Meğer ne çok kağıt parçası varmış!

Gazeteler ve internet sitelerinde yer alan haberler doğruysa ifade veren askerler beş kamyon dolusu belge imha ettiklerini söylüyorlarmış!

Beş kamyon dolusu belge!

Evrak imha makinelerinde çekilerek yok edilmiş!

Bu evrak imha makinelerini hiç gördünüz mü?

Güzelim kağıt parçalarını kıyma çeker gibi incecik kesiveriyor!

Hatta bazıları incecik kesmekle yetinmeyip, birileri işgüzarlık yapıp bunları birleştirmeye kalkar diye bir de incecik kıyılmış kağıtları pirinç taneleri gibi ufalıyor!

Ne ıslak imza tanıyor ne kuru imza!

Eline ne geçerse yok ediyor!

İfade veren askerler bilgisayarları da sildiklerini söylüyorlarmış!

Beş kamyon dolusu belgenin imha edildiğini duyduğumuz ilk anda ağzımızdan "Meğer ne kadar çok kağıt parçası varmış!" sözcükleri dökülüverdi!

Beş kamyon dolusu kağıt parçası! İmha et imha et bitmez!

Kim bilir kaç gün sürmüştür?

İnsanın o kadar kağıt parçasını imha etmekten parmakları uyuşur!

Aslında son zamanlarda duyduklarımızdan dolayı sadece parmaklarımız değil zihinlerimiz bile uyuşmuş durumda!

Meğer ne dolaplar döndürülüyormuş ne dolaplar! Islak imzalılar, kuru imzalılar gırla gidiyormuş!

Şimdiler Genelkurmay Başkanı'na "gereğini yap" çağrıları yapılıyor.

Yapılması gereken "gereği neymiş" diye merak ediyoruz. İşin ehli olanlar bu gereği emri veren komutanların görevden alınması olarak tanımlıyorlar! Genelkurmay Başkanı Başbuğ bu çağrılara kulak verir mi bilinmez! Ama bir verirse, siz seyredin gelişmeleri!

Ucu kimlere kadar uzanır dersiniz? Kimlere uzanmaz ki!

İnsanlar da bir garip oldular! Bir yandan Genelkurmay Başkanı'na "gereğini yap" çağrısında bulunurken bir yandan da "görev süren bitti hiçbir işe karışma" çağrısında bulunuyorlar!

Bu işler bizi aşan işler, biz yine asli konumuza dönelim!

Bakın bir kağıt parçası diye küçümsenip önemsenmeyen belgeler başa ne işler açıyormuş değil mi? Aslında imha edilen kağıt parçalarının da olayın mağdurları arasında yer alması gerekmez mi?

Ne suçu günahı var onların?

Onları hazırlayanlar ellerini kollarını sallayarak gezerken ceremeyi zavallı kağıt parçaları çekiyor!

"Sen ıslak imzalısın, sen kuru imzalısın" denilmeden yani hiçbir ayırıma tabi tutulmadan boyunlarını adeta giyotinin önüne uzatmaya mahkum bırakılıyorlar! Beş kamyon dolusu evrak! Dile kolay!

Bu haber doğru çıkarsa çok kişinin ama pek çok kişinin canı yanacak demektir!

Haberin doğru olup olmadığını öğrenmek içinse zamana ihtiyaç var!

Bizim ise zamandan yana bir sıkıntımız yok! Köşemize çekilir ne tür gelişmeler yaşanacak bekleriz! Hiç acelemiz yok yani!

Önceki ve Sonraki Yazılar