Hakkı ERÇETİN
Çanakkale ve Mirası
Çanakkale savaşının sene-i devriyesi olması hasebiyle daha önce kaleme aldığım yazımı sizlerle tekrar paylaşmak istiyorum.
Çanakkale savaşı ve necip Türk milletinin asaleti ile ilgili bir hatıramı sizler ile paylaşmak istiyorum.
Yıl 1988, üniversite 3. Sınıf yaz tatilinde harçlığımı kazanmak için Marmaris’te bir otel gurubunda çalışıyordum. Çalıştığım otel büyük bir otel gurubu içinde yer alan küçük bir butik oteldi. Gurubun genel müşterisi Almanlar olmasına rağmen bu otelin müşterileri İngilizlerden oluşuyordu.
Gelen bir müşteri gurubu içinde yaşlı bir çift vardı. Erkek yaklaşık 90 yaşlarında karısı ise 80 yaşlarında idi. Kaldıkları oda otelin 3. Katında yer alıyordu. Bu sebeple yaşlı çiftin odalarına çıkışları epey zahmetli oluyordu. Ben de denk geldiği zaman bu çifte odalarına çıkmalarında yardımcı oluyordum. Bu vesile ile aramızda bir sohbet ortamı oluşmuştu.
Geldiklerinin 3. Gününden itibaren bu yaşlı İngiliz her gün ikindi vakti beni odasına davet ediyor ve kendi elleri ile kahve yapıp bana ikram ediyordu. Kahveyi hazırlar iken yaşlılığından dolayı elleri sürekli titriyor ve kahveyi bu titreyen elleri ile hazırlıyordu. Bu görüntü beni cidden rahatsız ediyordu. Yaşlı adam bu ikramı yaparken her an titreyen ellerinden bardaklar düşüp kırılacakmış gibi geliyordu. Bu manzaraya gönlüm razı olmadığı için ısrarla yaşlı adama bu kahveleri otelin çay ocağından alabileceğimizi söylüyor ve bu zahmete girmemesini talep ediyordum. Ancak yaşlı İngiliz ısrarla bu teklifimi red ediyor ve kahveleri hazırlamada ısrar ediyordu.
Bu olay istisnasız her gün tekrar ediyordu. Otelden ayrılmalarına birkaç gün kala yaşlı İngiliz güç bela merdivenleri çıktıktan sonra yine beni çağırarak kahve hazırlamaya koyuldu. Ben de yine ısrarla bu zahmete girmemesini ne içeceksek otel bünyesinden temin edebileceğimizi hatırlattım. Fakat yaşlı İngiliz oralı olmadı. Her zamanki gibi titreyen elleri ile kahveyi hazırlayarak bana ikram etti.
Kahvesinden birkaç yudum alıp nefeslendikten sonra dedi ki ; ‘Oğlum, ben Birleşik Krallık ordusunda Çanakkale (Galipoli) savaşına katılmış bir askerim. Bu savaş esnasında Türk milletini tanıma fırsatım oldu. Bütün kalbimle ifade ediyorum ki Türk milleti çok asil millettir ve kesinlikle saygı ve ikramı hak etmektedir. Sana yaptığım bu küçük ikramdaki ısrarımın sebebi budur. Çünkü bu asil milletin torunlarının da bu saygıyı hak ettiğini düşünüyorum. Sana bu ikramı yaparken zorlandığımı düşündün ben ise bundan büyük keyif alıp şeref duydum.’
Bu sözler üzerine söyleyecek söz bulamadım. Bana bu duyguyu yaşatan ceddim ile bir kez daha gurur duydum. Bu payeye de mazhar olduğum için Rabbime binlerce şükür ettim.
Ruhları şad olsun. Bizlere de onlara layık nesil olmayı Cenab-ı Mevla nasip etsin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.