xxx258
Her günü “en güzel” yapmak için…
Her gün bizim için çok önemli, aslında her an çok önemli ve her günü en güzel günümüz haline getirebiliriz. Ancak bazı insanlar “günü güzel hale getirmek”ten sadece en iyi eğlence, en iyi yemek, en güzel elbiseye sahip olmak gibi dünyevi özelliklere sahip olmayı anlıyor olabilirler. Oysa kasdettiğim ruhi bir güzelleşme. Ruh gücünü artırarak olumsuzluklardan etkilenmeyecek, hüzne hiç izin vermeyecek, kötülüklerden uzak durmayı sağlayacak bir ahlaka sahip olabilmek.
Herşeye rahatlıkla vakit bulan ve çok da samimi olmadıklarını düşündüren bazı insanlar “kendini geliştirmek için vakit ya da güç bulamadığı” gibi bir bahaneyle karşımıza çıkabilmektedir. Bu tabi ki geçersiz bir mazerettir. Çok zorlu ve yorucu bir işte çalışsanız da, işler istediğiniz gibi gitmese de, sıkıntılar üst üste gelse de, ciddi bir hastalık yaşasınız da bunlarsiziolumsuz etkilememelidir. Özellikle de iman eden insanlardansanız bütün bunları güzellikle aşacak o gücü gösterebilirsiniz çünkü Bakara Suresinde 286. ayette,“Allah, hiç kimseye güç yetireceğinden başkasını yüklemez…” şeklinde bildirilmiştir.Bu ayet iman edenlere güçlü olabileceklerini hatırlatır.
Ruhen güçlü olmak isteyen bir insan her an Allah ile olduğunu, Allah’ın herşeyi bir kader dahilinde yarattığını yani kaderin dışında hiçbir şeyin gerçekleşmeyeceğini hep aklında tutmalıdır. Tabi ki bunun için de Kuran’ı iyi bilmek gerekir.
Vesveseleri erteleyin, şikayetten vazgeçin ve şükredin
Her konuda en güzele ulaşmak için en iyi yöntemlerden biri akla gelen olumsuz düşüncelerden kurtulmaktır.
Vesveselerinizi erteleyin. Vesvelerle uğraşmayın, hemen Allah’a sığının ve onları önümüzdeki aya erteleyin, hatta önümüzdeki seneyeatın ya da en iyisi 10 sene sonra düşünme kararı alın.
Bunu pekiştirmek için de kısaca eskiyi düşünün, geçen seneye ait üzüntü duyduğunuz, sıkıldığınız konuları hatırlamaya çalışın. Aklınıza gelmiyor değil mi? Muhtemelen detayları hatırlayamayacak ve gülüp geçeceksiniz. İşte eğer ruhen güçlü olursanız şu anda da sıkıntılara, hastalıklara, olumsuzluklara aynı şekilde gülüp geçebilirsiniz.
Süreklişikayet etmek yerine uygulamaya geçin. Şikayet etmeyi, olumsuz konuşmaları, hüzne yatkınlığı bırakın ve bir karar alıp, değişmeyi seçin. Bunu herkese anlatın ve en önemlisi de uygulayarak gösterin. Kendiliğinden hiçbir şey değişmez, bekleyerek sadece zaman kaybedersiniz ancak biraz bile olsa çaba gösterirseniz hem çevrenizi hem de kendinizi tahmin bile edemeyeceğiniz şekilde değiştirebilir, güzelleştirebilirsiniz.
Bırakın başkaları ile kıyas yapmayı, bırakın kendinizi olduğunuzdan farklı görmeye ya da göstermeye çalışmayı, en önemlisi de bırakın birilerini eleştirmeyi ve kendinizi değiştirin.
Kıymet bilin ve şükredin.Sahip olamadıklarınız ya da az olanlar değil, sahip olduklarınız sizi ilgilendirsin, daha güzele iyiye ulaşmayı tabi ki hedefleyin ancak tek hedefiniz bu olmasın.
İşinizi kaybettiyseniz ailenize sahip olduğunuzu düşünün, arabanız yoksa eviniz olduğuna şükredin, engelli olup da yürüyemiyorsanız gözlerinizin gördüğüne, kulaklarınızın duyduğuna minnettar olun.
Her anımıza, her detaya minnettar olmak bizlerin önünde bir anahtar gibidir. Allah şükreden kişilere nimetlerini artıracağını Kuran’da bize bildirmiştir:
İbrahim Suresi/7- "Rabbiniz şöyle buyurmuştu: “Andolsun, eğer şükrederseniz gerçekten size artırırım ve andolsun, eğer nankörlük ederseniz, şüphesiz, Benim azabım pek şiddetlidir."
Tabi ki biz inananlar nimetler artsın diye değil, Allah bizden razı olsun, Allah’a olan minnettarlığımızı ifade edebilelim, Allah’ın sevgisine kavuşalım diye şükrederiz.
Her günü daha güzel yapmak imanın neşesi, şevki, rahatlığı ve huzuru ile mümkün olur. Kuran’ı okumaya en baştan başlayın. Türkçe olarak ayetleri okuyun ve Allah’ın sizden istediklerini, size verdiği mesajları düşünün. Unutmayın ki daha mutlu, huzurlu olmanızı, hüzünden kurtulmanızı sağlayacak olan sizsiniz,evinize, çevrenize hatta ülkenize huzuru getirecek olan da sizsiniz.