Basketbol dünya şampiyonasında tarihi bir zafer elde ederek finale çıkan Türkiye, hepimizi sevince boğdu. Yurt içi ve dışındaki tüm Türkler zaferi doyasıya kutladı. Basketbolun doğduğu yer ABD. ABD'nin ve dünyanın bir numaralı basketbol ligi de NBA. NBA.com da dünkü tarihi başarı sonrası yapılan yorumları görünce; biz Türkler neden her zafer sonrası ağza alınmayacak küfürleri yazıp çizip söyleyip deşarz oluruz sorusu aklıma geldi.

Tarihi başarıları ve dolayısıyla sevinci seviyeli ve olması gereken şekilde yaşayamayan belki de tek milletiz. Düğünlerdeki konuşan silahlar, askere yollamalarda susmayan silahlar, yine her derbi maçı sonrası sıkılan kör kurşunlar... Şimdi de sanal alemde fuursuzca yazılan küfürler. İşin garibi bu küfürleri Türkçe yazan kişiler, zannediyorlarki başka Türkçe bilen yok ve bizi anlamazlar.

Çocukluğumdan beri spora (özellikle futbol, basketbol, güreş, masa tenisi ve tenis) çok düşkünüm. Masa tenisi dışındakileri 35 yıldır takip ederim. En son 1992 yılında Türkiye’nin en muhafazakar ili olan Konya’da iki arkadaşımla Futbol maçına gitmiştim. Orada işittiğimiz gün yüzüne çıkmamış küfürleri duyunca bir daha da maça gitmedim.

İnternet çıkınca şimdi küfürler artık sanal alana da taşındı.

Samimice şunu sormak istiyorum, 'insanlar neden bu tür her zaferlerden sonra küfür etme ihtiyacı hisseder'? Aranızda belki küfürbaz arkadaşları olan vardır. Sorarsanız biz de öğrenmiş oluruz.

Bizlere büyük sevinç yaşatan basketbol milli takımımıza teşekkür ediyor ve ABD karşısında başarılar diliyor, hepinize küfürsüz, sigarasız, sağlıklı, huzurlu, mutlu, bereketli bir ömür ve iki cihan seadeti diliyoruz efenim.

NOT 1; Referandumda beklenen oldu ve halkımız bir kez daha sağduyulu hareket ederek özgürlük, demokrasi ve gelişimden yana olduğunu, despotizme, karanlığa ve darbelere ilelebet HAYIR dediğini beyan etti. Şimdi hükümetin sıkı takipçisi olcağız.

NOT 2; yazımı yazdıktan sonra Başbakan Erdoğan'a basketbol şampiyonası sonrasındaki ödül töreninde yapılan YUHALAMA muamelesini yapanların eğitim ve kültür seviyelerini çok merak ediyorum doğrusu.

Karşı kıyıdan selamlarımla...