Teslime Gülsen NURDOĞAN

Teslime Gülsen NURDOĞAN

Süt Bankaları ve Sütannelik

 

Mekke'de panayırlar kurulur, parayla süt emzirecek anneler civar beldelerden panayırlara gelirdi. Hz. Muhammed sallallahü aleyhi vesellem de henüz doğmuştu ve Mekke'nin sıcağına dayanacak gücü yoktu. Dedesi ona panayırda bir sütanne aradı. Fakat herkes varlıklı birinin çocuğunu almak istiyordu. Bir yetimi emzirmek parasal açıdan hiç cazip değildi.

Halime onu aldı. Sütüyle besledi. Sütannesi oldu. Yıllar sonra bile hiç görüşmediği sütannesini sütkardeşlerini hayırla yadedederdi Resulullah sallallahü aleyhi vesellem. Şeyma da onun sütkardeşlerinden biriydi...

Sağlık Bakanlığı 'Süt Bankası' uygulaması başlatacakmış...

Annesinin sütü ile beslenme imkanı olmayan bebekleri başka bir kadından alınan sütle besleme metodu. Kadının bizzat çocuğu emzirmesi şeklinde değil de biriktirilip muhafaza edilen sütlerin biberonla bebeğe verilmesi tarzında bir uygulama.

Sağlık Bakanlığının 'Süt Bankacılığı' girişimine, Büyük Birlik Partisi Erzurum İl Başkanı Yener Gözütok ve Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi Başkanı Kemal Özer'den tepki gelmiş.

BBP Erzurum İl Başkanı Gözütok,

“Aynı anneden süt emen çocuklar aynı anne-babadan dünyaya gelmiş gibi kardeştirler. Evlenmeleri de Kur’an ve hadislerde yer alan kesin hükümlerle haramdır.'' demiş.

Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi Başkanı Kemal Özer de; bu girişimin nesep karışmalarına yol açacağını ve insanların sütkardeşi veya sütannesiyle evlenmek gibi bir riskle karşı karşıya kalabileceğini söylemiş.

Gözütok'u ve Kemal Özer'i bu anlamlı tepkilerinden dolayı kutlarız.

İslam Dininde aynı anneden süt emen çocuklar ana- baba bir kardeş olmadıkları halde sırf aynı annenin sütünü emdikleri için kardeş olurlar. Süt kardeşliği aynen öz kardeşlik gibi neseb bağı oluşturur. Nesebten dolayı haram olan, süt emmekten dolayı da haram olur. Sütkardeşler birbiriyle evlenemezler. Sütannenin ve sütbabanın kardeşleri süt emen çocuğun da dayısı, amcası, teyzesi, halası olur. Aynen onların öz çocukları gibi olur. Sadece miras hakkına sahip olamazlar.

Bir haber kanalının Süt Bankacılığı girişimi için kadınlarla yaptığı röportajda nedense hiç bir kadın İslamdaki süt emzirmeyle oluşacak akrabalık hükmünü sorgulamadı.

Ülkemizdeki müslüman kadınlar süt kardeşliği hakkında yeterli bilgiye sahip değiller mi, diye düşündüm. Diyanet İşleri Başkanlığı Türkiyedeki müslümanları İslam Dini hakkında daha fazla bilgilendirmelidir.

Sağlık Bakanlığının bu girişiminin İslam Dini açısından hükmü nedir?

Kur'an-i Kerim'in Nisa Suresi 23. ayetinde:

''Size (şunlarla evlenmeniz) haram kılındı. Analarınız, kızlarınız, kızkardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeşin kızları, kızkardeş kızları, sizi emzirmiş olan (süt) anneleriniz, süt anneden kızkardeşleriniz, kadınlarınızın anneleri, kendileriyle birleştiğiniz kadınlarınızdan olup, evlerinizde bulunan üvey kızlarınız. Fakat eğer onlarla henüz birleşmemişseniz, o taktirde (onlarla evlenmenizde) sizin üzerinize bir günah yoktur.'' buyurulmakta.

Dolayısıyla çocuğa kimin sütünün verildiği bilinmeli ve belgelendirilmelidir. Aksi halde nesep karışıklığı olur ve bu yolla yapılan evlilikler batıl olur.Tirmizi'de Hz. Ali'den şu lafızla zikredilen hadis-i şerifte de;

Şüphe yok ki Allah neseb dolayısıyla neyi haram kılmışsa süt emmek dolayısıyla da onu haram kılmıştır. (Nasbu'r-raye,3,218) (Neylü'l-evtar, 4,217-218) diye bildirilmiştir.

Fukaha'nın süt emzirmeyle ilgili görüşleri şöyle:

1-Sütün insan sütü olması gerekir. Sarı bir su,kan yahut irin gibi sütün dışında bir şeyle, erkeğin memesinden ve ya hayvandan gelen sütle mahremiyet olmaz. Hanefi mezhebi bu sütün hamilelikten dolayı gelen bir süt olmasını şart koşar.

2- Sütün, süt emen çocuğun midesine vardığının kesinleşmesi gerekir. Bu ister memeden emmek sebebiyle ister biberon veya bir kaptan içmesi şekliyle de olsa böyledir. Süt burundan akıtılarak da olsa mideye ulaştıysa hüküm değişmez. Esas olan sütün mideye inip beslenmenin olmasıdır. Sütün göze ya da kulağa ve ya yaraya damlatılmasıyla mahremiyet oluşmaz.

3- Sütün başkası ile karışmaması gerekir. Bu Hanefilerle Malikilere göre şarttır. Şayet bir sıvı ile karıştırılarak verilirse Hanefiler ve Malikilere göre muteber olan çoğunluktur. Eğer süt daha fazla ise mahremiyet oluşur.

Bir kadının sütü başka bir kadının sütü ile karıştırılacak olursa Ebu Hanife ve Ebu Yusuf'a göre hüküm daha fazla olana aittir.

Malikiler, Muhammed ve Züfer ise der ki: İki sütün miktarı ister eşit olsun ister biri ötekinden fazla olsun her iki kadından da mahremiyet sadır olur. Tercih edilen görüş de budur.

4-Süt emzirmenin dört mezhebin ittifakı ile küçüklük halinde olması gerekir. Çocuğun iki yaşına kadar olan zaman içinde süt emmesi halinde mahremiyet oluşur. Hz. Peygamber sallallahü aleyhi vesellem:

''İki senelik süre içinde olmadıkça süt emzirmek olmaz'' (Darakutni İbni Abbas'tan rivayet etmiştir. ) buyurmuştur.

Bir diğer hadiste:

''Süt emmek ancak süt emme çağında bağırsaklara kadar ulaşan ve sütten kesilmeden önce olan ile gerçekleşir.'' (Tirmizi Ümmü Seleme'den rivayet etmiş ve sahih olduğunu belirtmiştir.) buyrulur.

5- Malikiler ve Hanefiler çocuğun bir defa bile süt emmesiyle yani bir yudum emmesiyle mahremiyetin oluştuğunu bildirir.

Şafiiler ve Hanbeliler süt emme sebebiyle mahremiyetin oluşmasını, emmenin birbirinden ayrı beş defa ve daha fazla olması durumunda olmasıyla kabul ederler.

Süt bankacılığı İslami şartlara riayet edilerek yapılırsa güzel olur, iyi olur. Kendi sütüyle çocuğunu besleyemeyen anneler çocuklarını başka bir annenin sütüyle besleyerek daha sağlıklı bir şekilde büyümelerini temin edebilirler.

Sağlık Bakanlığının bu uygulaması sütanne geleneğini de hayata geçirebilir.

Hayırlı olsun!

 email: kafu-nun@hotmail.com

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum