Amerika'da SABAH NAMAZINDA GOZYASI Seli

Amerika'nin en büyük Islam Merkezi olan Diyanet Center of America'nin açılışı için kadim dostum Müsiad üyesi işadamı Muzaffer Yaşlı ve oğullarım Mucteba Kerim ve Mustafa Es'ad ile Boston'dan Washington DC'ye gitmek için Cuma günü arabayla yola çıktık.

Cuma namazını Massachusetss eyaletinin Boston'dan sonraki en büyük şehri olan Springfield'de eda ettik.Yaklaşık beş yüz kişiden oluşan cemaatin varlığı bizi ziyadesiyle mutlu etti.

Maryland'e doğru yole devam ederken ABD'nin beşinci büyük şehri Phildephia'ya uğramamız gerekiyordu. Cuma trafiğinden dolayı Maryland'daki külliyeye akşama yetişmemiz zor gözüküyordu. Phildalphi'da kalıp ertesi sabah on dakikada açılışa yetişiriz diye düşünürken çok kıymetli aziz dostum Zakat Foundation Program Direktörü Murat Köşe aniden telefon açtı ve "gidebildiginiz kadar gidin külliyeye en yakın yerde otelde kalın ki ertesi sabah namaza yetişirsiniz" diye tavsiyede bulundu.

Bugüne kadarki her tavsiyesinde hayır gördüğüm bu güzel dostun tavsiyesini yerine getirdik ve gece geç vakitte külliyeye yarım saat mesafedeki otelde diğer aziz dostum Enis Üçüncü'nun tavsiyesi üzerine geceledik. Sabah erkenden yola koyulduk. Eyvah cemaati kaçıracağız telaşıyla, Muzaffer Bey'e biraz daha hızlı sürebilir misin, deyip durdum.

Külliyeye vardığımızda park yeri kalmamıştı eyvah dedik farza yetisemeyecegiz. Ancak Allah'ın lütfü görevli arkadaş abi sen kaldırıma park et ancak namaz biter bitmez hemen lütfen kaldır arabanı dedi. İçim cız ederek çimenlere park ettim ve koşarak camiye girdik.Sünneti kılıp hemen farza yetiştik. Diyanet İşleri Başkanımız Mehmet Görmez'in muhteşem kıraatiyle farzı tamamladık ve akabinde de müezzinlerin toplu tesbihatlariyla maneviyyat zirveye çıktı ve gözyaşları sel oldu. Kendi kendime Allah'ım Medine'de miyim Eyyüp Sultan'da mıyım neredeyim ben dedim.

Sabah namazından sonra emniyet için külliye içindeki herkes dışarıya çıkartıldı. Bizde Orhan Vatansever abimizin misafiri olarak külliye içindeki villalardan birine gittik ve kahvaltımızı yaptık. Külliye baraka halindeyken görevli olan eski imam Cahit Hoca ile de orada karşılaştık.

Daha sonra açılış için dışarıya çıktık ve yağmur altında yüzlerce kişinin sabah erkenden sıraya girdiğine şahit olduk. Açılıştaki aksaklıkları burada yazmak istemiyorum. Ancak bu muhteşem eserin resmi açılışini sabote edenler ve lakayt davrananlari da Allah'a havale ediyorum.

Herşeyden evvel bu muhteşem eserin yapılmasında emeği geçen en başta Abdülbaki Keskin beyefendiden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a kadar emeği ve desteği geçen herkesten rabbim binlerce kez razı olsun.

Amerika ve Kanada'da yaşayan bütün müslümanların bu muhteşem eseri mutlaka ziyaret etmelerini ve mümkünse orada bir gün geçirmelerini hararetle tavsiye ederim.

Külliye'nin açılışında birçok dostla karşılaştık.Acilsitan sonra da değerlendirme yaptık ve bir kez daha suna şahit olduk ki ABD'deki Türkleri en büyük eksikliği diğer müslümanlarla irtibatlarının çok az olduğu gerçeğiydi. Inshaallah bu guzel eser ABD'deki butun muslumanlarin kaynasmasina ve gayri muslimlerinde muslumanlar hakkinda daima pozitif dusunmelerine vesile olur