Önce 3 kuvvet komutanının ifadesi alındı.

Ardından Kozmik odaya girildi.

Ve ‘yargı reformu’ daha net ifadelerle dillendirilmeye başlandı.

Tam bu sırada 'Tek Parti Diktası, Sivil Darbe' iddiaları…

Dikta heveslilerinin dikta iddiası…

AK Parti haddini aşmıştır.

Bir şeyler yapılmalıdır.

“Darbe tutmadı kapatalım” der biri…

‘Süper fikir!’ desteği gelir.

‘Hazır dinleme iddiaları da tuttu.

TİB’e de baskın yapıldı’ diye söze başlar…

‘Yargıçların bazılarının ETÖ ile ufak tefek ilişkisi deşifre olsa da fark etmez.

Biz bu işin içinden çıkarız.

Yoksa işimiz sakat.’

***

‘Şimdi tam zamanı’ diye yükselen bir başka sese,

‘Neden şimdi zamanı?’ sorusu geldiğinde

Açıklaması kolaydır ve söze başlar;

‘Parti kapatmalar Venedik kriterlerine göre yeniden ele alınıp zorlaştırılmadı.

12 Eylül ürünü HSYK yeniden yapılandırılmadı.

Sonra henüz Anayasa Mahkemesinin yapısına bir müdahale de olmadı.

Bürokrat dokunulmazlığına dokunmaları ise şimdilik imkânsız…

O zaman şimdi değil de ne zaman?

Soruya verilen cevap her ne kadar soruyla da bitse düşünce bu.

Ve düğmeye basılır…

***

Ses tanıdık…

Kaos çıkartarak darbe planlayanların dışarıdaki destekçileri.

Amaçları aynı ama ellerindeki materyal farklı…

Amaçlarına ulaşmak için ‘dinleme’ senaryosunu gündeme getiriyorlar.

Yargıtay Başsavcısı tarafından başlatılan incelemeye delil sunma çabası içinde yarışıyorlar.

AK Parti’ye açılan ilk kapatma davasını unutmayalım…

Savcının delillerinin yüzde 70’ini gazete manşetleri oluşturuyordu.

Şimdi de en büyük desteğin malum medyadan gelmesi manidar değil.

***

Artık bu iş ciddiye alınmalı

Ve ahtapotun kolları vücudu sarmadan müdahale yapılmalı.

Yara belli.

Sargı tutmuyor…

Oysa elimizde bir reçete var.

Üstelik reçetede bir doktorun değil, 5 profesör ve bir Doçent’in imzası var.

Prof. Dr. Ergun ÖZBUDUN, Prof. Dr. Zühtü ARSLAN, Prof. Dr. Yavuz ATAR, Prof. Dr. Fazıl Hüsnü ERDEM, Prof. Dr. Levent KÖKER ve Doç. Dr. Serap YAZICI…

Reçetenin adı ‘Sivil Anayasa’

AK Parti için hazırlanan ve raflarda çürüyen yeni anayasa taslağı…

Daha fazla demokrasi ve özgürlük için atılan en büyük adım.

Tüm dertlerin anası olan ‘darbe anayasası’ virüsünden kurtulmanın yolu.

***

Kısaca reçeteyi hatırlamakta fayda var:

-HSYK ve YAŞ'a yargı yolu açılacak,

-Yargı 'bağımsız ve tarafsız' olacak,

-Egemenlik millete devredilecek,

-Komutanlara yüce divan yolu açılacak,

-Parti kapatma zorlaştırılacak,

-Kılık kıyafet, yükseköğretimde serbest olacak,

-YÖK kaldırılacak,

-Anayasa'daki Türklük tanımına 'din ve ırk ayırt edilmeksizin' ibaresi eklenecek.

-Sivillerin askeri yargıda yargılanması engellenecek,

-Dokunulmazlıklar kısıtlanacak.

Bu reçeteyi okuyan hasta daha uygulamaya geçmeden şifa bulur.

Bu şifa engellenirse AK Parti ile millet komaya girer.

Koma’dan çıkmak hiçte kolay olmaz.