Adnan Zeki BIYIK

Adnan Zeki BIYIK

'Yeni Başbakan Aşkettin Hoca!..'

Dün gece saat 03: 44 de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN beni telefonla aradı.
 
-Hayrola Efendim gecenin bu vaktinde dedim.
 
-Adnan Hoca seni severim, vaktiyle milli görüş yıllarında bize hizmet ettin, hatta benim konferans kasetlerimi ev ev gezdirerek partimize çalıştığını biliyorum. Allah razı olsun teşekkür ederim.
 
-Sağolunuz efendim, biz şahıslardan ziyade inandığımız dava için çalıştık, teveccühünüz.
 
Bir müddet muhabbetten sonra  Cumhurreisi bana seni başbakan yapmak istiyoruz dedi. Ben de artık eski bir neferin hakkını teslim kabilinden böyle bir tasadduru (yükselişi) bekliyormuşcasına evet dedim. Yalnız aşağıdaki şartlarımı kabul ederseniz, başbakan olurum dedim. Sayın Cumhurbaşkanı şartlarımın ne olduğunu sordu, ben de sıraladım. 
 
 

İşte Şartlarım:

 
1-Milletvekili adayları paralı diye cahil cuhelâdan, görgüsüzlerden seçilmeyecek, varlıklı değil ama ahlaklı ve bilgili insanlara da imkân verilecek,  şahıs şarkıcı, sporcu, sunucu vb sıfatlarla tanınıyor diye mebus adayı olarak halkın önüne konulmayacak. Oy pusulalarına eskiden olduğu gibi adayların adı yazılacak halk da sevdiği güvendiği mebusu kendisi seçecek. Türkçeyi düzgün kullanmayanlar mebus olamayacak.

 
 

2- Hangi partiden olursa olsun milletin anasına, avradına, bacısına, söven ağzı pis edepsizler derhal partiden değil milletvekilliğinden atılacak.

 
3-Hangi partiden olursa olsun Allah’a, Kuran’a, Hz Peygamber’e, vatana, bayrağa söven ya da hakaret eden milletvekilleri vekillikten atılacak ve yargılanması için girişimde bulunulacak.
 
4-Teröristlere, çocuk tecavüzcülerine, kasden masum insanı öldürenlere idam cezası gelecek.
 
5-Valilere Megane, kaymakamlara clio verilecek bunun dışındaki tüm tüm pahalı makam araçları satılacak. Memleketin bir tarafında şahine binilirken bir tarafında 740 bin liraya lüks araçlara binilmeyecek. Kamu kurum ve kuruluşlarında arabaya ihtiyaç duyan kurumlara clio dışında hizmet aracı verilmeyecek. Mercedes, Audi, Bmw, Jeep saltanatı bitirilecek. Buradaki tasarruftan elde edilen büyük meblağdaki para, ahlaken hızla gerilemekte olan gençler için harcanacak, yetimlerin ve durumu iyi olmayan yüzbinlerce gencin eğitimi için harcanacak…Kalan para ile fabrikalar yapılacak.
 
6-Bir makama gelmiş şahıs akraba veya meşrepdaşlarına iltimas yaparsa, birilerini  kamuya haksızca alırsa, derhal görevine son verilecek.
 
7-Şu ana kadar görevde yükselme sınavına girmeden, bir gün bile idarecilik deneyimi olmayan, torpille müdür, daire başkanı, genel müdür, yapılmış kimseler varsa bunlar eski görevlerine gönderilecek. Şimdiye kadar aldıkları haksız maaşların fazla kısmı, yetimlerin eğitimine aktarılacak.
 
8-Kamunun parasına veya malına el uzatan kitabına uydursa bile haksızca zimmetine geçiren kamu çalışanları yargılanacak. Hırsızlığı tespit edilen bir daha kamuda çalıştırılmayacak.
 
9-Devlet dairelerine cemaat-parti-tarikat-kulüp-mezhep-din- etnik kimlik esasına göre değil Kuranın talimatı üzere yalnızca LİYAKAT esası üzerine atama yapılacak. Devlet filanca oluşumun çiftliği değildir.
 
10-Hz Peygamberimizi kasıtlı ya da kasıtsız itibarsızlaştırmak isteyen lüzumsuzlar cezalandırılacak.
 
11-Devlet televizyonları dahil tv kanallarında genel ahlaka aykırı yayın yapanların televizyonları kapatılacak, toplumun ahlaki ve kültür değerlerini yaygınlaştırıcı yayınlar yapılması temin edilecek. Survivor başta olmak üzere evlilik programları denilen edepsizliklere son verilecek.
 
12-Memur ve işçilerin maaşlarına senede iki kez iyi zam yapılacak. Kaynak kamudaki israfları önlendiğinde kendiliğinden oluşacak.
 
13-5 yıldızlı otellerde açık büfe toplantı, seminer, çalıştay adı altında yapılan hiçbir işe yaramayan hazineyi soymaktan başka bir getirisi olmayan,  birilerinin ceplerini şişirmeye matuf lüzumsuz toplantı saçmalıklarına son verilecek. Buradan elde edilecek para ile kurbandan kurbana et yiyebilen gariplere sosyal devlet politikası gereği açık büfe et yedirilmiş olacak.
 
14-Yine bir  başka devlet soygunu olan yönetim kurulu üyeliği arpalıkları iğdiş edilecek. Yüksek yüksek çifte maaş alan legal soygunculara, bedavacılara imkân verilmeyecek, bu yönetim kurulu üyelikleri, üst kurul  heyetleri adı  altında hazine soygunlarına son verilecek. Buralardan çift maaş alan baronların devletten aldıkları fazla paralar kendilerinden tahsil edilip bu paralar memurun maaşlarına zam olarak yansıtılacak.
 
15-Diyanet İşleri Başkanını İl ve İlçe Müftüleri seçecek. Seçilen şahsı Cumhurbaşkanı devletin başı sıfatıyla atayacak.
 
16-Diyanet İşleri Başkanlığına devlet yöneticilerinden ve bürokrasiden kimse baskı yapmayacak. Bir bakan ya da milletvekili veya siyasi kimliğine güvenip küstahlık yapan adaleti çiğnemeye çalışan herhangi bir siyasi şahsa izin verilmeyecek. Diyanet İşleri Başkanlığındaki atamalara karışmayacak. Tayinler liyakat esasına göre Başkan ve Meşihat Makamının seçkin kurulu tarafından yapılacak.
 
17-Diyanet ihtisas okulları aracılığı ile kendi bürokratını yetiştirmekte olduğundan müftüsünü başkanını kendi içinden seçecek. Üniveristeden akademisyen getirilmeyecek. Akademisyenlerin ünvanları gereği öğrenci yetiştirmesi bilim üretmesi sağlanacak.
 
18-Belediyelerde yolsuzluk yapan belediye başkanlarının  hangi partiden olduğuna bakmaksızın, kamunun hakkını yedikleri için görevine son verilecek. Yedikleri paralara el konulacak…Devlete verdikleri zarardan dolayı yargılanarak hapse atılacak.
 
19-Tabiata, hayvanlara, kamuya ait yerlere zarar verenlere ağır cezalar getirilecek.
 
20-Devlet tüm inaçlara saygı gösterecek. Herkese eşit davranacak. Bu bizim oğlan, bu bizim yeğen, bu bizim tarikattan, bu bizim cemaatten, bu bizim asitan tarzında kayırmacı anlayışla hareket etmeyecek…Bölücü, yıkıcı ayrıştırıcı, yok sayıcı davranmayacak, bir baba şefkatiyle tüm halkını kucaklayacak.
 
21-Uyuşturucu üretenler ve sattıranlar idam edilecek. Gençliği korkunç bir şekilde ölüme sürükleyen bu şebekeler çökertilecek.
 
22-Halâ kalmışsa halkın güvenliğini tehdit eden, huzuru, asayişi bozan mafya, çete gibi illegal oluşumların başı ezilecek.
 
23- Partilere hazineden para verilmeyecek, herkes propagandasını kendi imkânlarıyla ve kitle iletişim araçları yapacak.
 
24-Devlet büyükleri yurtdışına giderken uçakta ve gittiği yerde işi yemek ve içmekten başka bir şey olmayan lüzumsuz bir ekip anlayışına devlet son verecek. Burada harcanılan paraların, yapılan masrafların önüne geçilecek…Yapılan tasarruflar beytülmale (hazineye) dolayısıyla da  kamuya aktarılacak.
 
25-Parlamenterler dokuz sülalesini devletin sırtından en lüks hastanelerde tedavi ettirmeyecek.
 
26-Bazı nazik görevde olanlar haricinde tüm lojmanlar satılacak, elde edilen gelirlerin bir kısmıyla işsizleri istihdam edecek büyük fabrikalar yapılacak, bir kısmıyla da emeklilerin maaşları daha da iyileştirilecek.
 
27-Eğitim sistemi Batıdaki gibi olacak, 20 yıl İngilizce dersi görüp İngilizce konuşamayan ve anlayamayan insanların yetiştirildiği bozuk bir eğitim sistemi acilen ıslah edilecek.
 
28-İslam ahlakı, kültür değerlerimiz, örf ve âdetlerimiz, tarihimiz, milli kazanımlarımız okullarda çocuklarımıza sevdirici bir metodla öğretilecek.
 
29-Üniversite sınavı kaldırılacak, akademik çalışma yapmak isteyenlere ve ciddi araştırmacılara devletçe imkân sağlanacak.
 
30-Ülkemizde kıymeti bilinmemiş, sahip çıkılmamış alanında temayüz edip dünya çapında tercih edilen şahıslar arasına girmiş (Nasa’da ya da farklı kuruluşlarda ve üniversitelerde çalışan) yabancı ülkelerde yaşayan ilim ve sanat insanlarımızın tekrar yurda dönmeleri sağlanacak, beyin göçünün önüne geçilecek.
 
31-Kanunlara itaat ettiği, ahlaki ilkelere bağlı olduğu halde “Sen bizim tekere çomak sokuyorsun” diyerek işinde uzmanlaşmış, yetişmiş ahlaklı dürüst bürokratlar, müdürler, kamu çalışanları sürgüne gönderilmeyecek…Devlet kamunun yararına çalışır, birinin ya da birilerinin değil….
 
32-Şehid kanlarıyla sulanmış bu topraklarda eskiden olduğu gibi birlik ve beraberliğin sağlanması ve küffarın ekmeğine yağ sürülmemesi için Horasan Erenlerinin tesis ettiği sevgiye ve hoşgörüye dayalı İslam inancını ve ahlak anlayışını yerleştirmek ve yaygınlaştırmak için devlet var gücüyle çalışacak. 
 
Değerli okurlarım tam dış politika ile ilgili şartlarımı Cumhurbaşkanına sıralıyordum ki yüksek bir zil sesi ile irkildim. Bana kızacaksınız ama sabah namazına kalkmak  için kurduğum alarmın çalmasıyla uykumdan uyandım….Meğer tüm bunlar rüyaymış.
 
Ama olsun bu rüya pek güzel bir rüyaydı, asla bunları yüzüne gidip söyleyemezdim, çünkü korumalar beni sarayın kapısına bile yaklaştırmazdı, randevu almak görüşmek bile hayaldi…Allah’ıma şükrolsun ki inandığım doğruları söylemiştim. Rüya bile olsa 35 senedir makalelerimde, sohbetlerimde şikâyet ettiğim konuları dile getirmiştim, kamu israflarını durdurmak istiyorum demiştim.
 
Yüzümü yıkadım,  şöyle rüyamı bir düşündüm, başbakan olma ha….
 
“Aşkettin haydi kalk namazını kıl! Makamların en güzeli için Yaradan’ın huzuruna çık, senin neyine gerek dünya makamı…Şimdiye kadar hiçbir fenâ ehlinden istimdad etmedin de bu yaştan sonra mı edeceksin…
 
Bil ki en ulvi mertebe O’NUN katındadır…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.