Kürtaj meselesi ve Modern Cahiliye

Diri diri toprağa gömülen kıza, hangi günah sebebiyle öldürüldüğü sorulduğunda (Tekvir: 81:8-9)

Telefonda bir ses: Hocam rahatsız ettim kusura bakmayın. Size mühim bir sualim olacaktı. Nasıl söylesem bilemiyorum ama erkek arkadaşımla olan ilişkimden hamile kaldım. Erkek arkadaşımla ayrıldık. Ailem çocuğu aldırmam için baskı yaptı. Hastaneye gittim. Hastanenin kapısında Hristiyanlar elime bir broşür verdiler. Kürtaj yaptığım takdirde çocuğun nasıl param parça olduğunu gösteren resimler vardı. O tabloyu gördüğüm zaman vazgeçtim. Ancak bu işin İslama göresi nedir size güvendiğim için size danışmak istedim diyordu bundan bir iki sene önce bir kardeşimiz.

Şayet anne için hayatı bir tehlike yoksa bebeği aldırmanın hiç bir şekilde ruhsatı yoktur.Zira o bebek anne rahmi içinde bir canlıdır. Henüz dünyaya gelmiş olmaması onun hayatına son verebilcegimiz anlamına asla gelmez cevabından sonra hanım kardeşimiz Allah’tan korktu ve anne oldu. Anne olduktan sonra torunları, anneannesinin ve dedesinin sevgilisi oldu. Kendisiyle olmayan ve çocuğun kürtaj edilmesini talep eden baba kızın annesinin ve babasının elini öptü ve Allah’in izniyle ve peygamberin kavliyle evlendiler.

Hayat gündüzün ardında gecesi, gecenin ardında gündüzü saklayan günler gibi akıp gidiyor. Bu evlilik bir çok yuvanın günümüzde devam edememesi gibi devam etmedi. Şimdi anne ile baba arasında en büyük sorun bebek kimde olmalı konusu. Babası yavrusunu o kadar seviyor ki haftanın dört hatta beş günü görmek istiyor. Annesinde olmadığı zamanlarda babası çocuğun altını temizliyor ve ona en güzel şekilde bakıyor.Oysa ki bu baba, yavrusunu annesinin rahminde öldürülmesini yani kürtaj edilmesini istiyordu düne kadar.

Empatiden yoksun olduğu için gaddarlasir insan. Sevgiyi tadamadigi için ve yüreğinde merhameti tecrübe edemediği için. Tabii meselenin ekonomik, manevi ve sosyal birçok nedeni var.

Bugün Amerikada klişelerin tüm baskılarına ve çalışmalarına rağmen her on hamilelikten dördü kürtaj ile son buluyor. Yaklaşık %22 olduğunu söylüyor kaynaklar. Ciddi bir oran kanımca. Her dört-beş çocuktan birinin anne rahminde hayatına son veriliyor.

Beyaz Amerikalıların %40’i siyah Amerikalıların%69’u ve İspanyol kökenlilerin %54’u kürtaj yapıyor.Bu durum gösteriyor ki sosyo ekonomik kaygılar kürtaja sebeb oluyor.

Kürtaj yapanların dini yönelimlerine bakacak olursak bunların %43’u Protestan , % 27 si Katolik ve %14’u Evangelist Hristiyan. Evangalist Hristiyanlar kürtaja dini açıdan en sert bakanlar. Dolayısıyla dini yaklaşımların böylesi bir cinayeti yok edemesede azalttığı gözlenmektedir.

En önemli nokta ise kürtaj yaptıranların %83’u evlilik dışı ilişkilerden dolayı hamileliklerin sonucunda yaşanıyor. Dolayısıyla kürtajın en büyük sebebi yine Allah’in yasak ettiği zina’nin pratize edilmesiyle ilgili. Evlilik disida olsa İslami açıdan çocuğu anne rahminde katletmenin yani kürtaj yapmanın hiçbir ahlaki ve vicdani tarafı olamaz. Zira o anne rahminde yaşayan bir candır.

Amerika örneğinden yola çıkarak diyebiliriz ki kürtajın ekonomik ve manevi olarak iki temel nedeni var. Birincisi iman zayıflığı ve dini şuursuzluk ikincisi ekonomik açıdan yetersizlik. Dolayısıyla herkes kendi toplumu içinde birşeyler yapmak ve bu zulmü önlemekle mükellef. Öncelikle zina mutlaka cezalandırılmalı. İkinci olarak bu durumda ki çocuklara kesinlikle sahip çıkılmalı ve maddi destekler verilmeli. Üçüncüsü manevi liderler bunun kesinlikle yasak olduğunu anlatarak halkı aydınlatmalı.Bunlar yapıldığı takdirde bu sorunun yok olmasada azalacağını düşünüyorum.

Dinler arası diyalogtan bahsedilecekse bu tü r içtimai sorunlar her inanç sisteminin mensupları tarafından tartışılmalı ve karşılıklı fikir alışverişinde bulunulmalıdır.  

Sa’sa bin Naciye isimli bir zat Mekke döneminde henüz müslüman olmadan üçyüz altmış kız çocuğunun hayatını kurtarmıştı. O, kızlarını toprağa diri diri gömecek ailelere gidiyor bunu yapmadıkları takdirde kendilerine hatırı sayılır miktarda maddi yardımda bulunyordu.

Müslümanlar olarak bizde vahyin mesajlarını okurken onları günümüze taşıyarak okumalı ve tefekkür etmeliyiz. Tekvir süresindeki “Bu kızlar hangi suçundan dolayı öldürüldü “ ayetini tedebbür etmekle mükellefiz. Tedebbur edilseydi bu ayet insan yüreğinde bir feryada dönüşecek ve bu haykisiris organ mafyalarının içinde, mektep önlerindeki fuhuş mafyasinda, kanlı kürtaj masalarında aranacak ve vahyin diriltici soluğu hayatın her sahasında şifa oluverecekti.