Aslan DEĞİRMENCİ
"ATANMIŞLAR DİKTASI"
Üçüncü Ordu Komutanı Org. Saldıray Berk’i ifadeye çağıran ve Başsavcı İlhan Cihaner’i tutuklatan Savcı Osman Şanal’ın yetkilerinin gasp edilmesi, HSYK'yı yeniden tartışmaların odağına yerleştirdi. On bin hâkim ve savcının kaderini elinde tutan 12 Eylül 1980 darbesinin ürünü HSYK'nın darbeci paşaların yargı önünde hesap vermesini sağlamak için mücadele veren savcıları linç ederken, milletin ta kendisi olan Cumhurbaşkanına dava açanları ise desteklediği görülüyor.
Yapısı, uygulamaları ve aldığı 'mutlak' kararlar sebebiyle güvenirliğini yitiren HSYK, darbeci Kenan Evren hakkında suç duyurusunda bulunan Savcı Sacid Kayasu ve dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın adını hazırladığı Şemdinli iddianamesinde geçiren Savcı Ferhat Sarıkaya’yı ihraç ve Org. Saldıray Berk’i ifadeye çağıran ve Başsavcı İlhan Cihaner’i tutuklatan Savcı Osman Şanal’ın yetkilerinin gasp ederken, ülkenin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkında, dava açarak ‘şüpheli’ sıfatını kullanan Hâkim Osman Kaçmaz’a destek vermişti.
12 Eylül’ün darbe lideri, 27 Nisan bildirisini yayınlayan dönemin Genelkurmay Başkanı ve 3. Ordu Komutanı etrafında adeta çelikten zırh ören HSYK daha önce Cumhurbaşkanına dava açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’ya da göz yummuştu. Yalçınkaya, Anayasa Mahkemesi’ne açtığı kapatma davasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için 5 yıl süreyle siyasi yasak istemişti.
Ergenekon sanıklarına açıkça destek veren YARSAV üyelerinin çoğunlukta olduğu HSYK’nın Ergenekon savcılarını 'atama ilkeleri'ne aykırı bir şekilde değiştirmek isteyerek, darbe ortamı için çırpınan örgüt üyelerini kolladığı da biliniyor. Ergenekon soruşturmasında ortaya çıkan Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz ve Eldiven kodlu darbe planlarının iki mimarının da asker olması dikkat çekiyor.
Bütün bu gelişmeleri üst üste koyduğumuzda ortaya ‘atanmışlar diktası’ çıkıyor…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.