Çanakkale Zaferini Farklı Kılan Ne?

       İslam Tarihini anlatan en iyi film herhalde  Mustafa Akkad'ın çektiği, baş rollerini  Anthony Quinn, Irene Papas, Michael Ansara gibi ünlü oyuncaların paylaştığı Çağrı Filmidir. Bu film, görüntü müzik ve çekim yönü ile muazzamdır. Film dini hassasiyetlerden  dolayı değişik bir sisteme sahiptir. (Peygamberimizi göstermek uygun olmadığından ) Film Hz. Hamza üzerinden anlatılır baş rol Hz Hamza'ya verilmiştir.  

         Tarihi kitaplarında , tarihi romanlarda, tarihi hikayelerde  buna benzer kurgulamalar sıkça yapılır.   Çanakkale Zaferimizin anlatımı  ile ilgili  tarih anlatımlarında,   çekilen filmlerde,  yazılan şiir, roman, hikayelerde de buna benzer bir durum göze çarpar. Örnek olarak Akif'in "Çanakkale Şehitlerine" adlı şiirine bakın. Bu muhteşem  şiirde Zaferin kahramanları olarak sadece Mehmetçik ele alınır. Komutanlardan padişahtan hiç söz edilmez. 

YENİ BİLGİLER ÖĞRENDİM 

           Geçen gece Kanal 24 te Koray Şerbetçi Bey'in An Ve Zaman adlı programında Çanakkale Zaferi çok değişik ve bilimsel bir şekilde anlatıldı.  Emekli bir tarih öğretmeni olarak bu programdan yeni  bir çok şey öğrendiğimi itiraf etmeliyim .https://www.youtube.com/watch?v=cgjTF2cJ1vs Mesela en çarpıcı bilgi, şimdiye kadar , "Çanakkale savaşında askerimiz aç bi ilaç savaşmıştır...." hükmünün yanlış olması. Katılımcılar askerimizin günlük tayinlerinin  (yiyeceklerinin) yeterli olduğunu,  belgelerle ortaya koydular.(konuklar İlkin Başar Özal ve  Dr. Enver Mercan ) 

ÇANAKKALEYİ ANLAMAK İÇİN 1. DÜNYA SAVAŞINI BİLMEK GEREK  

         Çanakkale Savaşını/Zaferini iyi anlayabilmek için savaşın öncesini ve savaşın yapıldığı yıllardaki Dünya devletlerinin ve Osmanlının genel durumunu bilmek gerek. Bu nedenle bu şanlı zaferi de içine alan,  1914-1918 yılları arasında yapılan I.Dünya Savaşının sebeplerini ve taraflarını kısaca hatırlayalım.  Savaşın ana nedeni,  o günün dünyasında bir numarayı işgal eden Birleşik Krallık yani İngiltere devletinin sanayisi için gerekli olan  enerjiyi /petrolü ele geçirmek ve  sanayisi için gerekli olan hammaddeye ulaşma arzusudur.  Petrol de en çok “hasta adam” diye nitelendirilen Osmanlı topraklarındadır. Tabi aynı arzu ve emeli tüm emperyalist devletler ve güçlenen Almanya da taşımaktadır.

1. DÜNYA SAVAŞI CEPHELERİ    

       I. Dünya Savaşında Osmanlı Devleti ittifak devletleri ( Almanya+Avusturya Macaristan+Bulgaristan)  ile birlik olmuş,  İtilaf devletleri diye adlandırılan ( İng, Fransa, İtalya, Rusya, (savaşın sonuna doğru ABD)  İle savaşmıştır. Osmanlı bu savaşta: Kafkas, Kanal,  Hicaz,  Yemen,  Filisti+Irak+Suriye, Makedonya, Galiçya ve Romanya Cephelerinde savaşmıştır. Cephelerin çoğunda mağlüp olmuştur.  I. Dünya Savaşını da  itilaf devletleri kazanmıştır.

ÇANAKKALENİN ÖNEMİ

      I.Dünya savaşında çarpıştığımız diğer cephelerden daha ziyade Çanakkalenin öne çıkarılmasının sebebi ne olabilir? Niçin 18 Mart zaferi daha çok gündem olur? Osmanlı, girmemesi gereken I.Dünya savaşına girerek büyük topraklar  kaybetmiş, bir milyona yakın şehit vermiştir .( ki bunlar  yetişmiş genç nüfusu oluşturuyordu. ) Osmanlı Savaşın sonunda  İmparatorluğa veda etmiştir. Pekiyi Çanakkale’yi önemli kılan,  diğer cephelerden ayıran özellikler nelerdir?  Şunlardır; Bu savaşta düşmanların ilk hedefi,  Hilafetin merkezi olan Osmanlı payitahtı (Başkenti) İstanbul’dur. Yani savaş başkente çok yakın bir yerde olmuştur. Eğer düşmanlar Çanakkale’yi kazansaydı 1920 de yaptıkları işgali 1915 te yapmış olacaklar, böylece başını kaybeden devlet tüm cephelerde yenilmiş sayılacaktı.

       Bu şanlı zaferi daha iyi ve kolay anlayabilmek için şu genel bilgileri bilmek gerek;

Çanakkale Cephesindeki savaşlar iki bölümde incelenir:

Deniz Savaşları: 3 Kasım 1914-  18Mart1915 arası (Her yıl 18 Martta kutlanan zafer işte bu Deniz zaferidir)

Kara savaşları: 25 Nisan 1915- 9 Ocak 1916

Bu savaş döneminde padişah Mehmet Reşat idi. Devlet yönetiminde padişahtan ziyade İttihatçıların etkisi vardı. Daha sonra padişah olacak olan Vahdettin’in , “ Baba, oğul, kutsal ruh”  diye adlandırdığı Enver, Talat ve Cemal Paşalar devlette en yetkili kişilerdi. Bunların en güçlüsü de Enver Paşa idi. Buna göre Çanakkale Savaşında görünürde güç /yetki sırlaması şöyle idi: 

a-Padişah Mehmet Reşat,

b-Harbiye Nazırı Başkumandan Vekili Enver Paşa,   

c-Çanakkale’de Başkomutan:  Alman General Liman von Sanders,

Cevat Paşa, Esat Paşa…  

        Görünen ve bilinen bu isimlerden başka   esas kahramanlar tabi olarak cephede rol alan yüzlerce subay binlerce asker/Mehmetçik  idi. Karşımızdaki  düşman ordusu sadece savaş katılan devletlerin (Fransa İngiltere İtalya…) vatandaşlarından değil  sömürgeleri olan Afrika ve Asya’daki bir çok milletin evlatlarından da oluşuyordu. Senegal’den Hindistan’a, Avustralya’dan Yeni Zelanda ya kadar,  şairin deyimi ile;  

“… Eski Dünyâ, Yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,

Kaynıyor kum gibi, tûfan gibi, mahşer mahşer.

Yedi iklîmi cihânın duruyor karşına da,

Ostralya'yla berâber bakıyorsun: Kanada!

Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk;

Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.

Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...

Hani, tâ'ûna da züldür bu rezîl istîlâ!....”( M.A.Ersoy)  

 Tüm dünya karşımızda idi Tabi olarak burada adlarını yazamayacağımız yüzlerce kahraman Subay,  binlerce kahraman Mehmetçik Zaferin kazanılmasında rol oynamıştır. Bizim ordumuzda bu savaşta Almanlarla ittifak halinde idi. Ordumuzda tebamız olan milletlerden askerler vardı.

ÇANAKKALE CEPHESİNDEN   HİKAYElER

       Deniz Savaşlarının,  3 Kasım 1914-  18 Mart 1915,   Kara savaşlarının,  25 Nisan 1915- 9 Ocak 1916  tarihleri arasında yapıldığı bu büyük destanda  binlerce kahramanın,  binlerce hikâyesi vardır. 250 bin şehidimizin olduğu bu savaşta kayıtlara geçen,  çok  etkileyici, hüzünlü, iç acıtan, ibretlik hikayeler vardır. Ben bunlardan birinin, adaşım olan “Binbaşı Lütfi’nin “Hikayesini yazacağım:

                        Binbaşı Lütfi

         “Kereviz dere Savunmasında,  Birinci Tabur Kumandanı Lütfi Bey, elinde kılıcı, maneviyatı bozulmuş askerlerin başına geçmiş; “Yetiş Ya Muhammed, kitabın gidiyor!” diye naralarla askerleri heyecana getirerek ileri atılan ve düşmanı yenen bir komutan. İşin ilginç yanı Lütfi beyin 13 yaşındaki oğlu da bu savaşlarda onun yanındadır ve asker ağabeylerine yardım etmektedir…”  savaşın esas amacını da belirleyen bu hitap ve hikâye çok önemlidir.   

           Binbaşı Lütfi, Ezineli Yahya Çavuş, Üsteğmen Hasan, Seyit Onbaşı, Niğdeli Hasan… Bunlar gibi yüzlerce kahraman,  hikayelerinin okunması ve biz torunları tarafından hatırlanmaları için   tarih sahifelerinde bekliyorlar.

   KARA SAVAŞLARINDA MUSTAFA KEMAL'İN YILDIZI PARLIYOR .

         Çanakkale savaşları başlarken ve deniz savaşları devam ederken rütbe sıralamasında 71. sırada olan Yarbay Mustafa Kemal, deniz savaşlarında mağlup olup geri çekilen ve bu sefer karadan hücum etmek için geri gelen düşman ordularının, çıkartma yapacakları yer konusunda,  Çanakkale komutanı Alman Liman Von Sanders’ e ters düşer. Sonuçta çıkartma Alman Komutanın değil Yarbay M.Kemal Bey’in dediği yerden yapılınca tüm dikkatler M. Kemale çevrilir. Kara savaşlarında gösterdiği üstün başarı M. Kemalin yıldızının parlamasına sebep olur.  M Kemal, Anafartalar da, Conk Bayırı’nda üstün başarı gösterir. Düşman  Taarruzunu engeller. Meşhur emrini: “Ben, size taarruz emretmiyorum; ölmeyi emrediyorum! Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar geçebilir!” burada verir.  Çanakkale Cephesi’ndeki üstün başarıları sayesinde 1 Haziran 1915’te Albaylığa terfi eder. Bu başarı onu Kurtuluş Savaşına hazırlar.   

ŞANLI ZAFERLE İLGİLİ BİR KAÇ SÖZ:

       Bu büyük savaşta her iki tarafın toplam kaybı 500 bine yakındır. Milletimiz bu savaşta yetişmiş kadrolarımızdan oluşan 250 bin şehid vermiştir. Çanakkale’yi geçemeyen itilaf devletleri 1920 de İstanbul girmişler ve Osmanlıyı tasfiye etmişlerdir. Zaten Birinci Dünya savaşından önce Balkanları ve Kuzey Afrika topraklarını kaybederek müthiş bir mağlubiyet alan ve dağılma noktasına gelen Osmanlı devleti, Almanlarla birlikte savaşı kaybedince iyice küçülmüştür.

         Çanakkale savaşına katılan Osmanlı subaylarının önemli bir kısmı Kurtuluş Savaşına da katılacaklardır. Başta M. Kemal olmak üzere Çanakkale’de savaşan Kazım  Karabekir, Fevzi Çakmak , Esat Paşa,  Kemalettin Sami,  Cemil Conk,  Selahattin Adil.,  Hüseyin Avni, Tophaneli İsmail Hakkı Bey , Yüzbaşı Hafız Nazmi….gibi komutanların bir çoğu Kurtuluş savaşında da rol alıp zafere imza atmışlardır.

SONUÇ

          Çanakkale zaferimiz milletimizin tarihte kazandığı en önemli zaferlerden biridir.( Malazgirt, İstanbul’un Fethi, Mercidabık, Mohaç…)   Bu zafer 1. Dünya savaşının uzamasına ve Rusya’nın  Bolşevizm’e/Komünizme geçmesine sebep olmuştur. O güne kadar yenilmeyen ve donanması olan İngiliz Donanması müttefikleri ile beraber ilk defa yenilmiştir. Bu savaşta  o güne kadar görülmeyen yenilikler uygulamaya konmuştur. İlk defa bu savaşta uçak gemileri, uçaklar, denizaltılar,  (bu kadar etkin)  kullanılmıştır.  Dünyanın birinci Kıtası olan Avrupa (İngiltere)  bu zafere rağmen çöküşe geçmiş,  güç Amerika’ya kaymaya başlamıştır.

        18 Mart 1915 Çanakkale Zaferimiz kutlu olsun. Gerek Çanakkale'de gerekse diğer cephelerde  Allah için,  vatan için savaşıp şehit düşen tüm komutan ve şehitlerimizin ruhları şad olsun. 

 

        

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum