Pınar KİBAR
Kurban gitmez niyetler gider...
Kurban gitmez niyetler gider...
Uzun bir aradan sonra yine birşeyler karalamak istedim. Özlemişim sanırım, bir heyecan var sanki, ilk günki gibi taze...
Birşeye ara verdikten sonra yeniden başlamak gibisi yoktur. Yeni umut, yeni bekleyiş. Herşey böyle bu yazı kadar şanslı olmaya bilir, bazı şeyleri pekte bekletmemek gerekir...
Bugün deyineceğim konu, `bekletmek` veyahut yenilemek veya yeniden başlamak ile alakalı değil aslında. Ama yine de uzaktan bir bağlantısı var.
Her sene yeniden yaşadığımız bir günden bahsedeceğim. Onun adı "Kurban" bayramı. Neden bu konu? Hemen açıklıyorum:
Kurban bayramı bir yarış değildir. Hangi kuruluş, ne kadar çok kurban topluyor yarısı hiç değildir. Kurban bayramı fakirlere ulaşmanın adıdır. Ve bu adımda bizlere adeta köprü olan dernek ve kuruluşlara can-ı gönülden şükranlarımı arzediyorum. Lakin asıl amaç, insanlara kurbanın asıl amacını anlatmak olmalıdır.
Bu yarış içinde sarf edilen su sözlere bir kulak verelim, ki oda şöyle; "Eğer bizim kuruluşa vermezsen, bak kurbanın ulaşmaz!".
Hadi canım? Ee neden peki?
Açıklama yok!.
Olamaz da zaten...
Niyetimize tekrar bir dönüp, şöyle bir gözden geçirelim. Lütfen bu bayram kurbanlarımızı Rabbimize ulaştırmak için, kalb-i bir niyet ile, O´nun kabul etmesini için bolca niyaz edelim...
Çünki kabul edecek olan tek O´dur. A kuruluş B kuruluş değildir!.
Yüce dinimiz her amelde, her iş ve eylemde niyeti, niyette de samimiyeti esas alır.
Niyet Allah için olunca, kurban sayısının hiç bir önemi kalmaz. Niyet, Allah için olunca kesilen bir tek Kurban, inanın bin kurbana bedel olur. Ve Allah´a çabuk ulaşır.
Çünki biz şunu hiç unutmamalıyız, Allah ete bakmaz. O (c.c), kulundan samimi bir ihlas ile göndereceği kurbanlara bakar.
Kısa ve öz olsun istedim...
O halde bu kurbanda niyetimiz Rabbimize tez ulaşsın inşaAllah...
Şimdiden hayırlı bayramlar efendim...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.