Pınar KİBAR
Bir „EVET“de benim babamdan
Bir kaç gün sonra 12 Eylül´de, Anayasa değişikliğine ünlüler de „EVET“ oyunu kullanacak. Bunların arasında; Cahit Berkay, Emel Müftüoğlu, Sinan Çetin, Nihat Doğan, Abdurrahman Dilipak, Hüseyin Gülerce, Hasan Celal Güzel, Ali Bulaç, Prof. Dr. İskender Pala ve daha nicesi var. Bunları medya vasıtasıyla öğrendik.
Bunlara ilave olarak en yakınımda olan, yani babamın oyu da „EVET“ olacak.
Peki…
Benim babam neden „Evet“ diyor?
Buyurun:
Eğer benim ülkem modern ve gelişmiş ülkeler seviyesine çıkacaksa, sivil bir Anayasa´nın şart olduğuna inanmaktayım. Yürürlükteki Anayasa asker kafasıyla yapılan bir Anayasa´ dır. Oysaki her şey kendi alanında kalmalıdır. Asker kafasıyla siviller yönetilemez. Sivil düşünce ile askerin talim ve terbiyesi yapılamaz. Bu nedenle herkes kendi alanında faaliyet göstermelidir. Şimdi ki Anayasa aslında tamamen sivil düşüncenin ürünü olmalı ve değiştirilmelidir. Şu andaki imkânlar ve konjonktür buna müsaade etmemektedir. 29 Madde´nin hepsi yüzde yüz doğru bir karardır. Yetmez, ama yine de „Evet“. Bana göre bu 29 Madde´nin içinde en önemlileri şunlardır:
Birincisi, „Ben vatandaş olarak herhangi bir hukuki haksızlığa uğradığımda, Anayasa Mahkemesi´ne bireysel başvuruda bulunabileceğim. Anayasa Mahkemesi üyelerinin çokluğu, hukukun daha saydam işlemesini sağlayacaktır. Çünkü, küçük mahkemeler de dayısı ve parası olmayan vatandaş haklı olduğu halde haksız duruma düşürüldüğünde, rahatlıkla Anayasa Mahkemesi´ne başvurabilecektir“.
İkincisi, “Hâkimlerin de HSYK’ YA üye seçme hakkına sahip olacaklardır ve böylece Danıştay da – Sayıştay da HSYK´ya üye seçim bicimi olan, al gülüm ver gülüm olayı bitecektir. Yani tüm hâkimlerin, avukatların ve savcıların seçim hakkı olacaktır. Böyle bir sistemde hukukta şeffaf, adil bir anlayış hüküm sürecektir. Hukukun böyle olduğu toplumlarda buna bağlı olarak bütün kurum, kuruluşlar ve fertler daha verimli olacaklardır. Ve sonuçta gerçek demokrasi kültürü avamdan tavana kadar yerleşecektir“.
Üçüncüsü, „Askerin sivil mahkemelerde yargılanma yolu açılacaktır. Bir rütbeli, kışlanın dışında sivile karşı bir problemi ve davası olduğunda, kesinlikle rütbeli hakkında sivil mahkemelerde dava açılamamaktadır. Bu tabu böylece yeni Anayasa´yla yıkılacaktır. Ve askerde sivil mahkemeler önünde eşit bir şekilde sivillerle beraber hesap verecektir“.
Dördüncüsü, „Ordudan hiç yoktan sudan bahanelerle ve iftiralarla atılan askerler, hiç bir hak talebinde bulunamamaktaydılar. Bu güne kadar binlerce asker ordudan atıldı. Bu yeni Anayasa ile artık bu hukuksuzluğa son verilmekte. Böyle mağdur olan askerlere yargı yolu açılmaktadır“. Daha bir basit mantıkla Anayasa Mahkemesi bu maddeleri inceleyerek, iptal etmeyip onaylamıştır. Halkın yararına olmasaydı bu güne kadar ideolojik kararlar veren Anayasa Mahkemesi, bunu da iptal edebilirdi.
Evet…
Bu nedenlerden olayı yetersizde olsa, bu Anayasa değişikliğine „EVET“ diyoruz.
İnşallah gelecekte tüm sivil toplum kuruluşları hiçbir dünya görüşüne bakılmadan bir araya gelip, yeni bir Anayasa yapıp, yaşama geçirirler. Anayasa´sı şeffaf olan, vatandaşıyla çelişmeyen ülkeler, gerek ekonomik gerek siyasi, her yönden modern bir ülke olma yolunda hızla ilerler. Bunun için yine diyoruz; Yeni yapılan Anayasa değişikliklerine ve yapılacak yeni sivil Anayasalara „EVET“, „EVET“.
Hayırlı olur inşallah.
Muhabbetle Efendim
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.