Recep KOÇAK
Van İçin İyilik Seferberliği
Dün saat 13.41’de meydana gelen Van depremi ile yüreklere ateş düştü. Hakkari şehitlerinin acısı devam ederken Van’da meydana gelen deprem iyileşmemiş yaralarımızı bir kez daha kanattı.
Erciş’te çok sayıda bina yıkıldı, ölü sayısı giderek artıyor. Van merkezde az sayıda bina yıkılmış durumda. Ölü sayısı artmaya devam ediyor.
Vefat eden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralılara acil şifalar diliyorum.
1999 depreminde az sayıda yardım kuruluşu ile yaraları sarmaya çalışmıştık. Kızılay’ın yetersizlikleri sırıtmıştı. O günkü koalisyon hükümetinin zar zor ayakta duruyor olması ve ülkenin devasa problemlerine çözüm üretme noktasında acziyet içerisinde olduğu gerçeğini görmeyen yoktu.
Bir de 28 Şubat aktörlerinin yardım kuruluşlarını bölgeden uzaklaştırmaları vardı ki, hatırlamak bile insanın kanını donduruyor. Bir gazeteye gönderilmiş okuyucu mektubunu okuduğum için radyoya kapatma cezası verilmişti. Çünkü mektupta bir yardım kuruluşunun çalışanı yapılmış insani yardım çalışmalarından sitayişle bahsediyor ve 28 Şubatçılara zarif bir göndermede bulunuyordu. Yani küfür, hakaret ya da argo tabir yoktu kısa yazıda.
23 Ekim 2011 Van depremi tam bir yardım seferberliği manzarası arz ediyor. Türkiye adına sevinilmesi gereken bir fotoğraf duruyor karşımızda.
AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, “Bu deprem Türkiye’nin en kalabalık arama kurtarma ekibinin çalıştığı bir deprem olarak kayıtlara geçecektir” dedi.
1999 yılında Akut henüz genç ve az tanınan bir arama kurtarma ekibi idi. O günden bu yana Türkiye genelinde teşkilatlandı, ekip sayısını da artırdı. Artık BM’ye akredite bir kuruluş olarak faaliyet gösteriyor.
1999’dan bu güne çok sayıda kuruluş arama kurtarma ekibi hazırladı, eğitim aldı ve ekibini kurtarma ekipmanı ile donattı.
Sağlık Bakanlığı bütün illerde şimdi daha organize çalışıyor. Bakanlık, artık daha fazla ambülans ve hava ambülansına sahip.
Valilikler, belediyeler Van için yardım kampanyaları düzenliyorlar. Gıda, giysi ve benzer yardım malzemelerini Van’a ulaştırmak üzere kamyonlar kaldırılıyor.
1999 yılında bilgisayar ve internet kullanımı bugünle kıyaslandığında daha sınırlıydı. Bugün ise köylere varıncaya kadar yaygın bir internet kullanımı söz konusu.
Sosyal medya ilk defa bu depremle birlikte etkin bir biçimde yardımlaşma ve dayanışma için kullanılıyor.
1999 yılından bu yana yeteri kadar ilerleyemediğimiz alan ise, yapı denetimleri ve usulüne uygun inşaat yapmayanlara caydırıcı bir ceza verilmesini sağlayacak hukuki düzenleme.
Bu eksiklik, yeni anayasa çalışmalarında ciddiyetle ele alınıp insan onuruna yakışır bir şekilde giderilmelidir.
Halkımız hayırsever.
İnsanımız duyarlı.
Artık çok sayıda arama kurtarma ekibimiz, yetişmiş elemanımız var.
Devlet kuruluşları düne göre daha organize, daha hızlı.
Kuruluşlarımız tam bir iyilik seferberliği içindeler.
Ama birkaç ay sonra her şeyi unutup eski mevzuatı sineye çekersek, bunca hazırlık, bunca çaba, bunca potansiyel doğru değerlendirilmemiş olacak. Bir sonraki depremde ise –Allah korusun- yine büyük acılar bizleri bekleyecektir.
Başbakan Erdoğan’ın depremin ilk günü depremzedelerin karşısına çıkması, bölge insanının acılarını paylaşması, adeta Bakanlar Kurulunu Van’da toplaması takdire şayan bir inceliktir.
1999 depreminde, dönemin Başbakanı Ecevit’in televizyonların canlı yayın araçları üzerinden bölgedeki devlet yetkilileri ile haberleşme sağlayabildiği yazılmıştı.
Van depreminin saniye saniye takip edilip çok hızlı müdahale edilmiş olması umutlarımızı artırıyor.
Artan bu umutların daha da güçlenmesi ve bir sonraki depremi az kayıp ve daha az acıyla geçirmemizin şartı, öncelikle mevcut mevzuatı tavizsiz uygulamak ve acilen yenisi ile değiştirmektir.
Gün kardeşlik günüdür. Gün yardımlaşma, dayanışma ve paylaşma günüdür.
Hz. Peygamber s.a.s,”Nimet vahşidir, onu şükürle bağlayın” buyurmuştur.
Emanetimizdeki nimetleri ihtiyacı olanlarla paylaşarak şükür borcumuzu yerine getirmeli ve onları sağlama almalıyız.
Van depremiyle mağdur olmuş kardeşlerimizin acılarını azaltmak için yardım kuruluşlarımız üzerinden ayni ya da nakdi yardımlarımızı ulaştırmada gecikmeyelim.
Bu saat itibariyle depremin bilançosu; 272 ölü, 1100 yaralı. (24.10.2011, 16.30)
Allah, başka acılardan ve beterinden korusun.
Bütün halkımızın başı sağ olsun. Allah, yakınlarını kaybedenlere sabır versin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.