Sevda TÜRKÜSEV

Sevda TÜRKÜSEV

Düğüne Değil, Okula…

 

Düğüne Değil, Okula…

 

Bir dernek bazı sanatçılar ve hükümetinde desteği ile Türkiye’yi bir yıl boyunca dolaşarak küçük yaşta yani, 13- 14- 15- 16 ve daha üstü yaşlarda evlendirilen kız çocuklarının evlendirilmemesi için konuşmalar yapacaklar…

 

Çok eski zamanlarda evlilik yaşı küçükmüş ve o zamanlara göre de pek önemli değilmiş, zaten o zamanlarda sadece Türkiye de değil dünya üzerinde ki diğer ülkelerde de küçük yaşta evlilikler oluyordu. Biz ve diğer ülkeler arasında ki fark; Bizde hala böyle ufak yaşta evlilikler yapılıyor.  

 

Bu gün 18 yaşını doldurmuş erkek veya kız çocuklarının bile evlenmeleri ne kadar doğru?

Hayat o kadar zorlaştı ki, evlilik gibi büyük bir sorumluluk için bu yaşlar artık çok küçük değil mi?

 

18 yaşı bir taraf bırakalım, 18 yaş altı evlilikler gerçekten kızlarımıza bu zamanda büyük bir haksızlık diye düşünüyorum. Kız çocuklarımızın bu yaşlarda yaşaması gerekenler bir aile sorumluluğu hatta birde bu yaşlarda anne olmak olmamalı…

 

Özellikle kırsal kesimlerde kız çocukları okutulmadığı için küçük yaşta evlendirilirler. Tabi ki okula gitmeyen bir kız çocuğu hiçbir şey bilmediğinden dolayı ne denirse onu yapacaktır.

 

Kız çocuklarımızı okutalım…

 

Onlar cahil bir şekilde anne olup topluma cahil çocuklar yetiştireceğine, okusunlar ve bilinçli birer anne olsunlar. Hatta öğretmen, doktor, mühendis olsunlar ve onlarda topluma faydalı insanlar yetiştirsinler…

 

Bazılarımızın kızları, internet başında- bir işin başında dünyayı keşif ederken diğer tarafa bir kız çocuğu 16 yaşında anne olup koca dayağı yerken bizlerin içi sızlamalı…

 

Ne olursa olsun, hangi inançta olursa olsun, nasıl olursa olsun küçük yaşta kızların “kadın” olmasına ezilmesine toplum olarak karşı çıkmalıyız ve bu karşı çıkışı oturduğumuz yerden değil “bizde bu kızlarımıza nasıl yardımcı olabiliriz” diyerek destek vermeliyiz.

 

Kız çocuk- erkek çocuk kimse cahil kalmamalı…

 

Sanıyorum Peygamber Efendimiz (SAV) söylemiş veya bir değişte olabilir...

Cahil dostum olacağına akıllı düşmanım olsun…

 

Bu söz o kadar güzel ki: Evet, siz isterseniz dünyanın en akıllı insanı olun cahil adamın ne yapacağını tahmin edemezsiniz. Fakat akıllı düşmanın neler yapabileceğini tahmin edebilirsiniz. Akıllı insanlar taktik ve strateji ürettikleri için en azından tahmin yürütebilirsiniz, ama cahil insan aklınız ağabeyle gelmeyecek şeyler yaparak sizi şaşırtabilir…

 

Ben iş hayatında yoluma taş koyanlardan değil en çok cahillerden çektim. Akıllılara karşı hep tedbirlisinizdir ve onları takip etmek daha kolaydır ama, cahil insanları takip etemniz mümkün değil her hiç ummadığınız bir davranışla muhtamelen sizi rezil edebilirler...

 

Kısacası, akıllı düşmandan bile öğrenilecek çok şey vardır…

 

İşte bu yüzden bizler gibi bilinçli ve bilgili insanlar bildiklerini başkalarına ulaştırmak ve aktarmakla yükümlüdür.

 

 

Unutmayalım ki;

 

Malın zekatı parayla,

Sağlığın zekatı şükür ve sadakayla,

Bildiklerimizin zekatı ise, başkalarına öğretmek ve bildiklerimizi başkalarına aktarmakla olur…

 

Kızlarımız tabi ki evlenecekler ve onlarda birer anne olacaklar…

 

Ama bu kadar küçük olmamalı…

 

Okul zamanı okula düğün zamanı düğüne gitmeliler…

 

www.sevdaturkusev.com

     

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum