Pınar KİBAR
Gençlik dairesine şikayet eden aileler
Gençlik dairesi meselesi sanırım kolay kolay bitmeyecek büyük bir sorun. Alınan nice çocuklar ve ardından perişan olan nice aileler. Gençlik dairesi gelen şikayetler üzere harekete geçer. Duruma göre ya çocuk alınır veyahut çocuğun selameti için aileye pedagojik destek verilir. Aile sisteminde ki müsbet değişiklik çocuğu ailesine yeniden kazandırır.
Maalesef aileyi sadece hiç tanımadıkları kişiler, veya alman komşuları değil, aile fertlerinden şikayet edenlerde oluyor. Bu durum daha da içler acısı. Elbette aile içi şiddet yaşayan bir çocuk ister Türk, ister Alman veya İspanyol olsun, muhakkak aileden alınıp koruma altına alınmalı, buna diyecek bir sözümüz yok elbette. Fakat eşlerin veyahut aile içersindeki anlaşmazlık sebebiyle sırf inat ve gıcıklık olsun diye de, bir aile gençlik dairesine şikayet edilmez. El insaf- El insaf!.
Bu durum maalesef realite. Boşanma süreci yaşayan aileler, bu süreçte tartışmalarını çocuklarına yansıttıklarından, çocuklarını gençlik dairelerine çok çabuk kaptırabiliyorlar.
Boşanırken veya boşandıktan sonra lütfen çocuklarınızı üzmeyin!. Üzülmeyi hiç hak etmeyen varlıktır onlar. Anne çocuğuna babasını veya baba anneyi kötülüyor. Ne gerek var? Madem gençlik dairesinden çok korkuyoruz, evladımızı onlara kaptırmak istemiyoruz, neden aile sistemimizdeki ufak tefek veya büyük çaplı sorunları neden çözümlendirmiyoruz? Özellikle babalarına çocuklarını göstermeyen anneler ve çocuğunu arayıp sormayan nafaka ödemeyen babalar için yazmak istiyorum.
Çocuğuna babasını kötü anlattığı için babasını görünce ağlamaya başlayan, babasından kaçan çocuklar var gençlik dairesinin koruma altına aldığı.
Çocuğunu evlilikleri veya ilişkileri bittikten sonra aramayan maddi ve manevi ihtiyaçlarını karşılamayan ilgisiz babalar olduğu kadar bir okadar da ilgisiz anneler var. Bunlar maalesef hayatın gerçekleri. Madalyonun diğer yüzü.
Çocuklar masum, çocukların ilişkinin seyrine göre kullanılması çocuğa en büyük zarar ve kötülük. Eşinizden ayrıldınız diye çocuğunuzu babasına göstermemek, zorluk çıkarmak, çocuğun babasını görünce gitmek istememesi, ağlaması hiç kimseye bir fayda sağlamaz . Sadece çocuğunuz zarar görür bunuda çocuğunu seven çocuğunun iyiliğini mutluluğunu düşünen hiç bir anne ve baba yapmamalıdır. Çocuğunuzu cezalandırmayın eşinizi cezalandırmak isterken.
Bir yavru babasına kızılan, nefret edilen bir evde büyümemelidir. Bir erkek çocuğuda annesine hakaret edilen , kötü davranılan bir ortamda büyümemeli. Bu tür sağlıksız ortamda kavgalı büyüttüğünüz çocuğunuz sizden ne görüyorsa karşınıza öyle çıkacaktır. Ve bu çocuklar gençlik dairesi ile burun buruna geleceklerdir.
Velhasıl kelam, sırf eşinize inat olsun, nefret duygunuzu tatmin etmek için eşinizi gençlik dairesine şikayet etmeyin, yanan ne siz nede eşiniz olur, ortada yanan ÇOCUĞUNUZ OLUR!.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.