Kasatura Büyüktür Cephanelikten

Çok iyi hatırlarım. Acemi birliğinde iken başka bir bölükten bir askerin kasaturası kayboldu diye zavallı çocuğun burnundan getirmişlerdi bölük komutanları. Kasatura bulunana kadar askerlik ona zindan olmuştu.

Meğersem onu sevmeyen bir asker, kasaturayı eğitim alanının uçsuz bucaksız bir yerine atmıştı. Dağıtıma yakın bir zamanda kasatura bulunmuştu da arkadaş rahat bir nefes almıştı.

Fazla ehemmiyeti olmayan bir malzemenin kaybolması bir taburda bu kadar ses getirirken Ümraniye'de, Eskişehir'de, Sivas'ta, Kavacık'ta, Gölbaşı'nda gibi yerlerde cephaneliklerin çıkmasına, CHP'liler ve bunun gibiler niye fazla ses çıkarmıyorlar?

O zihniyettekiler ne diyorlar;

Bu kadar silah için soruşturma mı açılır mıymış?

Koleksiyon olsun diye çıkartmışlarmış.

Birkaç silahla darbe yapılır mıymış?

Sorular böyle uzar gider Ergenekon taraftarları için.

Kasaturayı senin burnundan getirirler ama TSK'da cephanelik çalarlar kimsenin umrunda değil.

Ne demişler büyük balık küçük balığı yutar…

AKANAP

Önceki yazılarımızdan birinde Türkiye'de üçbuçuk parti olduğunu; bunların sol görüşlü, milliyetçi ve dindar kesimin kemik oylarından oluşan üç parti ile bu partilerin dışında kalan ve belli bir görüşü olmayan kararsızların oluşturduğu buçuk parti olan iktidar partileri olduğunu bahsetmiştik.

Önceki yıllarda DP, ANAP vardı şimdi ise Akparti var. Bu parti içinde marjinal görüşler olmadığı için devlete ve halka karşı esnek davranırlar.

İlk zamanlar marjinal bir parti olduğu düşünülen Akparti, önceki genel seçimlerde seçtiği tabana zıt milletvekillerinden sonra yerel seçimlerde seçtiği adaylarla birlikte marjinal bir parti olmadığı artık tescillendi.

Çankaya adayı Bülent Akarcalı İmam Hatiplerin ortaokul kısmının kapanması için oy atmış ayrıca her zaman Akparti'ye ister yazar kimliği ile olsun isterse politikacı kimliğiyle olsun her zaman muhalefet etmiş bir şahsiyet.

Şimdi sırada Hakan Şükür var. Akparti'nin içinde mutlaka başkanlık yapacak nice insanlar varken idarecilikten anlamayan sadece yaptığı iş futbol olan birine de başkanlık teklifi götürmesi ancak ve ancak oy kaygısından olsa gerektir.

Daha adaylar tamamen belirlenmedi. İçinde muhakkak ihaleci olanlar da çıkacak. Artık Akparti çizgisinden ayrılıp Anapvari bir parti olma yolunda.

Gazze İçin Türkiye mi Çok Çalıştı Yoksa Türk Milleti mi?

Gazze'de binikiyüz civarında insan katledildi. Binlerce insan da yaralandı. Milyonlar evsiz barksız kaldı. Ama milletimiz bu olay için kayıtsız kalmadı. Gazze için milyonlarca TL para toplandı, gece kalkıp milyonlarca insan dualarda bulundu,binlerce hatim indirildi, onbinlerin, yüzbinlerin oluşturduğu mitingler yapıldı, televizyonlarda Gazze için programlar yapıldı vs.

Ama Türkiye ne yaptı? Belki İslam ülkeleri arasında en fazla ses çıkartan biz olurken bu milletin yaptıklarının yanında çok az kaldı. Hükümetten daha radikal kararlar alınmasını beklerdik. En azından;

-          Türkiye'nin İsrail'deki büyükelçisi hemen geri çekilseydi,

-          İsrail ile yapılan askeri ve eğitim işbirliği anlaşmaları askıya alınsaydı,

-          Başbakan Yahudi lobisinden almış olduğu cesaret ödülünü geri vermiş olsaydı, cidden biz de hükümetin kararlı olduğunu anlardık.

Ne varsa her zaman Türk milletinde var.