Ayşe Nur MENEKŞE
YARIN VİCDANINI DA YANINDA GÖTÜR.
Zafere koşanlardık biz. Siperlerden çıkıp mevzilere atılan, mızraklı kalpleri, demir ökçeleri zorlayandık biz… Bir milletin kaderini değiştirmeye dünden azimli, tarihin karanlık sayfalarını aydınlatmaya bugünden meyilliydik.
Eli kalem tutanlarla, eli kılıç tutanlarla talihimize şanlı sayfalar eklemek için en önde atılanlardık… İnandığımız özgürlüğümüzü çalamayacaklardı. Kalbimizi kanatamayacaklardı. İşgal edilmesin diye yüreklerimiz, korkaklığın tenhalarına gizlenmeyen yiğitlerdik biz…
Menzile varırken ihanetleri ruhun girdabında parçalar gibiydik. Değişmek için avuçlarımızla korların üstüne su taşırdık. Değişmeye önce kendimizden başlayan, sonra da dünyayı değiştirmeye adanan kahramanlardık… Kendimizi yakmadan yanılmayacağını bilirdik. Aşık olmadan, vatana sevdalanmadan zincirlerin kırılmayacağını bilirdik.
Yeryüzünün ücralarına insanlığı taşıyan bizlerdik. Zulümlerin üstünü örtmeye çalışan, yanlışların üstüne kalın çizgiler çekenler bizdik... Çocuklar en güzel düşlerle uyansın diye, sinsi planları bertaraf eden bizdik. Pusuya düşürülmüş yürekleri, istila edilen beyinleri, sırtından vurulmuş kelimeleri hainliğin içinden çıkaran bizdik.
Mazinin erdemine tutunan, ecdadın dualarına sarılan, rüzgarı arkasına alan, yönünü ufka ayarlayan vatan evlatlarıydık. Özgürlük için, ölümden korkmayan… Halkla olmak için demokrasiye koşan… Hayat için, hak için, ideal vatan için inandığını savunan neferlerdik biz.
İnandık inanmaya… İnandık vatan uğruna savaşmanın korkuları korkuttuğuna… İnandık kahramanlığın zafere ulaştıran bir yol olduğuna…
Bizler halk düşmanlarının, hak ihlalcilerinin, bir çocuğun hayallerini çiğneyenlerin karşısında olmaya söz verdik.
Bizler mazlumların ahını gidermeye, masumların ümidini yeşertmeye, medeniyet tacını yarınların başına kondurmaya azmettik.
Bizler başımız dik dolaştığımız ülkemizi böldürtmemeye, bayrağımızı indirtmemeye, ezanımızı dindirtmemeye yeminler ettik.
Bugün bir arada olmanın, nefreti bir kenara atmanın, omuz omuza vermenin günüdür. Bugün ölümle kol kola gezen kardeşlerin emanetlerine sahip çıkma günüdür. Bugün yetimlerin başını yeniden okşama günüdür. Mazluma ses, mağdura nefes olma günüdür bugün… Acıyı umutlara katık yapma günüdür. Bugün sevdiklerine kavuşma hayalini yaşayanların yalnızlıklarına yoldaş olma günüdür.
Bugün eğer sen de istersen zafer günüdür.
Malazgirt’ ten, Miryokefalon’dan, Çaldıran’dan, Çanakkale’den beri yoldaşımızdır bizim zafer… Zafer, halkın dirilişine, Hakk’ın yükselişine milletçe şahit olmaktır. Zafer, özgürlüğümüzün fermanı olan bir lideri yalnız bırakmamaktır.
İstikrarın ve öz güvenin kaynağı biziz. Biz bir milletiz. Biz tek devletiz. Geleceğimiz için en iyi olanı seçmeyi de sevmeyi de biliriz. Dünya egemenlerinin egemenliğini sorgulayan biziz. Hür yüreklerin ayağa kalktığı anların şahidiyiz.
Israrımız, istikrar için… Israrımız, hayat için, hak için, ideal vatan için…
Vatana adananların, vatan için çalışanların, vatana hizmet etmeye gönüllü olanların safında yer almak için…
Yarın birlik için, dirlik için oy vermeye giderken vicdanını da yanında götür. Memleket için gönüllerde taht kurmak için insafını da yanında götür.
Bu seçim senin seçimin değil sadece… Oy vermeye giderken mazlum coğrafyaların ümidini de yanında götür. Balkanlar’dan buraya gelen selamı da al yanına… Filistin’in özgürlüğünü de yanında götür. Arakan’ın, Mısır’ın, Yemen'in çalınmış hayallerini götür yanında… Suriye’nin yıkılan yarınlarını götür. Enkaz altında bırakılan yürekleri götür yanında… Kıyıya vurmuş çocuk bedenlerini götür … 15 Temmuz gecesi özgürlüğümüz için can verenlerin yarım bıraktığı düşleri götür yanında...
Gözlerimiz ufuk çizgisinde… Köklerimize sarıldık sımsıkı… Bu seçim sadece Türkiye’nin seçimi olmayacak.
Dünyanın beşten büyük olduğunu göstermek için en iyisi sen vicdanını da götür yanında…
Özgürlük senin tercihinle gelecek.
Zafere talip, mazluma çare olmak için… Haydi Türkiye’m…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.