Sevgili Okurlar,

Köşemiz neredeyse tartışma platformu oldu. Bu bizi ziyadesiyle memnun ediyor.

Bu köşe sadece benim değil. Benle birlikte bize değer veren sayın okurlarımızın. Bizlere aktif olarak katılan okuyucularımıza her zaman köşemiz açıktır.

Yeter ki, terbiye sınırları içinde olsun ve belden aşağı vurmasınlar. Biz her türlü fikirlere açığız.

Ben her zaman insanlara değer veririm, bana değer verildikçe. Fikirleri beni ilgilendirmez. Fikirlerimiz örtüşmese bile ben kişileri insanlıklarından dolayı severim.

Ama bu demek değildir ki, ben o fikirlere saygı duyacağım. Duymam kesinlikle. Ancak, kişiye saygı duyarım.

Bunları belirttikten sonra “Edepsizlerden Edep Dersi..!” başlığı altındaki yazımızdan dolayı alttaki notundan anladığımız kadarıyla İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencisi sayın Nihan Önder Hanımefendi bize çok güzel bir yazı göndermiş elektronik posta yoluyla.

Kaleminden anladığım kadarıyla kendisi münevver, ileri görüşlü, olgun ve düzeyli birisi.

Bu kanıya nerden vardım?

Az sonra okuyunca siz de daha iyi anlarsınız.

Kendisinden rica ettim, kendisi de beni kırmadı yazısını yayınlamama müsaade etti.

Ben de yazısını virgülüne ve noktasına dokunmayarak yayınlıyorum.

Kendisine teşekkür ederim. En kısa zamanda da bu yazısına ben de yazıyla cevap vereceğim.

 ...........

Sayın Koç,

Şimdiye dek okuduğum yazılarınıza hiç yorum yapma ihtiyacı hissetmemiştim ancak "Edepsizlerden Edep Dersi" yazınız ister istemez beni de yorum yapmaya sevk etti.

Sayın Koç, açıkçası sizin üslubunuz, yazı diliniz, düşünceleriniz, siyasi kimliğiniz ve edebiniz beni hiç mi hiç ilgilendirmiyor.

İsterseniz küfredin hiç derdim değil en fazla sizi okumam olur biter. Fakat siz kim oluyorsunuz da size yapılan bir eleştiri nedeniyle tüm solcuları yaftalama hakkını kendinizde buluyorsunuz. Yazan kişinin solcu olduğunu nereden biliyorsunuz? Aslında ben eminim ki yorumu yazan kişi kesinlikle devrimci değil çünkü siz de emin olun ki hiçbir solcu bu tarz boş laflarla edep ile adap ile size eleştiri getirmez uğraşmaz, vakit kaybetmez..Yorumu yazan olsa olsa Kemalist’tir. Acaba siz de bu kişinin Kemalist olduğunu tahmin ettiniz de korktunuz mu böyle bir ordu devletinde Kemalistlere bu tür ithamlarda bulunmaya? Ne de olsa sosyalistleri ne Kemalistler seviyor ne İslamcılar istediğim kadar sövebilirim bunlara hiç de tepki almam diye mi düşündünüz? Ya da aklıma başka bir düşünce geliyor ki en kötüsü bu olsa gerek, çünkü bilirsiniz cehalet en kötü şeydir yazan bir adam için,  Kemalistleri devrimci olarak mı biliyorsunuz?!

Sayın Koç, yazdıklarınız gösteriyor ki size getirilen eleştiri neticesinde bir katharsis yaşamışsınız yoksa buna yansıtma mekanizması mı demek gerek?

Edebinizden kuşkunuz mu var ki bu konu da eleştiri aldığınızda doğrudan bir saldırma güdüsüyle hareket edip nice değerli insanı edebinizden duyduğunuz kuşkuyu bastırma amacıyla dilinize doluyorsunuz..? Açık vermekten korkan insanlar saldırıya geçer, kendinden emin olan insanlar saldırmaz "açıklar,anlatır"

Ben çocukken bana yaramaz dendiği zaman benden daha yaramazları gösterirdim anneme kendimi ayıbımı kapatmak için sizce sizin de bu davranışınız aynen böyle çocukça olmamış mı? Bu arada belirteyim size psikoloji, psikanaliz öğretme gibi bir derdim yok. Hiç kuşku yok ki siz zaten yeterince bilgiye sahipsinizdir bu konuda.

Eğer kendinize güveniniz tam olsaydı belli isimleri işaret etmek yerine bilginizle, teorinizle karşılık verirdiniz bu yoruma. Hee eğer sizin derdiniz "sivri dille" (ki buna sivri dil de denmez ya az  da olsa Nefi'yi tanırız biliriz) yazıp birlikte yürüdüğünüz güruhu gaza getirmek, şovenistlik yapmak ise büyük olasılıkla başardınız. Malum bizim halkımız öyle pek bakmaz bu adam ne biliyor ne yazıyor diye onların kötü olarak gördüğüne  siz de sövdüyseniz baş tacı oldunuz demektir. Biz ülkece seviyoruz reklam kokan hareketleri (bknz: Davos Fatihi).

 Hani tüm Müslümanları edepli tüm solcuları da edepsiz olarak nitelendirdiniz ya aklıma şu takıldı: neden acaba biz televizyonlarda  tecavüz haberleri izlerken solcuların adlarını değil de Hüseyin Üzmez'leri cami imamlarını falan duyuyoruz? Ama siz şimdi de dersiniz ki solcu olarak tanınan "....." kişi tecavüzden yargılandı ve böylece üzmez i haklı çıkartırsınız değil mi çünkü sizin tarzınız bu. Belli ki kabullenmeyi sevmiyorsunuz..

Üzmez ve türevleri küçücük kızlara tecavüz etsinler ve serbest bırakılsınlar sokaklarda gezerek bizleri tedirgin etmeye devam etsinler (bakın bilmem dikkatinizi çekti mi ama Müslümanlar diyerek etiketlemedim) siz de yıllar önce ölmüş bir insanın karısıyla olan ilişkisini işaret ederek edepten dem vurun.. Tebrikler gerçekten tam bir yazın insanısınız (!)

Sayın Koç olur da mailime cevap verme ihtiyacı hissederseniz, sizden ricam lütfen Tayyip Erdoğan gibi "Kasımpaşalı" havasına bürünerek sokak ağzıyla karşılık vermeyin.

Pek tabi siz benim gibilerden öğrenecek değilsiniz ya nasıl konuşacağınızı (!)

Nihan Önder

İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğrencisi