuma yazarım, hissesi olanlar oradan payını alırlar...
Konuyla ilgili bizim taifeden Şair Eşref’ten bir hikâye aklıma geldi:
--------------------
Sirkeci Gar’ı civarında bir mekânda oturan Eşref’e orada bulunanlardan biri,
- Üstadım, o güzel hicivlerinizin çoğunda isim olmadığı için kime yazıldığını anlayamıyoruz, der.
Eşref:
- Hicivlerim numarasız gözlük gibidir. Her rezile uyabileceği için isim belirtmiyorum!..
-----
İşte size bir hikmet de Hoca Nasrettin’den
Hoca’nın devrinde bir ara asayiş sebebiyle, bıçak, kama vb. şeyleri taşımak yasaklanmış. Mutat aramalarda müderris olan Hoca’nın üzerinde kocaman bir kılıç bulunur. Subaşı, Hoca’ya sorar,
-Hoca bu nedir?
-Bu tashih bıçağıdır. Yazılardaki yanlışlıkları bununla kazıyorum.
-Hocam, bu nasıl tashih bıçağıdır, bizim bildiğimiz o küçücük bir şeydir. Seninki yarım metre boyunda?
-Dediğiniz doğru, eskiden kâfi geliyordu, fakat şimdi bildiğiniz gibi değil, öyle hatalar, yanlışlıklar yapılıyor ki, kazımada bu bile az geliyor.
-----
Eeee bu kadar konuyu bahsetmişken mâlum şiiri buraya koymamak olmaz. O halde yetimlerin, öksüzlerin, garip gurebanın, biçâre dul anaların, tüm mazlumların hakkını sırtlan gibi kimler yiyorsa onlara gelsin bu şiir.
DEFOLDU GİTTİ
-------------
Emeksizce, haksızca ref oldu gitti Zorbalardan bir zorba def oldu gitti Beklerken riyaseti, câh-ı devleti Arkasına bakarak şef oldu gitti
** Yaptığı torpiller boynuna dolandı Mazlumun âhı ciğerine dayandı Ol "Habitat a'maluhum" fermanınca Kendisi, rufekası mahv-oldu gitti
**** Pek güvendi şu makamına yaşına Haram kattı o helal, temiz aşına Elhak darısı efendinin başına Önce elifti sonra kaf oldu gitti
Adnan Zeki Bıyık 20.05.2011-Isparta (Şiir Yaz. Tar.)
Ref: Yükselmek-terfi
Cah-ı devlet: Devlette yükselme –makam
Habitat a’malûhûm: amellerin boşa çıkması (ayet)
Rüfeka: etrafı-arkadaşlar
Elif: Doğruluk
Kaf: Eğirilik- yamukluk
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.