Sezai ÇİMEN
GENÇLİK BİR HAZİNEDİR…
GENÇLİK BİR HAZİNEDİR…
Hayatımızın en renkli ve zevkli, bir o kadar da tehlikeli ve hassas olan gençlik dönemi için hiç düşündünüz mü? Sevgili Peygamberimiz (S.A.V) gençlerle ilgili neler söylemiş, hangi tavsiyelerde bulunmuş, gençlere nasıl davranmış?
İnsanlığın en büyük öğretmeni olan efendimiz gençlere öylesine şefkatli, öylesine candan ve sevgiyle dolu davranmış ki, gençler onun etrafında pervane olmuş, Hz. Muhammed’e (S.A.V) canı gönülden bağlanmışlardır.
Peygamberimiz "Size hayırlı gençleri tavsiye ederim. Çünkü onların kalbi daha incedir. Allah beni doğrulukla ve müsamahayla gönderdi. Bana gençler inandı, ihtiyarlar muhalefet etti" buyurmuştur.
Yüce Peygamberimiz (S.A.V) bizim için en güzel öğretici, uyarıcı ve müjdeleyicidir. "Gençliğin tehlikelerinden sakınınız" hadisinde de gençlik döneminin ne denli tehlikelerle dolu olduğunu ve bu tehlikelerden şiddetle uzak durmamız gerektiğini bizlere öğütlemektedir.
Gençlik insan hayatının en duygusal dönemidir. İnsanların gerek maddi, gerekse manevi yönden en canlı oldukları bu devrede, kritik problemlerle karşılaşılır. Zihni sadece hadiselerin dağdağasına kapılmış, ruh dünyası kısır boğuşmaların etkisinde kalmış gençliğin gönlünde, bahar çiçekleri yeşermeyecek, güneş tulu etmeyecektir.
Osmanlı'da genç kelimesinin karşılığı hazineydi. Ecdadımızın kullandığı bu kelime bile sorumluluğumuzun ne denli büyük olduğunu gösteriyor. Hazine savurgan ve bilgisiz idarecilerin elinde nasıl yok olup giderse, gençlere de doğru eğitim ve imkânlar, hedefler verilmezse bir millet, bir ulus yok olur gider.
Peygamberimiz (S.A.V) gençleri birçok hadisinde uyarıyor. Gaflete dalmamalarını, insi ve cinni şeytanlara aldanmamalarını öğütlüyor. "Senin düşmanların (içinde) en şiddetli düşmanın iki tarafın arasındaki nefsindir" diyor. Diğer bir hadiste "iki nimet vardır ki, insanların çoğu bunda aldanmıştır: Sıhhat ve boş vakit". Başka bir hadis-i kutside "Allah gençliğini, Allah'a itaat yolunda geçiren genci sever" buyurmuşlardır. İşte ebedi gençliğin yolu Allaha itaattir.
Çevremize baksak, iffetli olamamaktan dolayı işini veya okulunu yarım bırakan, sağlığını perişan eden, zamanının büyük bir bölümünü heba eden, kendisinin, babasının hatta milletinin servetini batıran nice gençler görürüz. Altın gibi gençler, pırıl pırıl kabiliyetler, zehir gibi zekâlar kaybolup gitmekte, sefil ve perişan olmaktadırlar.
İşte bunun için ayet ve hadislerde bilhassa tehlikenin odağında olan gençlerimiz şiddetle ikaz ediliyor, iffetli olmaları övülüp teşvik ediliyor. Allah (cc) bizleri şehvetini Allah rızası için terk eden, gençliğini Allah'a bağışlayan ve O'nun sevgisini kazanma yolunda harcayan gençlerden eylesin.
Rabbimiz ve Nebimiz biz gençlere; güçlü bir iman, farz ibadetlerini yerine getirmeyi, şehvetten, boş eğlenceden, gereksiz zevklerden uzak durmayı, ölümü, ahreti, Cenneti, Cehennemi düşünmeyi, tam bir Müslüman, idealist bir genç olmayı, ilim, irfan peşinde koşmayı ve Allah'a itaat etmeyi emrediyor.
Göz ve kalplerimizden cehalet örtülerini kaldırmaya, ardından hayat yolculuğunu sürekli olarak başkalarının ardı sıra giden ve onlara uyan uydu insanlar olarak değil, onurlu önderler (liderler) olarak sürdürmeyi, bu mirası elde etmeye ve ona olan güveni yeniden sağlamaya muhtaç olduğumuzun bilincine varmalıyız. Bu yolda mücadele etmeliyiz,tohumu saçıp, yeşermesini beklemeliyiz....
Üstat Necip Fazıl Kısakürek şiirinde
Tohum saç, bitmezse toprak utansın!
Hedefe varmayan mızrak utansın!
Hey gidi küheylan, koşmana bak sen!
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!
Eski çınar şimdi noel ağacı;
Dallarda iğreti yaprak utansın!
Ustada kalırsa bu öksüz yapı,
Onu sürdürmeyen çırak utansın!
Ölümden ilerde varış dediğin,
Geride ne varsa bırak utansın!
Ey bin bir tanede solmayan tek renk;
Bayraklaşamıyorsan bayrak utansın!
Selam ve dualarımla
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.