Başbakan hafta sonu Diyarbakır’daydı. Son çeyrek asırda bölücü terör çeteleri ve onların siyasî uzantılarının kol gezdiği Diyarbakır’da, yıllardır ilk olarak Güneydoğu’nun tertemiz insanlarının yüzleri gülüyordu.
Onbinlerce kişinin ellerinde Türk bayrakları ve AK Parti flamalarıyla iştirak ettiği bu coşkulu mitingde muhtemel bir dönüm noktasına imza atılıyordu. Bu mitingde sadece bir siyasî partinin mahallî seçim propagandası değil, milletçe ihtiyacını hissettiğimiz ‘birlik bütünlük’ ruhu yaşanıyordu. PKK/DTP’nin bütün engellemelerine rağmen başarıyla gerçekleştirilen bu miting, Türk siyaset tarihine geçecektir.
***
Daha önce siyaset sahnesinde yer alan oportünist politikacılar, Türkiye’nin her bölgesinde ayrı mesajlar verirlerdi. Diyarbakır halkına güya şirin gözükmek için, ‘Kürt realitesi’nin birdenbire farkına varanları mı istersiniz yoksa ‘AB’nin yolu Diyarbakır’dan geçer’ diyen riyakârları mı?..
Erdoğan’ın Diyarbakır mitingindeki konuşması, seçim meydanında nutuk atan bir politikacıdan çok, Türkiye’nin Başbakanlığı sıfatını unutmayan bir devlet adamının sorumluluğunu aksettiriyordu.
Başbakan’ın Güneydoğu politikası, hem millî birlik ve bütünlük bakımından, hem de buradaki kardeşlerimize sahip çıkılması bakımından doğru bir politikadır.
***
Daha önce de yazdık. Aslında bütün siyasî partilerin Güneydoğu bölgemizi il ve ilçeleriyle birlikte ziyaret etmeleri faydalı olacaktır. Özellikle, bir zamanlar bölgede etkili olabilmiş CHP’nin bunu yapması lâzımdır. Bazı yerlerde miting düzenlenmese de
kapalı salon toplantıları yapılabilir. Burada önemli olan, bölge halkına yalnız olmadığını göstermek ve insanımıza sahip çıkabilmektir.
Gene ANAP ve DP gibi merkez partileri de, mevcut durumdaki engellerine rağmen, bir zamanlar bu bölgedeki tabanlarıyla buluşabileceklerdir.
Aynı şekilde, bütün bakanların ve üst seviye bürokratları bölgeye sık sık gelmeleri ve bölge insanının dertleriyle yakından ilgilenilmesi de tabanda bir sahiplenme duygusuna yol açacaktır.
***
Güneydoğu’da ve özellikle Diyarbakır’da mahallî seçimler, normal bir mahallî seçimden çok daha fazla önem taşımaktadır. Mesele, sadece PKK/DTP’nin simgesi haline gelmiş Baydemir’in değişmesi ve halkın daha fazla hizmete kavuşması değildir. Asıl önemli olan, Türkiye’de karşılıklı saygı ve anlayışla hizmet esasına dayanan yeni bir toplumsal uzlaşma, birlik ve bütünlük döneminin başlatılmasıdır.
Diyarbakır’da büyük bir ihtimalle AK Parti adayının Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazanması, hem Diyarbakır, hem Güneydoğu, hem de bütün Türkiye için bir dönüm noktası teşkil edecektir.
Güneydoğu’nun boynu bükük insanının, artık dış güçlerin oyuncağı hâline gelmiş terör örgütü ve uzantılarının tehditlerine boyun eğmeyip, kan, gözyaşı ve terör yerine, barış, refah ve huzuru tercih edeceğine inanıyoruz.
***
Canım hemşehrilerim, sevgili Diyarbakırlılara şu Diyarbakır türküsüyle seslenmek istiyorum:
‘Diyarbekir şad akar,
... Severem ben seni’ (Nakarat)
İnanıyoruz ki Diyarbakır şad akacaktır.