xxx12
“İslamî solu” devşirmeye matuf tahayyül ve ..
“İslamî solu” devşirmeye matuf tahayyül ve politik söylemin öğütücü rolü
I.
Adı konduğundan bu yana en azından altmış yıllık mazi ve gözkamaştırıcı bir müktesebat biriktiren “İslamî sol”un, heybesindeki bütün başlıklar masanın kenarına sıyırılarak, bu diyarda muhafazakâr modernleşmecilik namına laik modernleşmeciliğin tasfiyesi esnasında cereyan eden malum gerilimlerin en kritik anında güncel politik değerine göz dikilmesi dikkat çekicidir.
Bu ani ilgi sağanağında ilk karşımıza çıkan fazlasıyla kolay gerekçeleri atlarsak, mevcut “İslamî sağ” iktidarın politik terazide dengelenmesi için acil ihtiyaç duyulan ittifak bahsine düşülmüş ıslak not, hiçbir kriminal tahlile hacet bırakmayacak denli barizdir. İleri emeller listesinde de, halihazırda nefesi iyice daralmış ulusalcı laikliğe gözenek açıcı müdahale amacıyla yeni bir atmosfer inşa etme işçiliğini ihtimal dışı tutmak gereksiz iyimserlik olur.
Nitekim “İslamî sol”un, kendi cevheri ve hüviyetiyle kalarak laik solla ittifak mesafesine yakınlaşmasından ziyade, kendine has cevherden mümkün olduğunca uzaklaşmasını sağlayacak her koşulu yerine getirerek laik solla aynı çatı altında telfik ilişkisi kurması yolundaki öneriler, “İslamî sol”dan umulan güncel siyasi işlevi ele veriyor.
“İslamî sol”a teklif edilen muamele, verili durumda “İslamî sağ”ın hükümetini örseleyebildiği ölçüde laik (sol?) mecralarda görünür olacağı havucuna; değilse “kökeni itibariyle sorunlu” bulunmaya devam edileceği sopasına layık lojistik akım olmayı içine sindirmesidir.
“İslamî sol”un mirası, manası, önerisi, tarih yorumu, kelâmı, tefsir ve fıkıh usülü gibi meseleler üzerinde ve illa da düşünce sahasında imal-i fikir ile meşgul zihin dünyası açısından bu politik acelecilikler ve şartlı refleks beklentileri tuhaf ve şaibeli bulunmayacak da ne yapılacaktır? Ortamlarda dolanan sistematik ilişki mesaisine, devşirme harekâtlarına (ve sonuçlarına!) ve Roma kadınlarının elit tezviratını evcilik düzeyinde bırakan Mekkeli Hind entrikalarıyla mukayese edilebilecek manevralara ise hiç girmeyelim!
“İslamî sol”, hiçbir şey yapamasa dahi ahlaken doğru olanı vicdanlara hatırlatmayı sürdürdüğü müddetçe paha biçilmez faaliyet türünün odağı ve pergelin sabit ucunun timsali olabilecekken politikacı yüzeyselliğinin hemen netice hesabını yüklenmek zorunda kalmamalıdır.
II.
Bu memlekette, fikrî bahis merhalelelerini tamamlamamış ve henüz büluğa ermemiş, ama hayli gözalıcı, çekici ve heyecan verici “İslamî sol” nakşının, günübirlik siyasi çekişmeler, çatışmalar ve hasımlıklar içinde öğütülmesine yolaçacağı biline biline politik söylemin konusu yapılması insafsızlık değil midir ve böyle yapmakla elli yıllık emeğe haksızlık edilmiş olmuyor mu!
Halkla ilişkilerin medyatik ihtiyaçları bakımından mevcutlar arasında en elverişli malzeme olduğunu keşfeder keşfetmez, “İslamî sol”u, zurnanın son deliği olmasına bile ancak tahammül edilebilecek siyaset alanında tüketmenin kabahati önemsizleştirilmemelidir. Hele bu iş, bir de, laik solun genesis/tekvin telaşına himaye koşuşturmasına katılma manasına gelecek bir pozla tablodaki eksik parça haline getirilmişse, ister politik kariyer, ister ideolojik iyiniyetle olsun, bütün karanlık haller cümlesine şerik ve emanete sadakatsizlik hükmünü alacaktır.
1980 askeri darbesiyle birlikte Türk-İslam doktrinine binaen tesis edilen “İslamî sağ” iktidar gücüne karşı bazı sosyalist grupların muhalif, entelektüel, sivil ve devşirilmemiş “İslamî sol”la temas kurma ve ortak muhalif hat oluşturma arayışı ile bugünkü temas trafiği arasında esaslı bir fark var. Şimdilerde “İslamî sol”un muhalif, entelektüel, sivil ve devşirilmemiş enerjisi, “İslamî sol”u temsil makamı olarak resmiyet kazandırılmaya çalışılan politik söylemin çatısı altında “İslamî sağ”ın iktidar gücüne karşı seferber edilmek isteniyor. 80'li yıllardaki tecrübe, herhangi bir hizbin menfaatini koruyup kollama veya bir diğerinin önünü kesme amacı olmaksızın hak ve özgürlüklerin tesisi yönündeki değişim iradesini güçlendirecek ahlaklı bir çabayken, bugün yaşanan deneyim, fiili iktidar hizbinin aleyhine olacak, ama başka bir odağın politik gayesine yarayacak reepolitik alışverişe canlılık katmaya matuftur.
Üstelik sola atfedilen bütün imtiyazlı sıfatları kullandırmada cömert davranılabileceği vaadiyle umutlandırılan politik heyecan, “İslamî sağ”ın iktidarına karşı çıkarken etkileyici karşılaştırmalı örneklerle (jeepli türbanlı-otobüs durağındaki türbanlı) yol almaya çalıştığı bir sırada, bu siyasi söyleme ev sahipliği yaptığı öne sürülen siyasi organizasyonun zirvesinde sağ ve sol kategorilerinin tarihin çöplüğünü boyladığı iddiası yüksek sesle dile getiriliyor ve bu yaklaşım, ilişki kırkambarı liberal bir yazarın, kapısına jeeplerin parkedildiği ev toplantısında sosyeteye takdim ediliyordu.
“İslamî sol”, mevcut saray kavgasında iktidarın rakip odaklardan birine meyletmesine omuz vermenin mühendisliği gibi alt düzey işlere dönüp bakamayacak kadar fikrî meseleler ve tekamülle meşguldür. Ayrıca “İslamî sol” ille de siyaset içinde tecelli edecekse, bunun mecrası da, “İslamî sol”la hiçbir bakımdan ilgisi bulunmadığı bütün boyutlarında doğrulanabilecek siyasi seçenek (SP) değil, sadece kendi fikir temelleri üzerinde yükselen yeni bir politik araç olabilir.