Röportajı kabul ettiğiniz için teşekkür ediyorum Atahan bey.
 
Rica ederim ne demek. Asıl ben teşekkür ederim.

 
"Atahan Menekşe" yi biraz tanıyabilir miyiz? Futbolcu olmak çoçukluk hayaliniz miydi?
 
6 yaşında futbola başlamış biri için hayat ne olabilir ki? Tabi ki Futbol. Sarıyer de futbola merhaba dedikten sonra ilk profesyonelliğe gecişimide burada yaptım. Yaklaşık 5 sene oynadım 4. senenin sonunda küçük bir Zeytinburnuspor maceram oldu ve ardından Sarıyerdeki sözleşmem sona erdi. Yeni sezonda Çanakkale Dardanelsporla anlaştım ve devre arası Kocaelispora geldim. Çocukluğumu kısa bir cümleyle anlatıyım sana. Herkesin çocuklugunda ilk söylediği şey "su, anne, baba, mama" iken benim "po" yani top oldu.
 
(Atahan'ın "Po" suna çok güldük)
 
 
Bir çok futbolcunun lakabı var sizinde var mı?
 
Kocaeli'ye geldikten sonra bir lakabım oldu evet. " Dani "
 
 
" Dani" Ne demek açabilir misiniz?
 
Brezilya ve Barcelona' nın vazgeçilmez sağ beki Daniel Alves.
 
 
Kocaelispor olarak kötü bir sezon yaşadınız ve küme düştünüz. Hem takım olarak, hem de taraftarlar olarak yaşadığınız üzüntü çok büyük olmalı.
 
Ben devre arası takıma dahil oldum. Hedeflerimiz şuan bulundugumuz durumdan çok daha fazla yukarda bitirmekti ama olmadı. Yaşadığımız üzüntüyü bizden başka kimse bilemez. 17 maçta bir tane 3 puan alamamak inanın bana acıların en kötüsü.
 
 
Aynı renkleri paylaşsanız da, birbirinize çok yakın iller olsanız da Kocaelispor taraftarları ve Sakaryaspor taraftarları birbirleriyle hiç anlaşamıyor. Bunun sebebi nedir sizce?
 
Kocaelispor yada Sakaryaspor taraftarlarının herbirine tek tek bu soruyu sorsanız emin olun herkes farklı bir yanıt verir. Çünkü buranın taraftarları kendi takımlarını ailesini, arkadaşlarını, sevgilisini, memleketini sevdiği gibi seviyorlar. Hâl böyle olunca da ister iştemez bir rekabet oluyor. Hemde büyük bir rekabet. Şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Tek meydan HODRİMEYDAN. Kocaelispor aşkı böyle birşey umarım yeterlidir...
 
 
Sizi şaşırtan unutamadığınız ilginç bir anınız oldu mu?
 
Futbolun içinde olduğumuz için her anımız ilginç zaten ama beni şaşırtan bir anım hiç olmadı. Ama artık bir tane istiyorum.
 
(Atahan artık bir tane istiyorum deyince gülmeye başladık. Umarım ilerki dönemlerde ilginç bir anısı olurda tekrar konustuğumuzda bizimle paylaşır.)
 
 
Oynayıpta bu maçı ömrümce unutamam dediğiniz bir maç mutlaka olmuştur. Bizimle paylaşabilirmisiniz? 
 
Sarıyerde profesyonel olduğum ilk sene takımla play-offlara kalmıştık. Eleme usulü olan maçlar heyecanlı geçecekti. İlk maçımızı Darıcayla oynamıştık. 1-0 mağlup duruma düştüğümüz maçı 3-1 kazanmıştık ve ardından yarı finale gelmiştik. Rakip Eskisehirspor taraftarları inanılmazdı ama bizde kazanmak için söz vermiştik. 90 dakika boyunca gol olmayınca uzatmalar ve sonunda malum penaltılara geldik. Artık finalist belli olacaktı. Oturduk ve hoca penaltıcıları saydı ama eksik bişey vardı 4 kişi saymıştı peki son penaltıyı kim atıcaktı derken hocamız son penaltıyı kim atmak ister diyince içimden haykırdım ama duyan yok. Sonra takım arkadaşım ben atacağım deyince herkes rahatladı ama bir tedirginlik vardı tabi. Penaltılar başladı. Eskisehir 4 te 2 attı, biz ise 4 te 3 yani iş kaldı son penaltıya kaldı. Eğer atarsak finale kalacağız. Atamadık ve 6. penaltılara sıra gelmişti. Herkes benim gitmemi söyledi ama benim boynumdan aşağıya bir felç inmişti ve hareket edemiyordum gidemedim. Başka biri gitti o da kaçırdı ve elendik. Çok ağlamıştım ve o günden sonra maçta penaltı olduğunda çığlık atıyorum bırakın ben atacağım diye.
 
 
Birazda özel hayattan bahsedelim mi? Atahan nasıl biri? Aileniz ile ilişkileriniz nasıl?
 
Herkes gibi ailemi dünyalara değişmem. Onlar bensiz, ben onlarsız asla yapamayız. Bir de hayatımda ailemden sonra gelen arkadaslarım var. (Emo, koko, eto, samo, mesi, kori) Bana gelince hayattan keyif almak için elimden geleni yaparım. Kimsenin beni üzmesine izin vermem. Bulunduğum yerde her zaman güleryüz vardır. Ukalalık gibi olmasın ama sevilirim. Futbol dışında Bowling ve voleybolu çok seviyorum.
 
 
Bu keyifli röportaj için sana tekrar teşekkür ediyorum.
 
Asıl ben teşekkür ederim senin gibi bir yazarla röportaj yaptığım için...