GÜÇLÜ DEVLETLERİ ANCAK BÜYÜK MİLLETLER KURAR

        Ömrünün son demlerini yaşayan 80 lik bir dede, hayatının  son günlerini  sürdüren 85 lik bir nine, bu yaştan sonra, o köprüden  geçme ihtimali sıfır  olan, İstanbul’daki yavuz Sultan Selim Köprüsünün açılışına seviniyorlar. Edirne’de yaşayan ve gelişen hadiselerde hiçbir etkisi ve ilgisi olmayan gariban bir vatandaşımız,  Güneydoğuda şehit  düşen Osmaniyeli bir askerimize kendi evladı gibi üzülüyorsa, Futbolla hiç ilgisi olmayan bir vatandaşın, spordan anlamayan bir hacı teyzenin futbol takımımız galip geldiğinde, Rio da bir güreşçimiz madalya aldığında yüreği kıpır kıpır oluyorsa…  İşte bunlar bir millet olduğumuzun en büyük kanıtlarıdır.
 

         Fert, aile, sülale, grup, aşiret, kavim, boy, ulus, millet ve ümmet… Değişik tanımlar yapılmış millet için. “Aynı ırktan gelen insan topluluğu” diyende var,” Tasada kıvançta bir, ortak geçmişe sahip, ortak gelecek kaygısı içinde olan insan topluluğu diyen de.” Kuranda ,” Milleti ibrahime “terimi iki ayette geçiyor ve buralarda Millet kelimesi din anlamında kullanılıyor: “…Sonra da sana, “Hakka yönelen İbrahim’in dinine (milletine)  uy. O, Allah’a ortak koşanlardan değildi diye vahyettik. Nahl 123 …”   “…De ki: “Allah, doğru söylemiştir. Öyle ise hakka yönelen İbrahim’in dinine (milletine)  uyun. O, Allah’a ortak koşanlardan değildi.” Ali imran 95…”
        Tarihe ve günümüze baktığımızda başarılı ve güçlü devletlerin, birlik içinde olan, ortak geçmişini iyi değerlendiren ve birlikte yaşama azmini doruk noktasına ulaştıran milletlere dayandığını görürüz. Devlette, millette tıpkı bir vücuda benzer. Nasıl ki vücudumuzdaki herhangi bir organın ağrısı, sızısı tüm vücudu etkiliyorsa milletin herhangi bir üyesinin, devletin herhangi bir organının, ülkenin herhangi bir bölgesinin çektiği acıyı da tüm millet ve tüm devlet hissetmesi gerekir. Bu his ne kadar güçlü olursa o ülke, o millet, o devlet o kadar güçlüdür, o kadar büyüktür. Millet olarak son yıllarda iletişiminde gelişmesi ile bu yolda pozitif anlamda epey bir mesafe kat ettik. Son Van depremi buna iyi bir misaldi. O günleri hatırlayın tüm yurtta soğukta açıkta kalan açlık çeken Vanlıların imdadına tüm yurt koşmuştu.

                                     15 TEMMUZ MİLLETİN HARCINI GÜÇLENDİRDİ
        15 Temmuzdaki hain, alçak darbe girişimi halkımızın millet olmaya nasıl everildiğinin büyük bir göstergesi oldu. Tarihte, aynı hedefe bir milletin çok büyük bir kahir ekseriyetinin odaklanması pek nadir olur. 15 Temmuzda Türkiye bunu başardı. Ülkemizi, milletimizi devletimizi ilgilendiren diğer büyük hadiselerde de ( mesela devletin temellerinin dayanacağı ana unusurlar, mesela laiklik…) bu birliktelik sağlansa hepimizin maddi ve manevi kazancı büyük olur. Aynı gaye için atan yüreklerin oluşturduğu enerjinin önünde hiçbir engel duramaz.
        Millet olmak kolay değil. Ortak kültürümüzü güçlendirmek gerek. Ortak tarih, ortak gelecek şuuru asırlar süren bir uğraşın sonunda ancak oluşur. Bayrağımız, toprağımız(vatanımız) tarihimiz, medeniyetimiz devletimiz ve en önemlisi birlikte yaşama, birlikte aynı hedefe koşma eylemleri millet olma şuurumuzu artıracaktır. Millet olmak hiç kolay değil, Lakin millet olduğumuzda da çözülmez gibi görünen birçok problemin çok kolay çözüldüğünü, aşılmaz sanılan engellerin birlikte pek kolay aşıldığını göreceğiz. Bunu tarihte yaptık bu günde yapabiliriz. Zor günlerle karşı karşıya kalan milletimize bu gün düşen  başlıca görev şudur: Din, mezhep,  etnik köken, ideolojik farklılıklarımız ne olursa olsun şu konularda bir olmak zorundayız;  vatanın birliği, devletin hakimiyeti, milletin bölünmez bütünlüğü, dışa karşı iktidar muhalefet beraber olmak…..  
       Yüce Rabbimden, son günlerde büyük badirelerle karşı karşıya kalan milletimize şuur, cesaret, metanet ve basiret ve birlik vermesini niyaz ederim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.