Uğur CANBOLAT
BÜYÜMEK KÜÇÜLMEKTİR!..
ŞAŞIRMAYIN söyleyeceğim şeye… Biraz düşünün bana hak vereceksiniz.
Büyümek küçülmektir!
Söylemek istediğim cümle bu.
Günlerdir içimde döndürüp duruyorum. Daha uzun cümleler şeklindeki bu düşüncemi iki kelimelik bir cümleye nasıl sığdırabilirdim. Denedim ama başaramadım.
Ve işte şimdi söylüyorum. Büyümek küçülmektir.
İnanmazsanız sizde kendi üzerinizde veya çevrenizde minik bir gözlem yapın.
Bu sonuca ulaşacaksınız.
Büyümek küçülmektir evet.
İnsan belki fark etmiyor. Tekebbür ettiği zamanlar, büyüklenme hastalığına yenik düştüğü vakitler aslında nasılda küçülüyor.
Nerede küçülüyor peki?
Hakikat karşısında küçülüyor.
Kendi gerçeği karşısında, gönlüne karşı küçülüyor.
Diğer varlıklar nezdinde de küçülüyor.
Ya çevresi, yakınları gözünde? Onların gözünde de un ufak oluyor.
Egosu büyüyenin ahlakı küçülüyor, anlayışı daralıyor, toleransı kısırlaşıyor. Bu kadar mı? Hayır.
Merhametten eser kalmıyor.
Ya sevgi? Kendisini dev aynasında görenin sevgisi, sevgi midir? İlgisi, ilgi mi?
Onu da karşı tarafa lütuf gibi gördüğü için o da uçup gidiyor.
Aslına bakarsanız kibir tahtında oturana gösterdiğiniz sevgi ona göre sizin için bir artı değer değildir. Kendisine zaten gösterilmesi gereken bir mecburiyettir.
Tekrar hükmümü yineliyorum. Büyümek küçülmektir.
Ve bir adım daha ileri giderek diyorum ki; küçülmek büyümektir.
Kendisini küçük gören küçülmez. Eksik gören tamamlanır. Az gören çoğalır.
Yokluk libası giymek varlık sahibi olmaktır esasen. İncelik şurada ki; o varlığı kendine ait görmemek, kendinden görmemektir.
Varlık tevehhümünde bulunmayandır asıl var olan.
Zannında var olanlar bir gölgeden fazlası değildir. Büyüdüğünü varsayanlar küçülenlerdir.
Hatta yok olanlardır.
Neydi hükmümüz?
Büyümek küçülmektir!
26.04.2018
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.