Bünyamin ZİLE
İYİ BAYRAMLAR!..
Doğduğum günden bu yana tam elli bayram geçirdim. Bu elli bayram içerisinde sadece iki Ramazan Bayramında ailemden ayrı kaldım. Diğer 48 bayramı da ailemle ve dostlarımla birlikte geçirme fırsatını buldum.
Burada uzun uzun bayramların yararlarından, kutsiyetinden bahsetmek istemiyorum. Bunları herkesin yeterince bildiğinden eminim. Gündeminde böyle bayramlar olmayanlara da zaten söyleyecek bir sözüm yok. her insanın düşünce ve inanç ve yaşam tarzına saygı duyarım…
Benim yaşadığım bayramları, bende uyandırdığı duyguları anlatmak istiyorum. Öncelikle çocukluğumdaki bayramlardan başlamam gerekiyor. Çocukluğumda bayramlar arife gününden başlardı. Önce babamla pazara gider takım elbise, gömlek ayakkabı alırdık. Arifeyi bayrama bağlayan geceler yılın en uzun geceleri olurdu. Bayram sevincinden sabaha kadar uyuyamazdım. Sabah olmak bilmezdi. Daha gün doğmadan yataktan kalkar, anneme ilk sorumu sorardım. “Anne bu gece çok uzun bir geceydi, bayram geceleri niye uzun geçiyor?” Annem güler ve “Diğer gecelerden bir farkı yok….” diye anlatırdı. Bayram sabahı Bayram Namazını kılar, aile büyüklerinin elini öptükten ve yüklüce bayram harçlıklarını cebime attıktan sonra hemen arkadaşlarımla buluşur. Sıradan ev ev bayram gezerdik. Yüreğimiz coşardı. Yaşadığımız en mutlu günlerdi bu günler. Bayramlarda köyüm oldukça kalabalıklaşır. Çocuk sayısı artardı. Futbol, saklambaç, met, çizgi, koka gibi oyunlar oynardık. Şimdiki çocuklar bu oyunların kaçını biliyor ve kaçını oynuyor bilmiyorum doğrusu…
Çevremizdeki dağlara geziler düzenler, ferfene yapardık. O günlerde yaşadığım mutluluğu hayatımın hiçbir evresinde yaşamadım ben. Elli yaşıma kadar yaşadığım tüm mutlulukların önünde geliyor hala… O günleri büyük bir özlemle yad ediyorum!
Hele askerde geçirdiğim bir Ramazan Bayramı var ki, neresinden başlayacağımı bilemiyorum doğrusu. Arife günü çavuşların kaprisini mi anlatsam? Yoksa bayram sabahı Alay Komutanımızın o içli, hepimizi saatlerce ağlatan konuşmasını mı? O duygusal konuşmayı yaparak hepimizi öz çocuğu gibi bağrın basan Alay Komutanımızı saygıyla yad ederim her dem….
Her nerede olursam olayım, bayramları hiç aksatmadan köyüme giderim. Köyümde geçirdiğim bayram günlerini dünyanın en güzel yerinde geçirilecek hiçbir tatille değişmem!
Bütün aileyi, bütün tanıdıklarımı görürüm. Çocukluğumu yeniden yaşarım doyasıya…
Hani derler ya “Namazın kazası olur, sohbetin kazası olmaz” diye. Çok hoş sohbetlerimiz olur, saatlerce süren. Her kes hatıralarını anlatır uzun uzun. Bazıları memleket kurtarır. Ama doyasıya hasret gideririz hepimiz…
Bayrama daha bir hafta var. Yine köyüme gideceğim. Şimdiden bir heyecan sardı tüm benliğimi. Yüreğim kıpır kıpır mutluluktan göğüs kafesimi yarıp, bir kuş misali uçacak sanki…
Bayramları, bayram gibi kutlayan herkese iyi bayramlar diliyorum. Bayramlarda tatil yerlerine gidenler de iyi tatiller…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.