Sağduyular Provoke Edildi

Şavşat’ta büyük bir felaket yaşandı geçen hafta içinde.

5 vatandaşımızı ne yazık ki kaybettik.

Karadeniz’in makûs kaderidir sel baskınları. Son yağışlar yaklaşık son 40 – 50 yılın en büyük en büyük yağışları.

Bazan insanoğlu çaresiz kalıyor. Her ne kadar önlem alsa da felaket geldi mi geliyor.

Öncelikle bunu kabullenmek gerektir.

Belki felaketi önlemek için yapılan çalışmalar yetersiz olabiliyor.

Dünyada da büyük felaketler yaşanıyor. Her ne kadar önlem alınsa da insanlar hayatlarını kaybediyorlar.

Kaderci olmakla birlikte her zaman önlemimizi almak zorundayız. Bunu dinimiz de tavsiye ediyor. Peygamberimiz (s.a.s.), devesini başıboş bırakarak tevekkül ettiğini söyleyen bedeviye: “Deveni bağla, sonra tevekkül et.” (A. H. Berkî, 250 Hadis, s. 50) diye buyurmuştur.

Belki bu yaşanan felakette bazı hatalar olmuştur. Elbette onlar cezasız kalmaz. Ya bu dünyada ya da öbür dünyada cezalarını çekeceklerdir.

Böyle bir felaket yaşanmışken birileri mutlaka buralara yardım gönderecektir. Çünkü halkımız “acı”yı duydu mu boş durmaz hemen yardıma koşar. İster bizzat kendisi, isterse de aracılarla.

Türkiye’de en etkili sivil yardım kuruluşlarından biri olan Deniz Feneri Derneği de buraya yardıma koşmuş.

Deniz Feneri Derneği’ni seversiniz veya sevmezsiniz.

Yardımlarını kabul edersiniz veya etmezsiniz.

Ama yapılan yardımları provoke etmeye kimsenin hakkı yok. Çünkü o yardımlar vatandaşların bizzat kendi yaptığı yardımlardır.

Dolduruşa gelip de söz konusu derneğin aracına zarar veremezsiniz.

Olabilir, bu derneğe tepkilisiniz. Tepkinizi başka yollarla göstermelisiniz.

Ama böyle tepki göstererek büyük bir vebal altına girmiş olursunuz.

Sizin için en iyi tepki dernekten yardım istemeyerek olabilirdi.

Bu hareket oradaki Şavşatlılar’a cidden hiç yakışmadı.

Beni yerden yere vurabilirsiniz. Diş de bileyebilirsiniz.

Ben doğru bildiğimi yazmak zorundayım.

Bizim mayamızda yardımlaşmak vardır. Kim yardım ederse etsin geri çeviremeyiz.

“Acı” olunca kim olursa olsun insanın vicdanı harekete geçiyor ve zordaki kişilerin acısını vicdanı acıyarak hissediyor.

Düşmanınız dahi olsa size yardım eden ona hoşgörüyle yaklaşmalısınız. Çünkü sonuçta o da sizin acınızı paylaşmak istiyordur.

Ben burada sanmayın ki Deniz Feneri Derneği’nin savunuculuğunu yapıyorum.

Sadece burada yapılan hatayı söylüyorum.

Yardımlar konusunda mutlaka daha sağduyulu olmalıyız.

Sağduyunun olmadığı yerde anarşi olur, kargaşa olur, düşmanlık olur, kısacası her türlü menfi durumlar olur.

Onun için halkımız her türlü konuda sağduyulu olmalı ve günübirlik düşünmemelidir.