Sibel ÜRESİN
ÇOK EŞLİLİK-2
Yazı dizisi – 2
Yeni bir haftaya tüm güzellikler ve heyecanlarla başlamak ümidiyle hepinize merhabalar…
Bundan önceki yazımın ilk bölümüne gösterdiğiniz ilgi ve yapılan her türlü yorumlardan dolayı da teşekkürlerimi sunmak istiyorum hepinize.
Yazıma yapılan olumlu ve olumsuz tüm yorumlar, yorum yapanların birbirleriyle yaptıkları çekişmeler yazının ikinci bölümünün acilen yazılması gerekliliği fikrini bende uyandırdı.
İlkyazımda çok eşliliği biraz tanımlamaya ve kadının bakış açısıyla durumu ortaya koymaya çalıştım.
Bir kadın hangi durumda çok eşliliği kabul eder ya da etmez. Bu iki durumun analizini çok sağlıklı yapmak ve taraflar içinde durumu iyi değerlendirmek gerekmektedir.
Bu ilişki içindeki hanımların ve erkeğin psikolojisini de anlamaya çalışmak oldukça önemli bir konudur.
Eşini sahibi olarak gören bir kadın, eşine bağımlı olarak yaşamak ve ona köle olmak psikolojisine girmişse eğer dünyadaki zindanını kendi elleriyle hazırlamış ve bekçilik görevini de erkeğine vermiştir. İşin en ilginç kısmı ise bunu tamamen gönül rızasıyla yapmış olmasıdır.
Efendimiz (S.A.V) buyurduğu gibi kadınlar erkeklere Allah’ın birer emanetidir. Ve sahibi de yalnız ve yalnızca Allah’tır. O halde eşlerimizi hayat arkadaşımız, can yoldaşımız ve mutluğumuzu paylaşmayı umut ettiğimiz diğer yarımız olarak görebilmeyi başarabilmeliyiz. Böylece hayatımızda oluşturduğumuz bu zindanı yıkmayı başarabilir ve mutlu olabiliriz. Bağlılık bir evliliğin temelini oluşturan sadakat duygusunu içinde barındırmaktadır ve evlilik kurumunun olmazsa olmazlarındandır.
Çok eşliliği yaşama fikrinin hayata geçirmeye karar veren erkeği bu durumdan vazgeçirmeye çalışmak hiçbir kadının başarabileceği durum değildir. Bu durumla mücadele etmeye çalışması kadını her türlü fizikse ve ruhsal sıkıntılar yaşamasına neden olabilir. Kadın içinde bulunduğu durumun tahlili sağlıklı bir şekilde yapamaya çalışmalıdır. Hayatta alınacak her önemli karar gibi bu durumda da kazanacaklarını ve kaybedecekleri düşünmelidir. Kaybedecekleri eğer kazanacaklarından fazla görünüyorsa eğer böylesi durumda gitmeyi değil de kalmayı tercih etmiştir birçok hanım gibi.
Çok eşliliği genellemek, tarafların psikolojini tahmin etmeye çalışmak çok yanlış bir durumdur. Çünkü her durum kendi içinde farklılıklar barındırmaktadır. Ve her durum kendi ortamında değerlendirilmelidir. Bizim katlanılmaz bulduğumuz bir durum diğer bir kadın için katlanılabilir olabilir. Kendini tanımayı ve anlamayı başaramamış bir birey nasıl olurda bu durumda karşı tarafı anlamaya çalışabilir? Evet, toplum olarak takındığımız komik ve hiçbir zaman doğru bulmadığım bir tavırdır bu.
Hepimiz kendi doğrularımız yaşamaya ve onlar için mücadele etmeye geldik bu hayata. Dolayısıyla başkaları ve onların doğrularının hayatınızdan ve enerjinizden çalmasına izin vermeyin.
Son söz – son cümle: Sen çok ama çok değerlisin. Ya hayattaki beklentilerini bir erkeğin karşılayacağını düşünen mutsuz bir kadınsındır ya da bir erkeğin beklediği o çok özel emanet olarak bu hayatta yerini alan diğer kadın.
Sevgilerimle
Sibel Üresin
sibeluresin@hotmail.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.