Teslime Gülsen NURDOĞAN
Bazı Şeylerin Bazı Şeylere Üstünlüğü Var/Regaib Kandili
Nesnenin nesneye üstünlüğü var. Bir Allah ereninden işittim. Dedi ki: "Çevremizdeki varlıklar eşit değildir. Hepsinin değeri farklıdır. Mesela bir Arapça şiirde şair şöyle söylemiş.
Muhammedün beşerün lâ ke'l-beşer,
Bel hüve ke'l-yâkûti beyne'l-hacer.
Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hazretleri bir beşerdir, bir insandır ve sizler bizler gibi Ademoğlu'dur ama sanki bir insan gibi değil, insanüstü çok yüksek bir şeydir… Taşlar arasında-hani hepsi taştır ama- yakut taşı nasıl değerliyse pırlanta, zümrüt nasıl üstün değere sahipse öyle…"
Böyle başladı anlatmaya. Neyi hatırlatacak biliyor musunuz? Bugünün akşam ezanıyla teşrif edecek olan Regaib Kandilini.
Regaib'in anlamı rağbet etmek demek. İlgi duymak, beğeni duymak diye anlıyorum ben. Regaib Kandili de ilgi duyulması gereken böyle kıymetli bir geceymiş. Öyleyse yönünü Allah'a çevir yani İslam ile çevril Allah'a. Onun kitabına, Onun Peygamberi Muhammed i Mustafa'sına… Dolayısıyla kulak ver Kitaba ve o Kitabın indirildiği sevgili Peygamberin sözlerine. Böylece gönlün yumuşasın.
Nesnenin de nesneye üstünlüğü varmış işte. İnsanın insana üstünlüğü gibi.
Öyle söyledi Allah ereni. Dedi ki: "Ayrıca nesneler, varlıklar arasında kutsal neler var? diye düşündüğümüz zaman hatırımıza hemen gelir Kabe-i Müşerrefemiz. O siyah örtüsü ipekten dokunmuş, altın sırma ile, hakiki altın ile yazıları yazılmış, nakışları yapılmış mübarek Kabe-i Müşerrefemiz.
…Sonra üzerine ayet, hadis yazılı kağıtlar, kitaplar, defterler… Allah'ın nimetleri, yediğimiz mübarek ekmek… üzerinde namaz kıldığımız seccade… Allah'ı yad ettiğimiz tesbihler…
İşte bütün bunlar; kutsal varlıklar olarak hatırımıza gelen misaller. Demek ki bazı zamanlar, mübarek ve kutsallıkta üstün, bir nuraniyete sahip. Bazı mekanlar üstünlüğe sahip, bazı kişiler nurlu ve mübarek; bazı varlıklar, nesneler mübarek…
Bunları niçin sayıyoruz?
İşte gecelerin içinde de mübarek geceler var."
Bütün bunları Regaib Kandilini anlatmak için söylüyordu. Yani,"Bazı şeylerin bazı şeylere üstünlüğü var." diyordu. Bu gece de diğer gecelere göre daha üstün. Sonra arkasından Miraç gecesi, sonra arkasından Berat gecesi, sonra onbir ayın sultanı Ramazan ve Ramazan'ın içinde saklı bir yumurta gibi duran, midyenin karnındaki inci gibi duran Kadir gecesi var. İşte gecelerin gecelere üstünlüğü var. Günlerin günlere, ayların aylara üstünlüğü var. Recep ayıyla da böyle kıymetli gün ve gecelerle dolu bir mevsime giriyoruz. Bugün de Recep ayının ilk cuma gecesi olan Regaib Kandili'ne gireceğiz.
Regaip Kandili her zaman Recep ayının ilk cuma gecesi olur. Her sene her sene gelir bu geceler. Fakat sen ve ben ne alemdeyiz? Gecelerin gündüzlerin farkında mıyız? Yoksa hep hayda huyda eğlenip duruyor muyuz? Ömür hergün çuvaldaki un gibi eksilmekte. Bir gün un biter torbayı ters çeviriverirler. Akıllı insanlar bu günlerin kıymetini biliyor. Oruç tutuyor, ibadet ediyor, ahlakını güzelleştiriyor, günahlardan kaçmak için gayret sarf ediyor. Akıllı insanlar hem Allah adına çalışıyor- istifade etmek için ilim öğreniyor; sevap kazanayım diye ilim öğretiyor- Akıllı insan, hiçbir şey yapamazsa dahi Mevlasından af edilmeyi diliyor. Uyurken, uyanıkken, yerken içerken hep af istiyor. Mevla onları affetsin.
Bugün bir erenin sözlerine kulak kesildim. Sonra baktım ki Allah'ın salih kulları Regaip gecelerini anlatan yazılar bırakmışlar geriye. Her sene her sene yazmışlar bunu. Bıkmadan usanmadan. İnsan bıkmaz mı her sene her sene Regaip Kandilini anlatmaktan. Her saat başı yiyip içmekten bıkmayan insanoğlu böyle şeylerden bıkıyor. Halbuki ona bunlar lazım. Yarın Hak divanına varınca eline tutuşturuverirler. "Bak dünyada yaptığın ettiğin burada!" diyiverirler. Çocuklara, içinde rengarenk kaliteli şekerlerin bulunduğu bir torba verseler nasıl da sevinir. Senin de yaptığın ettiğin Allah'ın sevdiği şeyler olursa orada öyle sevinirsin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.