Hayat Bir Sınav Ama..

Bu yazımda çok da hoş olmayan şeyler yazacağımdan şimdiden affınıza sığınıyorum. Aslında biliyorum ki; bir çoğumuzun mağduriyetini yaşadığımız bu sınav konusu kelimenin tam anlamıyla gına (!) getirmiş durumda..

         Efendim aylardır yazamamamın sebebi; malumumuz ben de yakın zamanda üzerimde büyük yük oluşturan KPSS sınav derdini henüz atlatabilmiş olmamdır.

         KPSS A Grubu; devletin uzmanlık gerektiren kadrolarında istihdam yaratmak için açmış olduğu bir sınav türü olup, yalnızca üniversite mezunu vatandaşların katılabildiği bir sınav. Kısmet ise lise mezunu arkadaşlarımızın sınavı da Eylül ayında.

Onlara da şimdiden başarılar dilemek istiyorum.

         Aylardır süren maraton nihayet geçtiğimiz hafta sonu son buldu. İnanılmaz bir yükken sırtımızda “nihayet bitti de kurtulduk” denen bir olay halini aldı.

         1999 yılı öncesine kadar böyle bir işkence çekmemiş yurdum mekteplisi son yıllarda “dershane, sınav, tercih” gibi kavramlarla tamamen hısım/akraba oluvermiş durumda..

         Bir hafta sonuna sığdırılmaya çalışılan ve yüzlerce soru ile üniversite mezunu insanların bilgi seviyelerini iki günde ölçmeye çalışan bu sınav, daha önce hiç karşılaşmamış ve tek ortak gayesi devlet kapısına kapak atmak olan insanların yeni arkadaşlıklar kurmasına da vesile olmuştur. Bana sorarsanız tek kazancı da budur.

         Heyecanlar ortak, stresler ortak, gayeleri ortak bu insanlar bir araya gelip de bu ve bundan önceki yıllara ait sınav deneyimlerini de paylaştılar mı, umutsuzluk bir kez daha hasıl oluyor insanda..

         Düşünün bir kez; yıllar önce üniversiteyi Matematik öğretmenliği okumuş ve bitirmiş bir genç alması gereken formasyon vs, eğitiminin sonucunda atamasını bekler ve yakın bir zamanda da atanarak öğretmenlik mesleğine adım atmış olurdu. Şimdi ise; matematik öğretmeni kendi bölümü haricinde sözel konulara da hakim olmak zorunda keza ilk ve zorunlu sınav oturumu olan GK_GY(Genel Kültür-Genel Yetenek) Matematik yanında Türkçe, Tarih, Coğrafya, Vatandaşlık konularına da çalışmak zorunluluğu getiriyor.

         İyi de sayın büyüklerim; bu öğretmen adayı arkadaşım ÖSS sınavında kendi çapında üstün bir başarı sergilemiş ve öğretmenlik mesleğini matematik alanında sözel de dahil olmak üzere cevaplayarak bunu zaten hak etmiştir zamanında..

         Anlayamadığım konu, bu arkadaşımız daha kendisini kaç kez göstermek ve bilgisini kaç kez sınatmak zorunda? Ve ya tersi bir pozisyonda sözelci birinin kendi alanını bileğinin hakkıyla okumuş ve bitirmiş olduğu halde kime, neyi kanıtlaması gerekiyor?

         Bu sınava giren ve buradan ümit besleyen birçok üniversiteli insan aslında çok akıllı, bilgili, kültürlüdür. Yoksa elindeki diplomanın ne anlamı var? 15-16 yıl boşu boşuna mı okumuş?

         Burada diyeceksiniz ki şimdi bana, akıllıysa madem zaten sınavı kazanır! Bu sınav stresi öyle başa bela bir olay ki, psikologlar bile çare bulamıyor. Her türlü insan mevcut.. Heyecanına yenik düşen, bayılan, sıcaktan bunalan binlerce insan var.  Kaderini yalnızca bu iki günün belirleyecek olması da insanları iyice bunalıma sürüklemiş zaten..

         Oldu ki kazanamadı; senesi var diye bekliyor-ki her sene açılacak diye bir kaide de yok bu arada-. Kazandı diyelim atanamamaktan muzdarip..3-4 yıl sınava girmiş, kazanmış, atanamamış tekrar sınava giren insanlar da var. Orta öğretim sınavlarına hiç değinmek bile istemiyorum, çünkü bu konu bile halkın mağduriyetini alenen ortaya koymakta..

         Devlet büyüklerime sormak isterim; bu sınavlar işsizliğin bir göstergesi olarak kaynak mıdır devletin elinde, ya da çok mu öğretmen var? Yalnızca öğretmenliği ön plana çıkardığımı düşünmeyin sonuçta üniversite bitirmiş herkes kendi alanında bir uzmanlığa sahip. Yani ülkeme bir şekilde faydası olabilecek beyinler..

         Küçükken bir dilek olarak hayallerimizi süsleyen meslekler artık yalnızca hayallerimizde mi kalacak? Ya da insanları özel sektöre bir yöneltme midir tüm bunlar?

         Düşündüm, insanlarla da tartıştım cevabını bulamadım, elbet cevaplayabilecek bir büyüğüm çıkar diye de ümit ediyorum..

         Doğruya doğru, biz bu sınavlardan sınıfta kaldık, dileriz hayat sınavında başarılar elde edelim..

 Her türlü eleştiri ve bilgi için ; recah.april1980@gmail.com