Uzunca bir süredir köşemde yazılarımı yayınlayamamıştım. Okuyucularım benden yazılar ve haberler beklemişler ben ise sessizliği tercih etmiştim.

Bunun elbette sebepleri vardı. Beni üzen ve yazılarımı inkitaa uğratan ilk sebep Gezi olayları idi. İkincisi ise 17 Aralık operasyonları. Bu iki gerilim toplumu geren, insanlar arasına mesafe koyan şüpheci yaklaşımları artıran tuhaf bir süreçti. Siyasetin elektriklerinin kontrolsüz olarak bir artıp bir kesildiği acaip dönem. Halen durulmuş değil. Ama ben sizi siyasetin bu sıkıntılı süreci ile germek istemiyorum. Eğer okuma zahmetine katlanırsanız, her şeye rağmen iyi insanları olduğu, her şeye rağmen ellerini taşın altına koyan ve memleketleri için bir şeyler yapmak isteyen birilerinin var olduğuna benim anlatımımla şahit olacaksınız.

Evet…! Küçük şehrin iyi insanlarından ve yapmaya çalıştıklarından bahsedeceğim.

Malum Bolu Ankara ve İstanbul gibi Ülkemizin iki metropolü arasına sıkışmış, küçük bir ovada kendi kaderi ile baş başa kalmış bir şehir. Düzce il olarak ayrıldıktan sonra daha da içine kapanmış bir görüntüsü var.

İnsanları sakin, kendi hallerinde. Trafikte hiç aceleleri yok. İşte de hiç aceleleri yok. Bir dükkana girip hemen bir şey alıp çıkmak isteseniz ortamın sükuneti sizi de sakinleştiriyor.

Ama bu küçük şehrin telaşeli, bir şeyler yapmanın vaktinin çoktan geldiğini gören ve hem gayretlerini hem sermayelerini ortaya koyan Bolu’lu girişimcilerden bahsedeceğim.

Narven markası ile yatırımlarını birleştiren girişmcilerimiz, Erpiliç Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Ericek,  Yeminli Mali Müşavir Halit Yıldız, Çarıkçı Grup Yönetim Kurulu Başkanı ve Eski Boluspor Başkanı Necip Çarıkçı, Nalçacılar Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Nalçacı ve Taşımacılık sektörünün öncü firmalardan; Oto Nalçacılar Uluslararası Nakliyat Ltd.Şti, Erdoğanlar Ağır Nakliyat Ltd. Şti, Logitrans Lojistik Ltd. Şti. ve BDT Dış Ticaret Ltd. Şti.’nin iştiraki olan GLS Genel Lojistik A.Ş. tüzel kişilik olarak bu yatırımın içinde yar alıyorlar.

Yatırımcılarımız Narven markası ile Bolu içinde merkeze yaklaşık 6 km mesafede Demirciler köyü ve Çamyayla Köyleri arasında yaklaşık 450.000 m2 arazi üzerinde termal bir kasaba inşa etmek için kolları sıvamış durumdalar. Narven projesi 1.250 devre mülk, toplam 500 yataklı 2 adet otel , 2.500 kişilik bir kongre merkezi, spor alanları, camisi, kasaba meydanı, alış veriş mekanları, gençlik merkezi, çocuk oyun alanları, doğal ürün alanları ve etkinlik merkezleri düşünülerek tasarlanmış Yedi göller ve Abant mahallelerinde oluşan şirin bir kasaba konsepti. Projeyi incelediğinizde şirin bir Anadolu kasabasının modern versiyonunu göreceksiniz. (www.narven.com.tr )

Proje üzerinde uzunca bir süredir çalışılıyor. Eksiksiz olsun, yüzümüz ak olsun istiyorlar. Sonuçta bu yatırım Bolu’nun yüz akı olma hedefi ile kurgulanmış.

Bolu’nun yüz akı olma isteği ile birlikte; Ankara ve İstanbul arasında yer alması sebebi ile ciddi bir turizm mekanı olmaya aday.  Çünkü bir uğrayalım geçelim diyebilecek kadar bile güzergaha yakın. Bu da sanırım seyahat edenlerin ilgisini çekmekte gecikmeyecektir.

Bolu’da termal kültürü çok eski olmasına rağmen Bolu gibi küçük kalmış. Halen aktif olan iki kaplıcası ve 2 adet Fizik tedavi merkez ile müdavimlerinin her daim tercih ettiği mekanlar olmuş.

Suyunun şifası biliniyor. Fizik tedavi hastanelerinde kalıp uzun süreli kür almak isterseniz hali hazırda 6 ay gibi sürelerde ancak sıra geliyor.

Narven projesinin önemi bu noktada hemen kendini gösteriyor. Çünkü projede 3 adet ciddi kapasitede termal su merkezleri bulunuyor. Kasabanın iktiyacının yanında otel ve kongre turizmi sebebi ile Bolu’yu tercih etmek isteyenlere yetecek kadar termal rezerve sahip.

Aslında geleceğin Davos’u olur ve çok ciddi talep alır gözü ile bakılıyor. Projeyi inceleyen ve mekanı gezenlerden çok ciddi geri bildirimler alındığını belirtiyorlar ve daha bir gayretle yatırımlarına sahip çıkıyorlar.

Narven yatırımını tamamladığında markayı Türkiye geneline taşımak ve Türkiye’nin değişik yerlerinde benzer yatırım ve konseptle yer alma düşünceleri aslında küçük şehrin yatırımcılarını Ulasal arenaya taşımaya namzet.

Yatırımcılar aslında ulusal arenada biliniyor. Erpiliç bu gün beyaz et sektöründe hatırı sayılır bir yere sahip. Hem marka bilinirliği hem de kapasite olarak ön sıralarda. Aslında Küçük şehrin büyük yatırımı olarak biliniyor. Diğer yatırımcılar da kendi sınırlarını aşmış durumdalar. Ama Bolu şimdilik antrenman modunda. Sanki siprinte hazırlanan bir yarışçı gibi.

Bir sonraki yazımızda Narven yatırımcılarının toplu kalkınma hamlesi olacak sosyal projelerinden bahsedeceğiz. Sosyal sorumluluklarının farkında olan bir grubun neler hayal ettiklerini anlatacağız.

Ahmet TÜRKAN - HABERNAME