YENİ BİR TÜRKİYE ALGISI

Recep ve Şaban- ı Şerif'in  eskimeyen bir dostu beklerken hisssettiğimiz özlemin yansıması gibi "İşte O geliyor" dercesine bizlere müjdelediği mübarek Raman ayıyla bu yıl da tekrar kucaklaştık.

Mübarek siması, mütebessim çehresiyle hayatımıza girdi; eşya ve hadiselere bakış açımız değişti.

O beraberinde rahmet, feyiz, bereket ve ilhamlar getirdi. Kalp ve ruhun zümrüt tepelerine yolculuklar yaşadık.

Hayatımız uhrevilik rengine büründü, başka bir dünyanın insanı oluverdik.

Nihayetinde, başlangıcından sonuna kadar hiç eksilmeyen bir heyecan ve şevkle "anlamını idrak ettiğimiz kadarınca" yaşama gayretinde olduğumuz mübarek zaman dilimine veda ettik.

Bir sonrakine tekrar kavuşmayı Rabbimizden temenni ediyoruz...

Her anı maddi ve manevi kazançlara vesile olması hasebiyle bu ay hayr-ı hasenat, amel-i salih adına hem ferd olarak hem de toplum olarak bizler için bir çok fırsatlar sundu.

Bir anlamda ihtiyaç sahibi zor durumda olanlara karşı cömertlik gösterme - infak- ayı da olan bu ayda, artan iç hassasiyetlerimizle kendi ülke sınırlarımızdan da ötelerde genelde tüm insanlara özelde müslüman kardeşlerimizi yetimiyle, öksüzüyle sevindirdik. Dertlerine derman olmaya çabaladık.

Sosyal problemlerle içiçe, bir çok sıkıntıların yaşandığı ülke ve coğrafyalara karşı ilgi ve alakamız son dönemlerde "Devlet ve Millet bütünleşmesiyle" daha güçlü ve koordineli bir hal aldı. Geçmişte istenilen, bir türlü gerçekleştirilemeyen bu anlayış, son yıllarda önce ekonomik faaliyetlerde şimdilerde ise sosyal hayatı desteklemede kendini gösterir oldu.

Afrika'nın doğusunda özellikle Somali ve diğer çevre ülkelerde yaşanılan çetin ve zorlu şartlar, sosyal toplum kuruluşlarımızın yanında devletimizi temsilen hükümet yetkillilerini özellikle bazı yabancı sosyal bilimcilerin ifadesiyle "samimi bir müslüman" olan başbakan Erdoğan'ı da harekete geçirdi.

Yaklaşık 20 yıldır bu coğrafyada yaşanılan siyasi kaos ve karışıklıklar, bu karışıklıkların neticesinde görülen güvenlik endişeleri, çeşitli bulaşıcı ve öldürücü hastalıklara bağlı sağlık riskleri sebebiyle hiç bir batılının gelmeye cesaret edemedikleri bu topraklara Türkiye'nin halkın temsilcisi kurumları yanında devlet düzeyinde adeta çıkarma yapması dünya kamuoyu tarafından son dönemlerde alışıla gelmemiş bir adım olarak karşılandı.

Sayın Başbakan bu ziyaret için "sembolik bir adım " dedi." Hiç kimsenin Mogadişu'ya bu şartlarda gelemeyeceği gibi bir algı var; biz bunu kırmaya çalışıyoruz. Biz geldik, diğerleri de gelebilir." sözleri ise diğer hükümetlerin bugüne kadar ortaya koydukları tutumdan- gitmeye cesaret edememe- farklı ve cesurca bir davranış olarak göze çarptı.

Yaşanan sıkıntıların çözümü noktasında Batı ülkelerine seslenerek; "Somali'de yaşanan trajedi modern değerleri ters etmektir. Altını çizerek söylemek istediğimiz şudur; Batılı değerlerin içi boş bir retorik olmadığını ispatlamak için uygar dünya bu testi başarıyla atlatmak zorundadır." dedi.

Gösteriş ve sovdan uzak, içten gelen bu samimi çağrıyı tüm dünyanın dikkatini bölgeye çekme olarak da düşünebiliriz.

Erdoğan, Somali konusunda daha köklü çözümler geliştirebilmek amacıyla öncelikli olarak İKÖ toplantısında konuyu gündeme getirmiş,yaptığı konuşmada Somali’de yaşanan olaylardan örnekler vererek konunun önemini ve aciliyetini anlatmaya çalışmıştı.

Ne yazık ki, ülkedeki yaraları saracak ilgi ve adımlar ümit ve beklentilerin ilk adresi İKÖ’den yeterince gelememesi büyük hayal kırıklığı yaşatmıştır.

Olanlara rağmen yaşanan bu süreç Türk halkının devletiyle bütünleşerek himmetlerini daha artırmalarına neden olmuştur.

Türkiye'nin Somali konusundaki yoğun ve istekli gayretlerinın Türkiye'nin Afrika ve İslam dünyasında daha büyük rol üstlenme kararlılığının bir göstergesi niteliğindedir.

Hem Batı dünyası hem de İslam dünyası, iç savaşın yok etme noktasına getirdiği bu coğrafyaya yeterince duyarlı olamayabilirler . Ama Türkiye asla!

Bu bütünleşme, yeni bir dünyanın kurulma aşamasında, yeni ve güçlü bir Türkiye'nin habercisi...

ulvi_sevecen@hotmail.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.