İşin ahlaki boyutu;

Kim ne derse desin ortada her bakımdan çirkin ve çok adi bir durum var. Öncelikle söylemek isterim ki; kasetteki görüntüleri ahlak değerinin arkasına sığınarak savunmaya çalışmak ve buradan Baykal’ı mağdur pozisyonuna sokarak korumaya çalışmak yanlış bir tutumdur. Bu ülkede her fırsatta kendini saygın, ahlaklı, namuslu bir politikacı olarak takdim eden diğerlerini ise sürekli namussuzlukla itham eden bir politikacı bana göre yolsuzluğun, ahlaksızlığın daniskasını yapmıştır. Bir aileyi darmadağın etmiştir. Yaşadığı bu gayri meşru ilişkiyle namuslu insanları rencide etmiştir. 

Başta Ahmet Altan olmak üzere birçok kişi Baykal’a yapılanları ahlaksızca buluyor. Baykal’ın yaptığı ahlaksızlık değilmiş gibi! Ortada bir kaset var ve bu kasette kimsenin tasvip edemeyeceği, edepsiz görüntüler var. Ve bunun da kahramanı Baykal. Baykal asrın yolsuzluğunu yapmıştır. En yakın arkadaşının namusunu çalmıştır. Ve bu çok alçakçadır.  Savunulacak hiçbir yanı da yoktur. Ayrıca Türk basını ahlaklı olduğunu Baykal’ın ortaya çıkartılan bu görüntüleriyle mi hatırladı acaba? Fadime Şahin’le Müslüm Gündüz’ün görüntülerinin haftalarca basında yer aldığı dönemlerde bu mahremiyet kimsenin aklına gelmedi mi? Ve bu görüntüler bütün inançlı kesime mal edilirken ve binlerce başörtülü kız zan altında bırakılırken kimsenin aklına vicdan, ahlak gibi değerler gelmedi mi? Şimdi mi hatırladılar ahlakı…Kişilik haklarını..

İşin politik yanı;

Baykal’ın biletini kesenler bunu, onun gururunu, onurunu ve şerefini iki paralık ederek yaptılar. Şüphesiz çok kötü bir ceza bu Baykal’a kesilen… Ergenekon’un avukatıyım diyen bir siyasi parti liderine görevini hakkıyla yerine getirmediğinden dolayı mı kesildi bu ceza yoksa CHP’nin tasfiyesi üzerine bir komplo mu bu, ya da CHP’nin yeni dinamiklerle daha da güçlenerek sözde sivil vesayetin önünü kesmeye mi planlıyorlar, ufukta bir MHP-CHP koalisyonu var mı bunları bize zaman gösterecek... Hürriyet Gazetesi kasetin ortaya çıktığı gün “Bir tarih sona erdi!” diye manşet atmıştı. Sürekli olarak Baykal’ı destekleyen ve onu Anayasa Mahkemesi turlarında yalnız bırakmayan Doğan Medya’sının yazarları; yazılarını “ayıptır, günahtır, rezilliktir” diye başlayarak sonunda da artık gereğini yapıp istifa etmelidir diye bitiriyorlardı. İlginç gelişmeler bunlar.

Ben bu gelişmelerden de yola çıkarak Baykal’ın geri dönmeyeceğini düşünüyorum. Aksi takdirde bu kaset gibi nicelerini devreye solabilirler. Sanırım bunu en iyi bilen Baykal’ın kendisidir. Bu bakımdan Baykal devri artık bitmiştir. –Mitolojide anlatılır- İkarus’un babası Daidalos’un labirentinden kaçmak için balmumundan iki kanat yapmıştır. Ve  sonra oğluna özellikle tembihler; “oğlum çok yükseklere çıkma güneş balmumu kanadını eritir ve yere çakılırsın sonra çok alçaktan da uçma deniz balmumu kanadını uçamaz hale getirir.” Ancak İkarus, sürekli yükseklerde olma hırsından dolayı babasının bu öğüdü dinlemedi ve yere çakıldı. Çok hırslı bir politikacıydı Baykal. Bu hırsı yüzünden çok hata yaptı. Hatanın en büyüğü Ergenekon avukatlığıydı. Halkına olan güvensizlikti. İki de bir Meclisi çalışamaz hale getirmesiydi..

Şimdi CHP yeni bir taktik ve stratejiyle yola çıkacak.İki isim düşünüyorum bunlardan biri Gürsel Tekin diğeri ise Kılıçdaroğlu..Gürsel Tekin artık Baykal bize babalık, ağabeylik yapacak diyor Kılıçdaroğlu ise etrafında onu şişiren ekibine çok güveniyor.Kuşkusuz bu süreçte Baykal hak ettiğinden de fazla övgülere layık görülecek.Kampanyalar düzenlenecek.Belki Baykal’ın heykeli bile dikilir CHP binasının önüne..Bütün bunlar senin devrini biz bitirmedik mesajı olacaktır.Ne olursa olsun bu, yeni bir döneme girildiğinin  göstergesidir.Türkiye içinde öyle.