Hüseyin DERVİŞOĞLU
TAKİP
Ağırlıklı olarak televizyon projeleriyle adını duyuran Philip Martin’in yönetmenliğini üstlendiği ve başrollerde John Travolta ve Christopher Plummer’in yer aldığı sıra dışı bir gerilim ve dram örneği olarak tanımlanabilecek bir film The Forger.
Son yıllarda çevirdiği filmler pek iş yapmayan, Amerikan sinemasının özgün aktörlerinden John Travolta’nın yeniden çıkış yapmayı umduğu filmi The Forger, Türk sinema izleyicisinin pek bayılarak izlediği baba-oğul dramını perdeye yansıtmış. Bu arada ilginç bir bilgi de aktarmış olayım, Türk sinemaseverler baba-oğul ilişkisi kadar nedense anne-kız veya anne-oğul ilişkisini sevmiyor.
Kanser tedavisi gören oğlunuzla birlikte olabilmek adına, şartlı tahliyenizi sağlayan suç örgütü için milyon dolarlık bir soygunu göze alabilir misiniz? Üstelik hapishaneden çıktığınız andan itibaren suç örgütü liderini izleyen polisler sizi de takip etmeye başlamışsa hem polisleri, hem çetenin elemanlarını nasıl atlatabilir siniz?
Yönetmen Philip Martin, bir soygunun gerilimini mi perdeye taşımış, yoksa bu gerilimi arka plana atarak, baba-oğul-torun üç kuşağın sorunlarından bir gerilim mi oluşturmuş belli değil. Üstelik 15 yaşına kadar annesini hiç görmemiş kanserli bir çocuğu olayların merkezine alarak yapmış bunu. Soygun filmi seyredeceğini zanneden seyirciyi terse yatırarak, soygun soslu mükemmel bir baba-oğul ilişkisini göstermiş.
Filmde -ergenlik çağında erkek çocukları olan babaların çok iyi bildiği gibi- ah bir büyüse de bebeklik ve çocukluk problemleri bitse diye dört gözle büyüttüğünüz oğlunuzun, ergenlik dönemi tam bir kâbusa dönüşür. Üstelik kanserli bir çocuk, şartlı tahliyesini bile suç örgütünün yaptırdığı sorunlu bir baba, hırsızlığı meslek edinmiş bir dedenin sorunları birlikte çözebilme uğraşısı ve bu uğurda katlandıkları fedakârlığın getirdiği gerilim ve dram tam kıvamında ayarlanmış. Televizyonculuktan gelen yönetmen bu açıdan tecrübesini konuşturmuş, seyircinin neyi ne kadar izlemek isteyeceğini iyi ayarlamış.
Amerikan filmlerini seyrettikçe hep merak etmişimdir. Aile ilişkilerinde en önemli husus bir şekilde verilen sözlerin ne olursa olsun yerine getirilmesi midir? Her türlü ahlaksızlık, vurdumduymazlık karşısında sesini çıkartmayan bireyler, verilen sözlere sıra gelince “Madem tutmayacaktın niçin söz verdin?” şeklinde birbirlerine atar yapmıyorlar mı ben de buna bayılıyorum.
John Travolta, çıkış yapmayı umduğu bu filmi ile başarılı olur mu bilemiyorum. Ama yıllarını verdiği sinemada gerçek bir karakter oyuncusu olduğunu hissettirecek kadar içten ve samimi oynamış. Çaresiz babayı ortalık gözyaşı ile bulanmadan gayet güzel canlandırmış.
Christopher Plummer, oynaması çok zor rolünün altında ezilmeden, izleyenlerde buruk bir tat bırakarak nefis bir oyunculuk göstermiş. Bu isme bir not koyun. Bir sonraki filminde daha çok ses getireceğine inanıyorum.
Filmde bu iki isimden başka oyunculukları ile ön plana çıkan kişi de yok. Yönetmen, anlatmak istediği mevzuyu günlük bir olaymış gibi sıkmadan, fazla derinlere inmeden anlatmayı başarmış. Filmin en zayıf noktası, karakterlerin hiçbirisinde derinlikli bir anlatımın olmaması.
Takip, Allah göstermesin kanser tedavisi gören oğlu için, canını bile vermeye hazır Türk insanına, oğlunun değişik ve zor isteklerini yerine getirmek için çırpınan bir babanın dramatik yapısını merak edenlere tavsiye edilebilecek bir film.
Künye
Orijinal Adı: The Forger
Senaryo: Richard D’Ovidio
Casting: Mary Vernieu, Lindsay Graham
Yapım: Saban Films, Code Entertainment Production, Freedom Media
Türk Dağıtımcı: Pinema
Yapımcı: Al Corley, Bart Rosenblatt, Eugene Musso, Rob Carliner
Ortak Yapımcı: Jonathan Dana, Randi Michel, Anson Downes, Linda Favila
Görüntü Yönetmeni: John Bailey, ASC
Müzik: Rob Cairns
Müzik Supervisor: John Bissell
Kurgu: Peter Boyle, Joan Sobel
Tasarımcı: Derek R. Hill
Kostüm Tasarımcısı: Abigail Murray
Oyuncular: John Travolta (Raymond Cutter), Christopher Plummer (Joseph Cutter), Tye Sheridan (Will Cutter), Abigail Spencer (Agent Paisley), Anson Mount (Keegan), Marcus Thomas (Carl), Jennifer Ehle (Kim), Travis Aaron Wade (Detective Devlin), Lyndon Smith (Melaine)
Yönetmen: Philip Martin
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.