Bir mümin hassasiyeti ile gecenin karanlığında bin umutla bekler olduk;
üzerimize bir nur çöksün diye...
Ne zaman karanlık çökse acaba yine o tarih ve ilim kokan hane-i saadetlerde Kur'an bülbülleri şakırdayacak mı, hasretle bekler olduk. Gece hayatımız böylece şenlensin diye muhib meclislerini özler olduk...

Heyhat !
Başkalaşan ve laçkalaşan bir eğitimin ürünü idi pavyongil neslin ötüşü.. Allah yolunda yaşamak şiar iken ne zaman esiri olduk şu nefsin hileli düzenbaz cerbezesine?

Ah benim güzel ülkem, senin şu sokaklarında türeyen baldırı ve göbeği açık gençler kimin, hangi müslümanın çocuğu?
Acaba nerde hata işledik de bu musibete dûçar olduk.

Tramvayda, metroda, parkta sokakta köpekler gibi bir birine yapışan bu gençler hangi milletin çocukları?
Ve bunları izleyen millete ne demek lazım?
İffetini ve namusunu kaybedene cesur kadın dediler, gazete ve dergilerde manşet yaptılar.

Soruyorum, o iffet abidesi Nene Hatun ve Şerife Bacı'ların çocuklarına ne oldu?

Bu milletin Çanakkale'de 19 yaşındaki dedeleri, ecnebinin eli namahremime değmesin diye şehit olmadı mı?

Bu güzel vatan burnunu bile göstermekten hayâ eden kadınların yurdudur.
Gözünü haramdan sakınan erkeklerin ocağıdır...

Yerlerde sürünen insanlık onurunu yücelten ve islamın fazilet sancağını dalgalandıran sahabe ruhlu şahane adamlar, nereye gittiler?

Uğruna kan ve can verdiğimiz, canımızdan aziz bildiğimiz vatanımızda önce bizim gibi, bizdenmiş gibi görünüp sonra gücü eline alanlar, meğerse şeytanın amelesi ve işçileriymiş.

Yıllarca bize çağdaşlık kılıfı altında sopa gösteren garip, ucube ve batı medeniyetinin sokaklarında heva ve hevesine mübtela hastalıklı bir ruh hali barındıranlar meğerse bu aziz topraklarda batının seküler düşüncesine kültürel kimliğine hizmet ediyorlarmış.

Ey emperyal kudretin ve küresel çetenin çocukları!
Bu ülkede kültürel ajanlık ve tetikçilik yapma fırsatını yakalamış olabilirsiniz, ancak bu milletin mayası temizdir.
Elbette her şey bir gün aslına rücu eder.

Ey müslümanlık ile yoğrulmuş yurdumun insanları!
Ayşe'ler, Fatma'lar, Hatice'ler
Ahmet'ler, Mehmet'ler bu yaşanan hayasızlıktan nesillerimizi koruyunuz, tehlikenin ve düşman okunun geldiği yer bellidir.

Dünyayı idare ve imar eden bu milletin düştüğü bu ahval hayra alamet değil.

İman ve irfan kardeşliğini ne zaman tesis edeceğiz?
Edeb ve haya giysisini çocuklarımızın üzerinde ne zaman göreceğiz?
İnanmış ve iman etmiş Fatih ve Selahattin ruhlu öğrencileri hayatımızda ne zaman göreceğiz?
İman ve yüksek seciyelere sahip bir cemiyeti sokakta, alış veriş merkezlerinde ne zaman göreceğiz?
Şu pas tutmuş yürekleri kim silecek?

Allahım!
Bu milletin evlatlarına, hira mağarasında yükselen sese kulak verecek vicdanlar nasip eyle.
İslam'a bahadır olan bu Aziz milleti yanlış yöne sevk edenleri tanıyıp onları toplumsal hayatın merkezinden uzaklaştırma bilgisi, cesareti ve gücü ver.

Kim bu ifsad hareketin baş mümessilleri, bunlar kimin askerleri?

Allah'ım bizi onlara karşı muzaffer eyle.

Peki bu kadar yaşanan mel'anete, azaba müstehâk vaziyetleri, nasıl ört bas edeceğiz?
Bizi gören ve mülkün gerçek sahibi Allah'a nasıl hesap vereceğiz?

Yerlerde iki büklüm olmuş yıkılan millet evlatlarını, bonzai ve diğer uyuşturucu illetinden ancak sağlıklı aile ile sevgi medeniyetini inşaa ederek kurtarabiliriz.

Alkollü içecekleri özendiren aleni bir şekilde satışını meşrulaştırmak bu millete en büyük ihanettir.

Unutmayınız!
Bu güzel kentlerin sokaklarını bekçiler, polisler ile değil Kur'an'ın hayat nizamı ile Peygamber (a.s.v.)'ın eğitim metodu ve şifa-i şerifi ile yıllarca ayakta tutmayı başardık.
Yine o ihtişamlı günlere, bu milletin çocuklarına peygamber hayatını anlatıp büyütürsek biz aslımıza ve aşkımıza rücu ederiz...

Ey Allahım!
Gece geç saatlere kadar dersini mütaala edip, uyuyakalan ve saat beşte sabah namazı için uyanan şuurlu bir nesil ver bize...

Ey Allahım!
Kur'an-ı hakimin lisanına kulak veren Peygamberler gerdanlığının incisi, Muhammed'ül Emin Aleyhissalatü Veselam Efendimizin övgüsüne layık ve onun yolunu kendine yön tayin eden bir nesil ver bize.

Ya Rab!
Ne olursun bu milleti huviyet-i asliyesine rücu ettir.

Yok mu bir sabah muştular ile bizi uyandıracak asayişin manevi bekçileri?

Allah'ım biliyoruz, muhsin olanların amelini zayi etmezsin.
İman, yüreklerde olur.. İman ve irfan dolu yürekleri bize ve neslimize kapatma.
Yüreklere hükmeden, kalpleri evirip çeviren
sensin.
Buyruklarını yerine getiren yürekli nesiller ver bize.

İşte biz o zaman imanla ihtişamla, sokaklarda yürüyeceğiz...