xxx951
Kemal Derviş’ten yararlanılmalı
Kemal Derviş diyor ki; daha hızlı büyüyebilmek için :(1) Tasarruf oranı artırılmalı (2) Daha çok yatırım yapılmalıdır. Bu hedef doğrultusunda: (1) Maaş ve ücret artışında cömert davranılmalı ki geliri artanlar daha çok tasarruf etsin (2) Vergi tedbirleriyle tasarruf edenler teşvik edilmeli, harcamalar frenlenmeli (3) Hane halkının ucuz ve kolay kredi ile tüketime yönlendirilmesine son verilmeli (4) Faiz oranları düşürülmeli (5) Sıcak para girişini sınırlamak için para girişleri vergilendirilmelidir (6) Her şeye rağmen işsizliği kısa sürede önlemek imkânsızdır. Üzerinde durduğu noktalar var: (1) Enflasyon ile mücadele (2) Bankacılık sisteminin sorumsuz ve güçlü olması (3) Bağımsız kurumların yaşaması (4) Bütçe açığını küçültmek ve küçük tutmak önemlidir. Ve de uyarıyor: Sıcak para nedeniyle TL aşırı değerleniyor. Halbuki Türkiye’nin ihracatını artırması lazımdır. Bütün bunların sonunda şu ortaya çıkıyor: “Kemal Derviş’in kaptanlığında 2001-2002’de oluşturulan ve AKP’nin uyguladığı ekonomi modelinden yeni bir modele geçişin zamanı gelmiştir.
Mesajları tartışma zamanı
Devrim Sevimay ile yaptığı söyleşinin, Milliyet’te yayımlanan ilk bölümünde Derviş’in verdiği mesajların özeti budur.
1) Kemal Derviş ciddi bir bilim adamı. Dünyada olan biteni izleyen, bilen biri. Türkiye’de krize ekonomiyi yönetti. Maliyeti yüksek veya düşük ekonomi politikaları ile krizden çıkışı sağladı.
2) AKP Hükümeti, beğenerek beğenmeyerek, isteyerek veya kerhen Kemal Derviş politikalarını bugüne kadar uyguladı. Uyguluyor.
3) İşte bunun için Derviş’in söyleşide verdiği mesajlar önemlidir.
4) Sakın ha, “Şimdi gündemde anayasa referandumu var, Kürt açılımı var, başımız ABD ve İsrail ile dertte... Bunları mı tartışacağız...” denilmesin... Devrim Sevimay’ın akılcı (iyi çalışılmış) sorularını cevaplandırırken Derviş’in değindiği konular çok önemli. Ekonomisi güçlü olmayan bir devlet, içeride de dışarıda da sorunlarını çözemez.
5) İşte bütün bu nedenledir ki, Sayın R. T. Erdoğan ile Sayın A. Babacan’ın Kemal Derviş’i davet ederek, “Arkadaş ne yapabiliriz?.. Ekip kurarak birlikte bir çalışma yapalım” demesinde yarar vardır.
Sayın okuyucularım soracaklar: ”İyi de... Bir ekonomi yazarı olarak Kemal Derviş’in söylediklerinin tamamını kabul ediyor musunuz?“ İşte cevaplarım: (1) Halkın gönüllü, tüketimi kısarak Türkiye’de tasarruf oranını yüzde 25’e çıkarmak çok zordur. Kısa sürede mümkün olmaz. (2) Faiz oranlarını düşürmek önemli. Fakat düşük faiz oranı halkın gönüllü tasarrufunu artırmaz, azaltır. (3) Yatırımları artırmak talebin artmasına bağlı. İçeride tasarrufu artırarak tüketim kısılınca yatırımların tamamının ihracata yönelmesi gerekecektir. Bizim teknoloji fakiri ürünlerimiz ile kısa sürede pazarı büyütme şansımız yok. (4) Maalesef ihracatta bizim avantajımız ucuz işçiliktir. Maaş ve ücret artışı ihracatta rekabeti yok eder. (6) Kaliteli eğitim-bilim teknoloji çok önemlidir. Kısa sürede netice almak mümkün olamayacaktır. (7) Bütün bunlar, yeni bir kalkınma modeli oluşturmayı engellemez. Üretim artışına dayalı hızlı