Lütfi AYHAN
"Bahçelere Müjdeler Edin"
“Yollara sular dökün,
bahçelere müjdeler edin,
bahar kokuları geliyor”
Çünkü Ayasofya’mız açılıyor
Çünkü masum Ayasofya’nın gözyaşları diniyor
Çünkü "Tevhid Asrı" başlıyor
“…Yol verin, açılın, savulun.
Beri durun, beri…”
Çünkü Ayasofya’mız açılıyor
Çünkü Masum Ayasofya’nın gözyaşları diniyor
Çünkü "Tevhid Asrı" başlıyor
“…Gökler yeryüzünü kapladı, örttü bir anda.
Bir anda dört yanı misk gibi bir koku sardı.
Bir anda bir velvele, bir kıyamet koptu cihanda…”.
Çünkü Ayasofya’mız açılıyor
Çünkü masum Ayasofya’nın gözyaşları diniyor
Çünkü "Tevhid Asrı" başlıyor
“…Bir anda can geldi bağlara, bağlar ışıdı.
Bir anda açıldı baktı bağlara gözler.
Bir anda bizde ne gam kaldı, ne dert kaldı, ne keder...”
Çünkü Ayasofya’mız açılıyor
Çünkü masum Ayasofya’nın gözyaşları diniyor
Çünkü "Tevhid Asrı" başlıyor
“…Yayından fırladı ok.
Hedefe ha vardı, ha varacak.
Bahçeler selama durdu.
Selviler ayağa kalktı.
Çayır çimen yollara düştü…”
Çünkü Ayasofya’mız açılıyor
Çünkü masum Ayasofya’nın gözyaşları diniyor
Çünkü “TEVHİD ASRI” başlıyor.
Çünkü asırlık hasret bitiyor.
Çünkü asırlık esaret sona eriyor.
Çünkü Küheylanlar şaha kalkıyor
Çünkü Bülbüller şakımaya, güller açmaya, nergisler kokmaya başlıyor.
Çünkü milli ruh, milli tefekkür diriliyor.
Çünkü asırlara damga vuran adil ve güçlü nesil geliyor.
Çünkü Fatihin kıratı bulut olup İstanbul semalarında şaha kalkıyor.
Çünkü Fatih Dedemizin ruhu hüzün diyarından sürur ülkesine göç ediyor.
Çünkü bize efendilik taslayanlar biçare bir halde bağırıp çağırmaktan başka bir şey yapamıyor.
Çünkü mazlum Afrika’ya, masum Asya’ya merhamet güneşi tüluğ ediyor.
Çünkü sevinci, neşeyi, süruru unutan, gamdan, kederden, kasvetten başka duygusu kalmayan müstazaflara muştular gidiyor.
Çünkü Yunusun deyimi ile;
“…Tevhid imiş cümle alem.
Tevhidi bilendir adem.
Bu tevhidi inkar eden
Öz canına düşman imiş…”
Gerçeği yükseliyor cihan semalarına,
Çünkü ,
“…Adımız miskindir bizim
Düşmanımız kindir bizim
Biz kimseye kin tutmayız
Kamu âlem birdir bize…”
Anlayışının Ümran Güneşi, şu fani dünyanın ufuklarında yavaş yavaş görülmeye başlıyor…
Çünkü, Çünkü, Çünkü… Hak yerini buluyor…
Bu günleri bizlere gösteren Rabbimize sonsuz hamd ve şükür, Âlemlere rahmet Peygamberimize milyonlarca salat ve selam ediyoruz. Bu sevinci bahşeden Allah’ımıza secdeler ediyor, şükranlarımızı arz ediyoruz. Peygamber müjdesinin bu canlı timsalinin gözyaşlarını dindiren, Atamız Fatihin o ürkütücü bedduasından milleti ve vatanı kurtaran yiğitlere selam olsun. Bu büyük zaferin kazanılmasında rol alan herkese bu gün bizler şükranlarımızı sunarken tarih bu kahramanların destanını yazacaktır.
Yıllardır bu dava için çalışan, bu uğurda ter döken, fikir üreten, uğraşan, risk alan, yazı yazan, para harcayan, mitingler yapan, mitinglere katılan, dualar eden, hüzünlenen, göz yaşı döken, bayrak sallayan, yol yürüyen… Bunları yapmasa bile engel olmayan; din adamı, siyasetçi, yazar, mütefekkir, şair, iş adamı …Herkesten ve her kurumdan Allah razı olsun.
24 Temmuz Cuma, 3 Zilhicce Cuma bayramımız şimdiden kutlu ve mübarek olsun. Bu güne, bu günü hafızalara kazıyacak özel bir ad bulmamız lazım değil mi? İnşallah ferasetli, güngörmüş milletimiz bu vazifeyi de Allah'ın izni ile hakkıyla yerine getirecektir.
Not: Şiiri için, Hemşerim Mevlana Celaleddin . Rumi’ye teşekkür eder saygılarımı hürmetlerimi sunarım. Ruhu şad olsun. O'nun Şems'in gelişi için yazdığı söylenen şiirindeki duyguları ödünç alıp milletimizin Ayasofya Camii'nın ibadete açılışına gösterdiği sevgiyi yazıya dökmeye çalıştım.
"O GELİYOR O" Şiirinin tamamı:
Yollara sular dökün,
bahçelere müjdeler edin,
bahar kokuları geliyor,
o geliyor, o
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor.
Yol verin, açılın, savulun.
Beri durun, beri.
Yüzü apaydınlık, akpak,
bastığı yeri ardında gündüzler gibi bırakarak
O geliyor, o.
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor.
Gökler yeryüzünü kapladı, örttü bir anda.
Bir anda dört yanı misk gibi bir koku sardı.
Bir anda bir velvele, bir kıyamet koptu cihanda.
O geliyor, o.
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor.
Bir anda can geldi bağlara, bağlar ışıdı.
Bir anda açıldı baktı bağlara gözler.
Bir anda bizde ne gam kaldı, ne dert kaldı, ne keder.
O geliyor, o.
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor.
Yayından fırladı ok.
Hedefe ha vardı, ha varacak.
Bahçeler selama durdu.
Selviler ayağa kalktı.
Çayır çimen yollara düştü.
İşte konca, ata binmiş geliyor.
Biz ne duruyoruz,
O geliyor, o.
Ay parçamız, sevgilimiz, yarimiz geliyor.
Sen bizim yöremize gelirsen göreceksin, ey şems,
Huyumuz sadece susmak olmuş bizim, susmak.
Senin güzel gözlerinçin işte canım pusuda.
Rahatım kaçtı benim,
geceleri uykum kalmadı gitti ama,
bak işte o güzel günler yola çıkmış geliyor.
Mevlana Celaleddin
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.