Demliyazılar
Giresun İzlenimlerim -II- Yaman Bir Vali; Mustafa Yaman
Giresun İzlenimlerim –II-
Yaman Bir Vali; Mustafa Yaman
Giresun’a gelip de dostları ziyaret etmemek olur mu?
Kendisiyle telefonla defalarca konuştuğum Giresun İl Özel İdare Genel Sekreteri Sayın Cumhur Melikoğlu’nu ziyaret etmemek ayıp olur düşüncesiyle, Ramazan’ın ilk günü erken vakitte Giresun’a doğru yola çıktım.
Giresun Merkez’e vardığımda dikkatimi ilk çeken metruk bir yapı oldu.
İçinde kuşların yuva yaptığı, büyükçe bu bina yeni binalarla kamufle edilmiş adeta.
Orada birkaç kare fotoğraf çekerken yaşlı bir amcanın dikkatini çekmiş olmalıyım ki, yanıma geldi ve meraklı gözlerle bana baktı.
Ben de ona bu binanın dikkatimi çektiğimi söyleyince o vakarlı amcamız başladı söze;
“Evladım bu bina 1913 yılında bir Rum usta tarafından han olarak yapılmış. O zaman çok değerliymiş bina. Şimdi bu halde. Çok sağlam ve kullanışlı bir bina. Bu binayı ben aldım. Yan taraftaki Çarık Otel bana ait. Otele gelen müşterileri rahatsız etmek isteyen kişilerin mekânı olmasın diye aldım. Bakalım bir şeyler yapıp değerlendireceğiz.”
Aslında binayı ben İstanbul’daki eski Tekel binasının metruk haline benzettim.
Güzel ve gösterişli bir yapı. Bunun tez zamanda değerlendirilmesi gerekli diye düşünüyorum.
Ben orada beklerken Sayın Cumhur Melikoğlu Bey’in makam arabası geldi. Arabasına binip makamına vardığımızda çok sıcak bir karşılamada bulundu Sayın Genel Sekreter.
Biraz kendisinden ve yaptıkları işlerden bahsettik.
Sağ olsunlan Giresun’a çok faydaları olmuşlar KÖYDES sayesinde. Hemen hemen her köye su getirmişler.
Dikkatimi çeken de odasına her derdi olan geliyor. Kapısı kimseye kapalı değil.
Herkesin de derdini çözmek için bir çaba içerisinde.
Bu yoğunluk içerisinde Giresun Valisi Sayın Mustafa Yaman Bey kendisini makamına çağırdı.
Birlikte Vali Bey’in makamına gittik.
Vali Mustafa Yaman Bey daha önce Tunceli’de görev yapmıştı.
Orada Yerel Seçim zamanında beyaz eşya dağıttı diye Doğan Medyası tarafından mercek altına alınmıştı.
Yoğun eleştiri yapılmıştı.
Kendisine bu konuyla ilgili sorular sorduğumda cidden soyadı gibi yaman birisi olduğunu gördüm.
Kendisi, sözlerini esirgemeyen, hakkı söyleyen hatta sert cümleler kurabilen doğal bir insan.
Tunceli Valisi iken valilik beyaz eşya dağıtırken aynı zamanda Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in de beyaz eşya dağıttını ama ulusal medya bunu hiç haber yapmadığını, kendi dağıttıkları malzemenin önceden süregelen bir dağıtım olduğunu ifade etti.
Vali Bey, kendisinin tek amacının da devlet ile vatandaşı birbirine yaklaştırmak olduğunu da altını çize çize belirtti.
Ayrıca Sayın Vali çok önemli bir hususu da dile getirdi. Kendi dönemine kadar Tunceli’den umre kafilesi hiç gitmemişken göndermek ona nasip olmuş. Biz de bunun ardı gelir temennisinde bulunduk.
İki saat kadar derinlemesine yaptığımız sohbetten sonra Cumhur Bey ile birlikte oradan ayrıldık.
Çok güzel bir sohbete iştirak etmiş, birçok gerçeği Vali Bey’den duymuş oldum.
Ayrılırken Giresun Medyasının önemli ismi olan Candemir Sarı Bey ile de görüştük. Hem de Giresun’un meşhur Babiali yokuşunda.
O yokuş bir zamanlar matbaa ve ciltçiler kaynıyormuş.
Şimdi zamanın teknolojisine yenilmiş çoğu dükkân kapatılmış.
Candemir Bey çekirdekten yetişme bir gazeteci.
Sağ olsunlar Giresun'a her gidişimizde bizi çok iyi ağırlarlar.
Giresun’dan edindiğim izlenim, referandumda bir ilçe hariç tüm ilçelerde “evet” oylarının ağırlıkta oluşudur.
Sadece Tirebolu’da “evet” oyları düşüşte.
Giresun’un siyaseti çok farklı. Aynı parti içinde bile kutuplaşmalar var.
Siyasetçilerin bazılarının uygulamaları ciddi tepki alıyor.
Mesela Görele İlçe Başkanı Av. Tolga Erener Beyefendi’nin bazı tutumları eleştiriliyor. Oy gelmeyen yerlere hizmet yapmama gibi bir tavır içinde olduğu iddia ediliyor.
Eğer sen onlara hizmet yapmazsan nasıl oy alabilirsin?
Buradan Akparti’nin öncelikle Giresun İl Başkanına ve diğer yetkililere sesleniyorum. Böyle bir anlayış Ak Parti'ye zarar verir. Bu konuya eğilmeleri kendi açılarından iyi olur diye düşünüyorum.
Bir de Giresun halkında Akpartili vekil Nurettin Canikli hakkında bir antipati oluşmuş.
Nedense Nurettin Canikli ismi kötü bir intiba oluşturmuş. Sayın Canikli'nin bu kanaati tersine çevireceğine inanıyorum. Siyasetçiler, hizmet götürmeye dikkat kesilmişken gönül kazanmayı da ihmal etmemeli.
Benim Giresun’dan aldığım siyasi hava bu.
…..
Ertesi gün Çanakçı Kaymakamlığı’nı ziyarete gittim. Kaymakam Murat Eren Bey yeni nesil kaymakamlardan. Derdi hizmet. Çanakçı’ya yaptığı en büyük işlerden biri de 115 kişiye istihdam sağlayan tekstil atelyesi.
Cidden büyük bir atelye kurmuşlar.
Hem genişlemeye müsait hem de orijinal.
Yemekhanesinde LCD ekran televizyon bulunan bu atelyede fason imalat yaparak yurt dışına gönderiyorlarmış.
Konuşulanlara bakılırsa, Çanakçı Belediye Başkanı bu atelyeden pek hoşnut değilmiş.
Oraya yapılan yemekhanenin ruhsatı yok diye engel çıkartıyormuş.
115 kişiye iş imkanı sağlayan bir müessese söz konusu olduğunda belediye daha yapıcı, anlayışlı olmalı. İşyeri sahibi de yasal zorunlulukları yerine getirmeli.
Belediye Başkanına, "Çanakçı’ya ne gibi hizmetlerin oldu?" diye sorar birileri.
Hizmet, araçları satmakla mı yapılır? Bir trilyon borç yaparak mı olur hizmet?
Benim Giresun’dan hem sosyal açıdan, hem bürokratik açıdan, hem de siyasi açıdan aldığım izlenimler bunlar.
Netice itibariyle Giresun büyük kayıplar içerisinde.
Kısır çekişmeler devam ederse Giresun’un geleceği yok.
Umarım bu çekişmeler biter de Giresun gelişmeye devam eder.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.