Aile Sağlık Merkezlerimizin eksikliği adına yazımı her zaman güncelleyeceğim.

Gazetelerin 3. Sayfası dediğim vakit ne demek istediğimi anlarsınız. Şu an her evde 3. Sayfa haberlerine düşecek haber zedeler mevcut. Öyle bir durumdayız ki sokak ortasında yürürken aniden birisi gelip kafanıza pat diye vurabilir.

Kısa zaman sonra bir açıklama gelir. Şüphelinin akıl ve ruh sağlının yerinde olmadığı olayla ilgili inceleme devam ediyor. İşte hayatımızın kısa özeti. Ruhsal hastalıkları olan hastaların birçoğu kendisinin hasta olduğunun farkına varmazken, karşısında ki kişinin hasta olduğunu söyleyecek kadar hasta olabilirler. Hastanın tanısını koyacak hekim bulamayan hastaneler varken benim aile sağlık merkezlerine psikolog talep etmem biraz sağlık sektörümüzü zorlayabilir.

Her bireyin nasıl aile hekimi varsa her kişinin onunla ilgilenecek aile danışmanı ve bir psikoloğu olmalıdır kanısındayım. Evlilikleri de göz önüne alırsak eğer Aile Danışmanlarının da bu sorumluğu yerine getireceğine inanıyorum.

Özellikle devlet hastanelerin de görev alan doktorlarımız kısa süre de kaç tane hastaya yardım edebilir. İnsan psikolojisi kısa süreli muayenelerle doğru teşhis konulabilir mi? Yüzde kaç başarı elde edildi bu zamana kadar? Bunlar hep kafamda gezinen sorulardan sadece bir kaçıdır.

Gözlemlerim doğrultusun da sakinleştirici ilaçlar kullanan kişilerin gün boyu sürekli uyuduklarına şahit oluyoruz. Hapların etkisi gittiğin de sersem bir beyne sahip kalıyorlar. Konuştuğumuz zaman daha rahatlıyorlar bu benim gözlemlerim. Öyle bir durum hal alıyor ki kullandıkları ilaçlar alışkanlık yaptığın da kişilerin vücut dengesi sarsılmıyor bedenlerin de titremeler meydana geliyor. İlacın 1 saat geç alınması sonucu gerçekleşen fiziki semptomlar. Bu olay da bizzat şahit olduğum gözlemlerim içindeydi.

Sorunlar en başta cereyan ettiğin de aile dışında başkaları ile iletişime geçilmiş olsaydı diyorum. Nasıl fiziki rahatsızlıkta hemen doktora gidiyoruz aynı şekil de ruhi sıkıntılar da neden gitmiyoruz? Neden bu ruhsal sorunlar insanlar tarafından basite alındı. Aile danışmanları ve psikologlar ile görüşmelerimiz öyle ki yaşam kalitemizin artmasına vesile olacaktır.

Bir başka yazımda da kaleme almıştım. Hatta bu psikolojik yardımları cami hocalarımızdan da talep etmiştim. Cami hocası demek cemaate sadece beş vakit namaz kıldırmak demek değildir! Cemaatin maddi ve manevi dünyası ile ilgilenen gerçek ilim ehli kimselere hoca denilmektedir.

Özellikle küçük yerleşkeler de cami de görev alan hocalarımızın bu konu da hassas olmasını. Kendi yetkilerini aşmamaları konusunda eğitimler almasını gerçek aile danışmanların onlardan olmasını daha bir arzu ederim.

Şu an birçok üniversitede bu eğitimleri veriyor. Belirli ücret karşılığında Aile Danışmanı milyon tane kişi oldu. Herkes Aile Danışmanı olamaz! Gerçek Aile danışmanı din ve ahlaki ve toplumun kültür yapısını en iyi şekilde gözlemleyen kişiler ve bu konuda ilim ehli olan insanların olması gerekir.

En kısa zaman da Aile Toplum Merkezlerin de bir değil birkaç bölüm göreceğim yılmadan isteyeceğim inşallah.

Aile Danışmanı ve Psikologlar eşliğin de sıkılmadan herkesin yararlanacağını inanıyorum. Şöyle de bir durum var özellikle yatalak hastalar ve yaşlılar, kanser gibi hastalıklar karşısında yine ağır ilaçlara maruz kalan hastalarımızın inanın bu iki branşa çok büyük ihtiyaçları var.

Bu bölümlerin sayısını artırın emin olun, diğer bölümler bir bir kapanacaktır vesselam.