Recep KOÇAK
Kenya'da insanlık ağlıyor
15 yıl önce Etiyopya’da kuraklığa bağlı kıtlık yaşanmıştı. Deniz Feneri Derneği o yıllarda hızlı büyüme sürecindeydi. Etiyopya’ya aynı yıl içinde üç defa gitmiştim. İlki keşif ve neler yapılabileceğinin tespit edilmesini amaçlıyordu, diğer ikisi ise yardım dağıtımları içindi.
O tarihten beri Afrika’ya dair ne zaman bir belgesel izlesem kendimi tam içinde bulurum hikâyenin.
Bunca yıl aradan sonra tekrar bir Afrika ülkesindeyim. Kurban görevlisi olarak bir haftadan beri Kenya’dayım.
Geçen yıl kurbanda Deniz Feneri kurbanlarının kesimine nezaret etmek üzere Hamit Kunt Kenya’daydı. Kunt daha sonra Kenya’yı bırakmadı. Hatta Bursalı işadamı dostum Mehmet Fındıkkaya beni arayıp babası adına bir cami yaptırmak istediğini söyleyince, onu, Afrika’dan yeni dönmüş olan Hamit Kunt’la tanıştırmıştım. Kunt ona elinin altındaki projeleri anlattı. O da Kenya Dadaab’ta yapmak istediğimiz bir külliyi anlatmış, sonunda 300 bin dolarlık projeyi Mehmet Fındıkkaya üstlenmiş, annesi Aysel Hanım adına projenin yapımına başlanmıştı.
Yetim ve yoksul Kenyalı çocukların okuyacağı külliyenin inşaatı devam ediyor.
Kurban vesilesiyle geldiğim Kenya’da devam eden külliye inşaatını ziyaret ettik. Bölge insanı ve özellikle de Müslümanların geleceği için büyük önem ve anlam taşıyan proje kısa sürede tamamlanarak hizmete başlayacak.
Konya merkezli Rida Derneği yıllardan beri Kenya Dadaab ve Kakuma kamplarında eğitim projeleri yürütüyor. Garissa’da Deniz Feneri ile birlikte bir yetim eğitim merkezini yönetiyor. Rida’dan Ahmet Gazi beyden günlerdir 20’den fazla ülkede devam ettirdikleri projelerini dinliyorum. Konya’dan yola çıkan beş kişilik bir gönüllü grubunun nasıl büyüdüğünü ve güzel işlere imza attıklarını dinledikçe hem ülkemiz adına çok sevindim hem de gidilen ülkelerdeki yetimlere adına mutlu oldum.
Dadaab ekibimizde Beşir Derneği’nden Ergün, Ömer ve Bahri beyler de bulunuyor. Bir yıl önce Deniz Feneri’nin Kenya’ya gelmesine vesile olan Rida ekibi, bu kez de Beşir’in gelişine teşvikçi olmuş. Üç kuruluş temsilcileri olarak ayrı ayrı noktalarda kurbanlarımızı kestik, etlerin gerçek anlamda açlıkla pençeleşen kamp sakinlerine ulaşmasını sağladık.
Deniz Feneri’nin Rida ile birlikte yürüttüğü proje merkezlerini ziyaret ettik. Beşir Derneği Kenya’da başka neler yapabileceklerini istişare etmeye başladı şimdiden.
Bir ekip de Kakuma mülteci kamplarındaydı. Orada Rida’dan Tamer Bey, Deniz Feneri gönüllüleri İsmail Hakkı Gurbetçi ve Fatih Tamer’le birlikte Rida’nın yerel temsilcileri bulunuyordu.
Dadaab Deniz Feneri ekibimizde Bilal Sönmeztürk'le birlikteyiz.
Dadaab çalışmalarımızın lokomotif ismi Abdülbasıt’ı ve tercümanımıza Cemal’i hassaten anmalıyım. Abdülbasıt’ın babası bir kanaat önderiymiş, bizim Kenya’ya ulaştığımız günlerde vefat etmiş. Ne güzel bir insanmış ki, oğlu da babasının yolunda giderek hayırlara öncülük ediyor, babası için taziyeye gelecek dostlarını bizim Türkiye’ye dönüşümüzden sonraki günlerde kabul edebilecek.
Almanya’dan Dadaab’a gelen Hasene ve Umut isimli kuruluşların temsilcileriyle tanıştık, sevindik. Kenya’nın dünyaca bilinen iki kampında daha çok gönüllü kuruluşun faaliyet yapmasına ihtiyaç var.
BM’nin verdiği sınırlı gıdalarla ayakta durmaya çalışan mülteci kardeşlerimiz Somali’den yola çıkıp söz konusu kamplara sığınmış. Yollarda binlercesi vefat etmiş. Günde bir öğün yemeği bulabilse şükreden bu insanları gündemimizin başköşesine yerleştirmeli ve unutmamalıyız.
Kenya’dan hepimizi selamlıyorum. Kurban bayramınızı tebrik ediyorum. Kenya’daki mülteciler için de “bayram”ın bir an önce gelmesini diliyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.