Ahmet TÜRKAN
BARIŞ PINARI HAREKATI ÜZERİNE
Bugün Fırat’ın doğusunu yani Suriye’nin Kuzey Doğusunu terör koridoru yapmak isteyen PKK, PYD, YPG ve diğer uzantılar vasıtası ile 40 yıldır ülkemize göz dikmiş terörist hainlerin sınırımızdan 30 Km. uzağa kovalanması ve yakalananların yok edilmesi amacıyla “Barış Pınarı Harekatı” başlamıştır.
Uzun bir süredir ABD ve bazı Avrupa ülkelerinin sıkı desteği ile sürekli saldırgan politika izleyen terör yuvaları sınırımızdan uzaklaştırılmış olacaktır. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları ile iyi bir darbe yiyen teröristler ABD’nin çok ciddi silah yarımı ile tekrar palazlandırılmış ve art niyetlerini açıkça göstermekten çekinmez olmuşlardı.
Bu terör oluşumlarının arkasında çok uzun hedefli İsrail’in “arzı mev’ud” planları vardır. Kurulan terör gruplarının tamamı aslında bu amaca hizmet etmektedirler. Yoksa teröristler devlet kuramazlar Dünyada bir örneği yoktur. Devletleri halk ve halkın ordusu kurar ve devam ettirir.
Henüz seksenlerin başında Asala Terör örgütünün sahadan çekilip PKK’nın kurulduğu mekan Suriye’nin Kuzeyinde yer alan Bekaa vadisidir. O zamanki Hafız Esat jejimi bu oluşuma ses çıkarmamış hatta desteklemiştir. Sonrasında Irak’ın ABD tarafından istila edilmesi ve Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin ABD desteği ile kurulması neticesinde PKK yapılanması Kandil’e kaydırılmış terör merkezi haline getirilmiştir.
ABD o yıllarda Türkiye’ye istihbarat desteği vereceğinin bildirmiş ve ‘Çevik Güç’ adlı yapı ile senelerce istihbarat verdiğini söyleyerek PKK’nın büyümesinin sağlamıştır. Hiçbir zaman gerçekçi istihbarat vermemiştir. Tavşan kaç tazı tut taktiği ile sürekli ülkemizi oyalamıştır.
O yıllar Fetö’nün TSK’da yapılanma yılları idi. Gizli kapaklı yapılanmalar tüm bu yıllar boyu devam etmiş 1997 yılında “Batı Çalışma Grubu” oluşumu ile TSK’nın mütedeyyin askerlere karşı yıpratıcı ve saldırgan tutumu Fetö’nün işine yaramış ve Müslüman görünümlü kepaze yapı islami hassasiyeti olan askerleri Batı Çalışma Grubu’na ihbar ederek ordudan tasviyesini sağlamışlardır. Bu yıllar PKK’nın güç kazanma yılları olduğu istihbarat raporları incelendiğinde görülecektir. PKK ve Fetö birlikte hareket etmiş ve ABD istihbaratı ve İstihbarat içindeki Fetö yapılanması terörün büyümesini sağlamıştır.
15 Temmuz2016 darbe girişimi bu yapının açıkça ortaya çıkmasına sebep olmuş ordudan temizlenen Fetö mensuplarından sonra Ordunun etkinliği artmış gerek yurt içinde ve gerekse Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı harekatları Kuzey Irak’a yapılan harekatlar ciddi bir başarılar ile sonuçlanmıştır.
ABD Türkiye’nin özellikle Sayın Başkanımızın ısrarlı ve yerinde tutumu karşısında geri adım atarak Kuzey Suriye’yi yani Fırat’ın doğusunda oluşturmak için uzun bir mücadele verdiğimiz Barış Koridorunu boşaltmak zorunda kalmıştır. Önce ne yapacağını şaşırmış Ekonomik yaptırım tehdidinde bulunmuş sonra ise düzelterek ‘bizim Suriye savaşında ne işimiz var canım’ gibi basit ifadeler ile geri çekildiğini, çekilmek zorunda kaldığını itiraf etmiştir.
Bu bölgede tutulan 10.000 civarında IŞİD Terörist unsurlarının sorumluluğunu Türkiye’ye bırakacağını açıklamıştır. Bu çok ciddi bir sorundur. Kendi kurup yönetmekten aciz kaldığı bir terör grubunu daha satmış görüntüsü vermektedir. Aynen PKK, PYD, YPG teröristlerini sattı görüntüsü verdiği gibi. PYD, YPG’ye verdiği tırlar dolusu silahların sayısını kendileri bile unutmuştur.
Burada bir konuya çok dikkat edilmelidir.
ABD bu teröristleri elleri bağlı teslim etmeyecektir. Bu hainlerin tamamının ABD tarafından eğitilmiş ve silahlandırılmış olma ihtimali çok yüksektir. Karşımıza da PYD, YPG görüntüsü ile çıkacaklardır. ABD biz oradan çıktıktan sonra bunları PYD silahlandırmış ne yapalım diyecektir. Ama şu gerçek akıldan çıkarılmamalıdır. Sattığı doğrudur, lakin ucuza satmamıştır. Çok ciddi bir silah desteği vererek, tepeden tırnağa silahlandırarak, bunlar size yeter kanaati ile sahadan ayrılmaktadır.
Afrin’de Zeytin Dalı Harekatı’na başladığımızda bıyık altından gülen ABD şimdi açıkça bazı terbiyesizliklerini itiraf etmek zorunda kalmıştır. Döviz spekülasyonlarını kendisinin yaptırdığını itiraf eden Trump yeni bir tehditte bulunmasına rağmen ekonomi piyasalarından istediği etkiyi alamayınca taktik değiştirerek Fırat’ın doğusu sizin olsun demek zorunda kalmıştır.
Bu resmen bir savaştır. Hak savaşıdır. Savaş kuralları geçerlidir. Savaş mahkemeleri derhal görev planlaması yapmalıdır.
ABD tarafından Türkiye’ye devredileceği söylenen 10.000 civarında IŞİD Terör unsurları Darul Harp Mahkemelerinde yargılanarak tamamı infaz edilmelidir.
Yoksa inlerinden fırlamış mahlukları gibi başımıza dert açacaktır.
Barış Pınarı Harekatı’nda Kahraman ordumuza muvaffakıyyetler diliyorum
Tüm halkımızın duaları Kahraman Mehmetçiğimizle olsun inşallah. Ayağınıza taş değmesin, burnunuz kanamasın. Zayiat vermeden gidip teröristleri o topraklara gömün.
Ahmet TÜRKAN - HABERNAME
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.