Rafet İMAMOĞLU
Anayasa Mahkemesine güvenemiyorum ki rahatlayayım
Anayasa Mahkemesine güvenemiyorum ki rahatlayayım
Hürriyet.com.tr yazarlarından Yonca Tokbaş 9 Haziran 2008 günü yayınlanan Başbakan"a güvenmiyorum ki inanayım başlıklı yazısında, Ayşe Arman"ın meşhur İtalyan hakem Pierluigi Collina ile yaptığı ropörtajdan yola çıkarak evlere şenlik bir benzetme yapmış. Sayın Erdoğan"ı hakeme, oyuncuları halka ve Anayasa Mahkemesini de hakemler üst kuruluna benzetmiş ve oyuncular hakeme güvendikleri, inandıkları zaman onun vermiş olduğu yanlış kararlara bile saygı gösterirler, aksi taktirde hakemler üst kurulu hakemi alaşağı eder deyivermiş.
Bu benzetmeyi yine baz alarak şöyle bir senaryo, aslında senaryo değil bana göre tamamen bir realiteyi öne sürsek nasıl olur acaba? Maç oynanırken bir futbolcunun normal bir şekilde topunu sürmeye çalışan diğer bir futbolcuya göz göre göre ensesine bir tokat vurup ayağındaki topu aldığını düşünelim. Aslında aynı futbolcu daha önceki maçlarda da benzer bir oyun sergiliyordu. Ama bu sefer oyunu idare eden hakem faul düdüğünü çaldı ve topu tekrar haksız şekilde elinden alınan futbolcuya iade etti. Birileri de hakemin bu kararını hakemler üst kuruluna şikayet etti ve hakemler üst kurulu da zaten gıcık olduğu hakemi ihraç etmeye kalkıştı.
Türkiye"deki durum aslında Yonca Hanım"ın kurduğu senaryo gibi değil, tamamen yukaridakine benzer bir şekilde cereyan etmektedir. Zamanından beri belli başlı hükümetler suni oluşturulan laiklik ve rejim korkusunu ortaya atarak, eğitimlerine devam etmeye çalışan başörtülü Turkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının eğitim haklarını elinden aldılar. İki dönemdir muktedir olmaya çalışan AKP iktidarı ise bu açık haksızlığa, TBMM"nin 411 gibi açık ara çoğunluğunu da arkasına alarak yani meclisteki birçok parti temsilcisinin desteği ile bir çözüm getirmeye çalıştı. Meclisimizin oyunbozan, mızıkçı partisi Anayasa Mahkemesi"ne şikayette bulundu. Anayasa Mahkemesi yani Yargı ise Yasama organının kararına usulden değil de esastan yani içeriğine müdahale ederek malumun ilamı bir sonuç ile, 9-2 iptal kararı verdi. Sizce yukarıdaki yazdığımız senaryoya aynen uymadı mı bu hadiseler? Hakemin ihracı yok demeyin. Merak etmeyin bu tür bahanelerle zaten ihraç süreci devam ediyor.
Yonca Hanım, hakem şike yaptığında şikayet edilecek bir kurumun olduğundan bahsediyor. Iyi de hakemler üst kurulu şike yaparsa nereye şikayet edeceğiz? Çok değil bir hafta önce Sn. Hasan Celal Güzel Türkiye"de bir de yargı darbesi kavramının olduğundan bahsediyordu. Sayın Güzel"i haklı çıkaran en güzel örnektir Anayasa Mahkemesinin kararı.
Hakemler üst kurulunun şike kokan kararını şikayet edecek merci yok mudur? Aslında vardır. Bir üst merci halktır. AKP bir an önce demokrasi ayarını yapmalı, bu meseleyi halka götürmeli ve birilerine asıl kararı kimin vereceğini hatırlatmalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.