”Türkiye, Alman"lara yenildiler. Ama! Turnuva"nın en büyük kazananı onlar oldu.”Bu cümle Almanya maçı sonrası, İsveç"te çıkan Metro gazete"sine ait.

Millilerimiz, İsviçre ve Avusturya"nın düzenlediği, Euro 2008 futbol şampiyonasında, ortaya koyduğu performansla, kalıcı bir tarih yazdı. Turnuva"da; hiçbir Avrupa takımım yenik duruma düşüp, skoru kendi lehine çeviremezken, Fatih"in aslanları, arka, arkaya üç maçı kendi lehimize çevirerek; Ortadoğu"dan, Afrika"ya, Amerika"dan, Çin"e kadar tüm dünya"da insanları sokaklara döktü.

Şampiyona süresince,  her aldığımız galibiyet sonrası, ajanslara düşen, dünya"nın dört bir tarafından gelen haberlere baktığımda; Uzun yıllar boyunca, geniş bir coğrafyada hükmeden, değişik milletleri, tek vücut haline getiren biz Türklerin,  futbolcularımız vasıtasıyla, o, eski birleştirici ruhun, tekrar canlandığını gördüm. Batı medeniyetlerince, ya ezilen, yada  sömürülen devletler, Türkiye"nin aldığı başarılı sonuçlarla, tek vücut halinde bayram sevinci yaşadılar.

Milli Takımımız, aldığı sonuçlarla,  tüm dünya otoritelerini ters köşeye yatırırken, ülke ekonomisine de devasa katkı sağladığını unutmamak gerekir.

Dünya"nın 2. Büyük bu futbol organizasyonu, kim kazanırsa kazansın, 2008 Avrupa şampiyonası dendiği zaman, bir çok  kişinin sadece Türkiye"yi hatırlayacağını zannediyorum. Bu tezime,  şu örneği gösterebilirim.

Dünya genelinde, bir kamuoyu araştırması yapsalar.  2006 dünya kupasını hangi ülke kazandı? Sorulsa, İtalya"nın kazandığını, birçok kişi hatırlamaz. 2006 dünya kupasında ne hatırlıyorsunuz? Dense birçok kişi "Fransız oyuncu Zidan"ın, İtalyan oyuncu Matterazzi"ye attığı kafayı hatırlar."