Mehmet Y. ULUTAŞ

Mehmet Y. ULUTAŞ

Bolu Kartalkaya’daki Otel Yangınında Suçlu Kim?

Bolu Kartalkaya’daki otelde meydana gelen ve yetmiş sekiz (78) vatandaşımızın hayatlarını kaybetmesine sebep olan yangın hepimizin yüreklerini dağladı. Üzerinden bir haftadan fazla geçmiş olmasına rağmen ne olay tam olarak aydınlatılabildi ne de sorumlular net olarak belirlenebildi. Herkes birbirini suçluyor!

Şu ana dek çıkan haberlere göre o kadar büyük ihmaller, hatalar ve bence suç zinciri var ki gözaltıların ve tutuklamaların hepsi haklı gibi görünüyor. ABD’de yangından koruma ve söndürme sistemleri sektöründe projeler yapmış bir yüksek makina mühendisi olarak yangındaki etkin olan unsurlar hakkında biraz detaya inmek istiyorum:

1. Vefat edenlerin büyük bir kısmı dumandan öldü. Dumandan ölümleri önlemek için ya oteldekiler duman dedektörleri tarafından otomatik olarak ve anında uyarılmalıydı ya da otelin içerisinde kümelenen dumanları birkaç dakika içerisinde çekip dışarıya atan egzoz tipi vantilatör sistemi olmalıydı. Bu oteldeki duman dedektörlerinin çalışmadığı söyleniyor. Egzoz sistemi ise pinti işletmeciler için fazla lüks!

2. Mutfak gibi yangının çıkma ihtimalinin en yüksek olduğu bölümlerin en az 2 saat boyunca yangını içerisinde tutarak diğer bölmelere sıçramasının önlenmesi gerekir. O yüzden tüm kapılar, duvarlar ve pencereler yangını 2 saat boyunca dışarıya geçirmeyecek materyallerden yapılması lazım. Bu 2 saat süre içerisinde tüm tesis boşaltılabilir. Bunun da olmadığı aşikar!

3. Tüm otellerde mutlaka yangın sprinkler (yağmurlama) sistemi olmalı. Tüm tavanlarda yerleştirilecek sprinkler başları içerideki sıcaklık 58 santigrat dereceyi geçince aktif hale gelmesi ve sprey halinde su fışkırtmaya başlaması lazım. Sprinkler sistemi de bu otelde yok!

4. Otelin bir “life safety plan” yani “yangın emniyet planı” olması lazımdı. Bu plana göre otelin herhangi bir katında veya herhangi odasında bulunan misafirlerin ve çalışanların yangın esnasında emniyetli bir şekilde dışarı çıkabilmeleri için gereken çıkış koridorlarını ve merdivenlerini gösteren haritalar her yere asılmış olmalı ve bunları işaret eden elektrikli çıkış işaretleri muntazaman çalışmalıydı. Böyle bir plan vardıysa bile uygulanmadığı aşikar!

5. Oteldeki tüm çalışanların ve misafirlerin rahatça duyabileceği şekilde bir anons sistemi çalışıyor olmalıydı ve herkes hemen uyarılmalıydı. Bu da yokmuş şahitlerin anlatımlarına göre!

6. Yangın merdivenlerinin adı üzerinde yangın esnasında içindeki insanları koruması gerekir. Yani yapısında yanabilecek malzeme olmaması, içine girebilecek dumanların hemen tahliye edilebilmesi veya binanın dışına yapılması lazım. Bu oteldeki yangın merdivenleri kolayca yanabilecek halı ile kaplıymış ve o bölgedeki bina dışından tahliye imkanı veren yangın merdiveni olmayan tek otel buymuş!

Gelelim başlıktaki soruya. Bu fatura kime yazar? Sorumluluk yüküne göre mesul olanlar şöyle sıralanabilir:

1. Şirket ve Şirket Sahibi

Bu tip felaketlerde birincil dereceden sorumlu olan kişi her zaman şirket ve şirket sahibidir! İşletmeci hem müşterilerinin hem de çalışanlarının emniyetinden mesuldur. Bu sorumluluğu üçüncü şahıslara atma lüksü yoktur. Genel ve yerel mevzuatlara uymak zorundadır. Tesisinde mevzuatın gerektirdiği yangın söndürme ekipmanı ve tertibatı ve binanın emniyetli bir şekilde boşaltılması için tedbirler almayan işletmeci mağdurlara verdiği zararı da tazmin ile hükümlüdür. Birileri denetlemediği için bu yükümlülüğü düşmez!

2. Otelden Sorumlu İtfaiye Şubesi

Her itfaiye şubesinin sorumlu olduğu mücavir bölgesi vardır. Önemli olan yangın çıkmadan önce tedbir almaktır. Periyodik denetim sorumluluğunu yerine getirmediği takdirde çok ciddi cezalara maruz kalacağını bilen bir itfaiye, mesul olduğu tüm mesken ve işyerlerinde mevzuat çerçevesinde yangın tedbirleri alınıp alınmadığını kontrol etmek zorundadır! “Hallederiz”, “sonra yaparız”, “bunlar çok para tutar” diyerek gerekenleri yapmayan işyeri sahiplerine ruhsat vermemesi veya verdiği ruhsatı iptal etmesi şarttır. Ardından da raporunu gerekli mercilere bildirmek ile mükelleftir.

3. Belediye

Bolu Belediyesi bünyesinde bulunan itfaiyelerin yaptıkları veya yapmadıkları vazifelerden sorumludur. Çünkü her zaman işin başındaki kişi sorumludur. “Ben bilmiyordum” veya “haberim yoktu” deme lüksü yoktur.

4. Turizm Bakanlığı

Turizm Bakanlığının otellerin yangından koruma tesisat ve ekipmanını denetim ile sorumlu olduğunu hiç zannetmiyorum. Bu iş uzmanlık gerektirir ve Bakanlığa ait böyle bir birim olduğunu hiç duymadım!

Sonuç :

Türkiye’de bir denetim sıkıntısı var. Bu sıkıntıyı geçmişte kaleme aldığım birçok yazıda anlattım. Eğer bir işletmeciyi ciddi oranlarda maddi bir yaptırım (işyeri kapatma, para cezası, hapis cezası) ile korkutmazsanız, o işletmeci lakaytlaşır ve daha fazla kar hırsıyla para kaybedeceği tedbirler almaktan köşe bucak kaçar. O yüzden periyodik DENETİM ve uyku kaçıran cezalar şart!

Gördüğüm kadarıyla yangın felaketinden sorumlu kişilerden önemli bir kısmı 10 seneden az hapis cezası çekecekler en iyi ihtimal ile. Ama evladını, eşini, sevdiklerini kaybedenler buna sebep olanların alacakları bu cüzi cezalardan tatmin olmayacaklar ve haklılar!

Bu yüzden TC adalet sistemine bir önerim var. Adalet Bakanlığı hapis cezasına alternatif olarak “diyet” opsiyonu getirebilir. Mesela suçlu olduğuna hükmedilen işletme sahibinin yatacağı her sene için öldürmekten sorumlu olduğu her kişinin ailesine 5 milyon TL gibi hatırı sayılır bir rakamı tazmin etmesi hapis yatmaması için bir diyet olabilir. Tabii ki diyet opsiyonunu ve diyet tutarını kabul edip etmemek ise aileye ait olmak şartıyla!

Bu vesileyle bu yangında hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, geride kalanlarına sabır ve metanet diliyorum. İnşallah dersler çıkarılır ve aynı felaket bir daha tekerrür etmez.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum