Bu mayınlı arazi kıyametinin başlangıcında, daha ilk gün "vay vay vay" diye saçımı başımı yolmuştum. "Demek bu iş kotarılmış da şimdi rötuşu yapılıyor." Benim bunu yazmamın sebebi Başbakan'ın:

"İzak çalıştıracak, Hasan çalışacak" lâfıyla ağzından kaçan gerçekti. Şimdi gene bir kürsüye çıkmış gülünç şeyler söylüyor. O seçim meydanlarında kendisine kolaylık sağlayan:

"Bir dikili ağaçları yok" lâfına şimdi de "bir çakılı çivileri yok" buluşunu eklemiş. Neden gülünç olduğunu söyliyeyim. O sata sata bitiremedikleri Erdemir'inden tut da İsdemir'ine kadar pek çok tesis büyük dev tesis, buna İPRAŞ ve Bandırma'daki Bor fabrikası dahil, İnönü zamanında kurulmuştur. Atatürk zamanında kurulanları hem de o kadar zor şartlarda kurulanları saymıyorum.

Sen neyi kurdun Sayın Başbakan? Köprü ve kavşak açmaktan başka ne yaptın? İnsan biraz insaflı olur. Sattın, sadece sattın. Hâlâ satmaya çalışıyorsun ama bu sefer sert kayaya çarptın. Bu sefer Allah'ın lütfu ile, o değiştirmeye çalıştığınız Türkiye Cumhuriyeti'nin denetleyici yargı kurumlarından Danıştay, senin kanununu iade edince, genel kuruldan geçirmeye kalkıştın, olmadı. Bu sefer adamlarını da böldün, çatlattın. II. Körfez Savaşı'ndaki tezkere gibi, bu kanunları geçirirseniz, bunun vebalini nasıl ödersiniz bilmiyorum. Çünkü şimdi köylü, kentli, güneydoğulu, yandaş medya, herkes irkildi.

"Bu kadar olmaz" demeye başladı. En son itiraf eden de ne güzel, İsrail oldu:

"Biz tarım ve sulamada teknolojik imkânlar ve kullanımı noktasında çok ilerideyiz. istiyoruz ki GAP çerçevesinde en büyük arazinin var olduğu Şanlıurfa'da bu noktadaki birikimlerimizi sizlerle paylaşalım." Bunları Şanlıurfa'da söylüyor. Bir zamanlar da Netanyahu "Bir ülkenin doğal büyüme hakkı engellenemez" gibilerden bir şey söylemişti.

Devam ediyor büyükelçi:

"Bu bölge hem Müslümanlar için hem Yahudiler için çok önemli bir yer. Biz küçüklüğümüzden beri nerden geldiğimizi ve tarihimizi biliyoruz. Her Yahudi için bu topraklar atalarımızın, dedelerimizin geldiği bu topraklara gelmek çok önemli. Özellikle Şanlıurfa ve Harran bizim için çok önemli."

Papa'nın İsrail ziyaretini, "Armageddon savaşı başlatıldı" diye yorumluyorlar. Ne dersiniz?

***

Hep derim ya, Türkiye'de artık gündem günle değil, saatle değişiyor, tam bu yazıyı yazarken tasarının komisyona geri çekildiğini alt yazı olarak geçmeye başladı televizyonlar. Oysa ben Türkiye'de yapılmakta olan ve basının nedense hiç yanına uğramadığı Şanghay işbirliğinin toplantısından da bahsedecektim. Amerikan ve AB bağımlılığına karşı bir seçenek yahut iki tarafla birden münasebet kurulabilecek bir politik imkân sağlayan örgütten. Duyduğuma göre dışişlerinde de kimse yokmuş. Bir tek kişi bile yokmuş. Ben Türkiye'nin gündemine de, Başbakan'ın konuşma gündemine de yetişemiyorum. Bu yüzden de yazılarım bazen böyle işi geriden takip ediyor.

Kaynak: Milli Gazete